BÜYÜK BİRLİĞİ ŞEHADETİ İLE SAĞLADI

29 Mart 2009 22:55 tsi
Ümitlerinde Bosna’dan Kerkük’e; oradan Yesi’ye bir büyük milletin birlik-bütünlük rüyası vardı.. Ömrünce ona çalıştı.. Aygazete yazarı Hamdi Mert'ten Muhsin yazıcı üzerine bir yazı...

Muhsin Yazıcıoğlu’nun şehid ruhuna..

     "Dua gibi yükselir ümitlerim" demişti..

     Ümitlerinde Bosna’dan Kerkük’e; oradan Yesi’ye bir büyük milletin birlik-bütünlük rüyası vardı.. Ömrünce ona çalıştı.. Islak betonlarda işkence görürken de, siyasetin kirli ayaklarla lekelenmiş karanlık dehlizlerinde yürürken de, hep o duaya açtı ellerini ve hep o rahmani rüyayı gördü..

     "Ey sonsuzluğun sahibi/Sana ulaşmak istiyorum" derken, Allah’a açılan ellerinde bir beyaz dilekçe gibi o dilek, o istek, o saklı haykırış vardı..

     Düzgün yüreklere her istediğini veren sonsuzluğun sahibi, O’na da, istediğini ama dilediğince verdi.. O’nu, düşündüğü, özlediği sonsuzluğa uçurdu..

     Arkasında, hayatta iken kendisi ile kavga edenleri bile aynı safta, aynı duyguda birleştirerek.. Bütün Türk ülkelerinin kendisine ağlayan gönüllerini peşinden sürükleyerek..

     Ne mutlu O’na!. Ne mutlu O’nun iman salabetini -şehadetinden sonra da olsa- keşfedebilenlere!. Ne mutlu O’nun temiz ve kutlu duygularını paylaşanlara ve O’nun yolunu kendilerine yol olarak seçebilenlere!.

     Şimdi O, çok özlediği uzaklarda, dualarının kabul olduğunu görerek; güneşle kol kola, Peygamber çiçekleri ve ilahi muştular topluyor

     O şimdi artık üşümüyor.. İnandığı Allah’ına kavuşmanın hazzıyla zikre dalmış varlıkların kendisini karşılayan doyumsuz hazzını yaşıyor..

O’NDAN BİZE KALANLAR

     O’ndan bize bir dolu miras kaldı:

     Kirli politika bezirgânlarının tamtamlarına aldanmamak ve siyaseti yalan-dolana bulaştırmadan bir kutlu emanet gibi yüreğinde taşıyanların yanında olmak..

     Siyaset, ticaret ve dünyalık çıkarlar için eğilip-bükülmemek.. İnsan olarak, politikacı olarak..

     Zulüm ve haksızlık karşısında "Dik" durabilmek.. Yolun, dünyalığın, rızkın kesilse de.. Beynine silah, sırtına hançer dayansa da..

     Geçici dünyanın değil, sonsuz hayatın ve ebediyetin talibi olmak..

İŞTE O ZAMAN…

     İşte o zaman niyetin, yolun, umudun kanatlanan bir dua olur; seni bu geçici hayattan alır, sonsuzluklara uçurur.. İşte o zaman "Ölüm"ün "Yokluk" değil, bir kalıcı iz olur.. İşte o zaman arkanda mürai ve sahte alkışlar değil, sıcak gözyaşları; gönüllü ve gönülden "Dua"lar kalır..

     İşte o zaman hayatta iken sana gülmeyen dünya, Hakka uğurlanışında sana selama durur..

     İşte o zaman sana "Sırat" da yoktur, "Mizan" da!.

     Güle güle genç yiğit adam!..

Hamdi Mert

Kaynak: Aygazete.http://www.aygazete.com/?51731

Bu haber 431 defa okundu.