ZAMAN GAZETESİ,ALBAY'IN TAHLİYESİNİ HAZMEDEMEDİ

3 Temmuz 2009 09:28 tsi
Albay Dursun Çiçek, ''Ergenekon'' davasında tutuksuz olarak yargılanacak.Zaman Gazetesi,"kuvvetli suç şüphesi vardı" dediği Çiçek'in tahliyesinden duyduğu rahatsızlığı ortaya koyan yayınlarına devam ediyor.

Albay Dursun Çiçek, ''Ergenekon'' davasında tutuksuz olarak yargılanacak.Zaman Gazetesi,"kuvvetli suç şüphesi vardı" dediği Çiçek'in tahliyesinden duyduğu rahatsızlığı ortaya koyan yayınlarına devam ediyor.

Gazete,Albay Çiçek'e tahliye kararı veren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ikinci heyetinde görevli hakim Faik Saban hakkında neredeyse "linç" kampanyası düzenledi.Adalet,hakim değiştirildiğinde değişebiyorsa,bir önceki kararın adil olduğuna kim karar verecek.

Zaman,bu tavrı ile eski "Aydınlıkçıları" hatırlatıyor.

Neticede yargı süreci devam ediyor,Ümraniye soruşturması süresince "savcılık" görevi pek hoşunuza gitti,bari "hakimlik" yapmayın.Adalete kıymayın.

İşte o haberlere iki örnek:

Albay çıktı sorular kaldı 

Albay Dursun Çiçek, Ergenekon'da tutuksuz şüpheli olarak yargılanacak. İddialara göre Çiçek'e, eylem planına ilişkin belgenin yanı sıra yine altında kendisinin imzası olduğu ileri sürülen bazı askerî belgelerle telefon konuşmaları da Çiçek'e soruldu. Jandarma ve Polis Kriminal raporları da belgenin Çiçek tarafından hazırlandığına işaret ediyordu.  

Kuvvetli suç şüphesi vardı. Savcılar, Çiçek'in kaçma ihtimali olduğu ve suçun terör kapsamında yer aldığı gerekçesiyle albayı tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk etti. Ve Çiçek tutuklandı. Ardından avukatlarının itirazı üzerine 2 saat inceleme yapan mahkeme heyeti, tahliye kararı verdi. Peki, savcıların ve nöbetçi hakimin adlî tedbir olarak tutuklamaya gerek gördüğü bir soruşturmada, daha 18 saat geçmişken mahkeme heyeti nasıl adlî tedbire gerek olmadığına karar verdi?

İŞTE CEVAPSIZ KALAN SORULAR

Dursun Çiçek, Bilgi Destek Daire Başkanlığı'ndaki görevine devam edecek mi?

'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçlamasıyla tutuksuz yargılanacak Dursun Çiçek'e aynı zamanda TSK içinde idari soruşturma da yapılacak mı?

Askerî savcılık soruşturması sadece 'kaos planı' çerçevesinde sürdürüldü. Ancak, Ergenekon savcılarının başka belgeleri de Çiçek'e sorduğu iddia ediliyor. Soruşturmada başka belgeler varsa neden askerî savcılıkça değerlendirilmedi?

Çiçek, askerî savcılıkta farklı bir imza kullanmıştı. Askerî savcı bu konuyu neden araştırmadı?

Jandarma, Emniyet ve Adli Tıp, 'kaos planı'nın altındaki imzanın, Çiçek'in imza örneklerine 'büyük oranda benzerlik gösterdiğini', hatta 'albayın elinin ürünü olduğunu' rapor etti. Askerî savcılık soruşturmasında bu konu neden irdelenmedi?

TÜBİTAK, 'kaos planı'yla ilgili raporunda, 'belgenin orijinalinde olmayan bir unsurun sonradan eklendiğine dair bir bulguya rastlanmadığını' açıkladı. Bu, Çiçek'in belgenin orijinaline imza attığı anlamına gelmiyor mu? Askerî savcı bunu neden görmezden geldi?

Belgenin fotokopisi varsa, aslının da olabileceği gerçeği neden göz ardı ediliyor?

Serdar Öztürk'ün ofisinde 'kaos planı'nın dışında başkaca evraklar bulunduğu, Genelkurmay'ın bunların bir kısmının kendilerine ait olduğunu kabul ettiği doğru mu?

Yapılan hukukî işlemlerin olağanüstü hızlı gerçekleştiği görülürken, hakim değişikliği ve alelacele mütalaa verdirilmesi konusunda herhangi bir baskı yaşandı mı?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, hakim atamasının 29 Haziran'da yapıldığını söylemişti. Ancak dün 30 Haziran tarihi verildi. Çelişkinin sebebi ne? (ZAMAN-BÜŞRA ERDAL)

Jet tahliye için sorguyu yapan savcı bile beklenmemiş  

Ergenekon soruşturması kapsamında avukat Serdar Öztürk'ten ele geçirilen 'kaos planı'nda imzası bulunan Albay Dursun Çiçek'in askerî savcılığın gerekçesiyle tahliye edildiği ortaya çıktı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Çiçek'i jet hızıyla tahliye etmesinin gerekçesi delil yetersizliği olarak açıklandı.  

Tahliyeden geriye, cevap bekleyen sorular kaldı 

Mahkeme, Genelkurmay Askerî Savcılığı'nın 'kovuşturmaya yer olmadığına dair' kararında olduğu gibi belgenin aslının bulunmadığını, fotokopi belgedeki imzanın Çiçek'e ait olup olmadığının tespit edilemediğini belirtti. Mahkeme kaynakları, mahkemenin üye hakimlerinden biri hafta başında izne ayrıldığı için 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hakimi Faik Saban'ın, '30 Haziran-6 Temmuz 2009' günleri için görevlendirildiğini açıkladı.

İTİRAZ DİLEKÇESİ GECE HAZIRLANDI

Türkiye'de her zaman yargının ne kadar yavaş işlediği konusu tartışılır. Öyle ki, çok basit gibi görünen davalar bile yıllar sürer. Tahliye talepleri günler sonra değerlendirilir. Bunun onlarca örneği yaşandı.

Bunun için Ergenekon soruşturmasındaki diğer örneklere de bakmak gerekiyor. Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, 11 kez 6 ayrı mahkemede tahliye talebinde bulundu. Reddedildi. Ancak en sonunda 12. Ağır Ceza Mahkemesi, yaşlılık gerekçesiyle Tolon'u tahliye etti. Emekli Orgeneral Şener Eruygur da 2,5 ay tutuklu kaldı. Onun da tahliye talepleri reddedildi. Ardından düşüp beyin kanaması geçirince salıverildi. Ancak 'İrticayla Mücadele Eylem Planı'nın altında imzası olan Albay Dursun Çiçek'in tahliye süreci o kadar hızlı tamamlandı ki, tanık olanlar hayretler içinde kaldı. Süreç başdöndüren bir hızda gerçekleşti. Albay Çiçek'in avukatı tutuklama kararının çıktığı gece saatlerinde itiraz dilekçesini hazırlayarak, Nöbetçi 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sundu. bir daha adliyede gören olmadı. Normal şartlarda avukatlar, müvekkillerinin tutukluluklarına ilişkin yaptıkları itirazları bizzat elden takip ederken Çiçek'in avukatı hiç adliyede görülmedi. Buna rağmen işlemler bütün hızıyla devam etti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ikinci heyetinde görevli hakim Faik Saban'ın o gün bir yakınının ameliyatı gerekçesiyle hastanede olduğu öğrenildi. Ancak buna rağmen başkası değil de o çağrıldığı ileri sürüldü.

SAVCIYA: İKİ SAAT İÇİNDE MÜTALAA VERİN

Hakim Faik Saban'ın gelmesiyle itirazı değerlendirecek heyet de toplandı. Tutuklama henüz 18 saat içinde olmuştu ve mesai saati de bitmişti. Ergenekon savcılarından sadece iki saat içinde mütalaa vermeleri istendi. Albay Çiçek'in ifadesini bizzat alan ve tutuklanması sürecinde adliyeden ayrılmayan savcılardan Zekeriya Öz'ün de o sırada adliyede olmaması sebebiyle mütalaa verme işlemine katılamadığı öğrenildi. Savcıların, 'tutukluluk halinin devamına' şeklinde görüş bildirmesinin ardından toplanan Başkan Erkan Canak, üye Resul Çakır ve üye Faik Saban 2 saatte oyçokluğuyla tutukluluk halinin kaldırılmasına karar verdi. Başkan Canak ve geçici üye hakim Faik Saban, Çiçek'in tahliye edilmesi yönünde görüş bildirirken mahkemenin kendi üye hakimi Resul Çakır tutukluluk halinin devamı gerektiği yönünde şerh koydu. Hakim Rüstem Eryılmaz da tutuklama kararını verdiği için heyete dahil olmadı. Daha önce emekli Orgeneral Hurşit Tolon'u tahliye eden İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi de şüphelide ele geçirilen belgelerin delil olmadığını savunmuş ve bu nedenle tahliye kararı vermişti. Kamuoyunun tepkisi üzerine toplanan mahkeme heyeti gerekçeyi, 'yaşlılık' olarak değiştirmişti. (ZAMAN-BÜŞRA ERDAL)

Kaynak : Zaman Gazetesi 

[1].http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=865516&title=albay-cikti-sorular-kaldi
[2].http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=865514&title=jet-tahliye-icin-sorguyu-yapan-savci-bile-beklenmemis

Bu haber 715 defa okundu.