En Sıcak Konular

KEMALETTİN TUĞCU ROMANLARIYLA BÜYÜMEK

12 Haziran 2009 12:01 tsi
KEMALETTİN TUĞCU ROMANLARIYLA BÜYÜMEK "Bizim zamanımızda böyle değildi. Çocuklar annelerini öldürmezler, babalar çocuklarını, komşu kadınlar da komşu çocuklarını öldürmezlerdi. Sevgililer en ufak bir hiddetlenmede sevgililerinin boğazını kesmezdi..."

Kemalettin Tuğcu Romanlarıyla Büyümek

(Bir cinayetin sosyal tahlili)

Tek saik bu değildir elbet ama bizim zamanımızda böyle değildi. Çocuklar annelerini öldürmezler, babalar çocuklarını, komşu kadınlar da komşu çocuklarını öldürmezlerdi. Sevgililer en ufak bir hiddetlenmede sevgililerinin boğazını kesmezdi. Bunları düşünürken bizim Kemalettin Tuğcu romanlarıyla büyüdüğümüz gibi bir ayrıntı geldi aklıma.

Tuğcu'nun romanları merhamet üstüne bina edilmiş hayat hikâyelerinden oluşurdu. Üvey anneler, üvey babalar, yoksul aileler, çalışarak adam olan yoksul çocuklar...Anne şefkati, baba fedakârlığı...

Peki ne oldu da çocuklarımız çözüm olarak "hadisenin sebebini" yok etme gibi bir hayat anlayışına gerilediler. Kendisini imtihana sokmayacağını söyleyen annesini öldüren kız, başka çözüm yollarını aramamış demek ki.

Artık dua etmeyi unuttuk. Bizim zamanımızda, en lâiklerde bile dua bir çözüm olurdu. Kendi dilimizden kendi hayatımızın içinden çıkardığımız kelime ve yalvarışlarla Allah'a yalvarırdık.

Bizim zamanımızda iyi kötü, hukuk da vardı. İnsanların karakola, mahkemeye düşmekten ödü kopardı. Şimdiki dizi filmlerdeki, özellikle Polat Alemdar dizilerinde olduğu gibi (ve bir arkadaşımızın yazdığı gibi) kafaya sıkmak gibi bir çözüm bilinmezdi. Ünlü dolandırıcılarımız vardı ama ünlü katillerimiz yoktu. Meselâ hâlâ Sülün Osman'ı hatırlarım ben, bir taşralı zengine Galata Köprüsü'nü satmıştı.

* * * 

Aydınlara her zaman hapishane vardı, bazen de işkence vardı ama bunlar da çok uzun sürmezdi. Şimdi bana diyeceksiniz ki Nâzım Hikmet ve Kemal Tahir'in onbeşer yılını ne yapacaksınız? Necip Fazıl'ın tutuklu yıllarını ne yapacaksın? Buna verilecek cevabım yok.

Şimdi şu son günlerin gerçeklerine gelelim: İktidar partisinin de bulaştığı bir yolsuzluktan söz ediliyor ama bu konuda soruşturma açılması ve hukukun işletilmesi için süreç başlatılamıyor. Çünkü sürecin başlatılabilmesinin, yetki verilmesinin anahtarı, iktidarın elinde. Bunları dinleyip, okuyup duran eğitimsiz yahut bu işlere meyilli bir adam, bu kanunsuzluğa, usülsüzlüğe özenmez mi, hatta güvenmez mi? Birden bire zengin olan adamlar, birden bire olmadık mevkilere gelenler, birden bire ülke üzerinde ciddi bir şekilde söz sahibi olanlar... Bazı insanları "suç, ceza ve ahlâk" konusunda şüpheye  düşürmez mi?

* * * 

Kemalettin Tuğcu romanlarına duyduğum hasretin derininde belki şu yatıyor: O romanlardaki insanî hava, tevazu, iyilik, merhamet kokan bir hayat tasviri, nesiller üzerinde etkiliydi, hatta hâkimdi. Şimdiki kurgu romanların ruhsuzluğu, edebiyat zevkini alıyor yok ediyor. Gerçek insanların sıcaklığı teknolojiyle, rekabet telkinleriyle, yabancı bir mistisizmle gölgeleniyor, yok oluyor. Chattam House tezgahlarından çıkan büyücü çocuk romanları, Kemalettin Tuğcu'nun sevimli, sıcak, alçak gönüllü Müslüman mahallesi hikâyelerinin yerini alıyor.

Kürsüden haykıran bir Başbakan, ülkesini "bunlar ve biz" diye ikiye ayırıcı bir söylem geliştiriyor. Durup dururken bana "siz" demedin, partime Ak demedin diye maraza çıkarıyor. 11 yaşındaki kızın imtihana girmesini engelleyen annesini "kafasına sıkıp" öldürüşünü andıran lüzumsuz bir öfke! Artık sabır yok, tevekkül yok "her işte bir hayır vardır" tesellisi hatırlanmıyor. Herkes kendine göre bir kan davası tutturmuş, gözleri öfkeden çakmak çakmak, ölüm, kan, gözyaşı, çözümlerini savunuyor. Şükür yok, kanaat yok, terör var. İlle bir partinin şişman kızları parlamentolarında sandalye kapacaklar.

Şimdi, "rol modelleri" diyorlar ya, bu örnekleri ondan yazdım, yoksa bu erdemlerini hâlâ koruyan milyonlarca insanımız var ve onların yüzü suyu hürmetine bize fırsat tanınıyor, mühlet veriliyor. Şükretmeyi, kanaat etmeyi, dua etmeyi bilen, hakka hukuka saygılı milyonlarca insan...

Artık siyasette de toplumsal hayatta da insan ilişkilerinde de çözüm, kaşısındakini yok etmek!

Afet Ilgaz- Milli Gazete 

Kaynak: Milli Gazete,http://www.milligazete.com.tr/makale/kemalettin-tugcu-romanlariyla-buyumek-129186.htm



Bu haber 871 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,767 µs