En Sıcak Konular

ÇANAKKALE SAVAŞI VE OLAĞANÜSTÜ ZAFERLERİMİZ

22 Mart 2009 15:07 tsi
ÇANAKKALE SAVAŞI VE OLAĞANÜSTÜ ZAFERLERİMİZ "Öleni görüyor. Üç dakikaya kadar öleceğini biliyor. En ufak bir fütur (yılgınlık) bile göstermiyor. Sarsılmak yok. Okuma bilenler ellerinde Kur'ân, cennete girmeye hazırlanıyor. Bilmeyenler kelime-i şehâdet getirerek yürüyor...."

28 Şubat döneminde halkın Çanakkale şehitlerini ziyaret etme niyetlerini, alternatif bir Anıtkabir ziyareti gibi değerlendirenler olmuştu. Her şeyi Atatürk istismarı çevresinde ele alan bu kötü politikacıların tarihten anladıkları, Atatürk'ü bile silah arkadaşlarından ayırmak olduğu için, buradaki yoğunlaşmayı hep kötü niyetle yorumladılar. Bunların amacı, sadece Atatürk çevresinde paranoya oluşturmaya yönelik olduğu için, Çanakkale Savaşı'nda yaşanılan olağanüstü olayları reddettiler ve bunları nakleden turist rehberlerini de tehdit ettiler.

Bu tavırlarla yapılmak istenen, her türlü ilâhi ve metafizik değerin inkârı ve Atatürk  istismarı için Çanakkale Savaşı'nın bile aslına uygun anlatılmasını önlemektir. Tabii bu türden kötü niyetlilerin büsbütün etkisi olmadı denemez, ama güneş balçıkla sıvanamayacağı gibi hakikat de büsbütün gizlenemez. İşte gerçek, zamanla gün yüzüne çıkıyor; paranoyak bir tavırla konuya yaklaşmayan ve istismar niyeti taşımayanların naklettikleri yeniden ortaya çıkıyor. Bu gerçeği, Atatürk'ün Çanakkale Savaşı ile ilgili cümleleriyle ortaya koyduktan sonra, bugünlerde bir gazetede yayınlanan bir habere dikkati çekmek istiyorum.

Atatürk, Söylev ve Demeçleri'nde toplanan konuşmalarından birinde, "Çanakkale İslâm'la korundu" der ve bugün yok edilmeye çalışılan konuşmasına şöyle devam eder:

"Öleni görüyor. Üç dakikaya kadar öleceğini biliyor. En ufak bir fütur (yılgınlık) bile göstermiyor. Sarsılmak yok. Okuma bilenler ellerinde Kur'ân, cennete girmeye hazırlanıyor. Bilmeyenler kelime-i şehâdet getirerek yürüyor. Bu, Türk askerlerindeki ruh kuvvetini gösteren, şaşılacak ve övülecek bir misaldir. Emin olmalısınız ki Çanakkale Muharebesi'ni kazandıran bu yüksek ruhtur."

Buna benzer rivayetleri pozitivist mantığa aykırı bulanlar her türlü metafizik değeri ve ilâhi yardımı inkâr ettiler; her şeyi silah gücü yetersiz o günkü orduyla açıklamak istediler.

Bozulmayan cesedin sırrı

Vatan gazetesinden alınarak Mynet Haber'de yer alan aşağıdaki metin, az önce işaret edilen, herkesin ilgisini çekecek önemdeki olguyu ortaya koyduğu için buraya alıyorum:

"1971'de Karayolları Genel Müdürlüğü, İstanbul'un çevre yolları inşaatını yaparken, Edirnekapı Şehitliği'nin ön kısmında yolun geçeceği yerlerdeki mezarlıkların nakledilmesi düşünülmüştür. Bu inşaat çalışmalarına katılan ve o yıllarda Karayolları 17. Bölge Müdürlüğü 1. Grup Şefliği'nde İnşaat Sürveyanı olan Kütahya Emet'ten Ahmet Yenel başından geçenleri şöyle anlatmaktadır:

'Çevre yolu ve tünelinin geçiş yapacağı istikamette, Edirnekapı Mezarlığı bulunmakta ne tevafuk ki Çanakkale şehitlerinin gömülü kısmı da tam yolumuzun üzerinde; mecburen mezarları açıp şimdiki şehitliğe nakledeceğiz. Bir gün ölüler arasında elbise ve vücudu nokta kadar bozulmamış bir subay çıktı karşımıza. Tam uykuya dalmış bir kişi; pantolonunun iki yanında kırmızı dikişi vardı. Gözleri yumuk sanki bize gülüyordu. Öyle bir hali vardı ki; benim canım yok olmadı, öbür dünyada bile olsa ben böyleyim der gibiydi. Olay Cuma gününe denk gelmişti. Aynen elbiseleri ile tabuta yerleştirip camiye götürdük. Namazını kılarak tekrardan bu günkü yerine diğerlerinden ayrı olarak gömdük.'

İncelemeler sonrasında bu şehidin isminin Mülazım Yusuf olduğu tespit edilmiştir. Ama mezar taşına ismi yazılmamıştır. Bir gün yolunuz Edirnekapı'ya düşerse mezarlığa muhakkak uğrayın. Bugün onun mezar taşının üzerinde kısa da olsa bu hadise anlatılmaktadır.. Taşın üzerinde şöyle yazılıdır: "1971 yılında şehitlikteki tünel inşaatının yapımı esnasındaki kazılarda meçhul asker elbiseleriyle birlikte bütün olarak bozulmadan bulunmuştur ve buraya bulunduğu şekliyle defnedilmiştir. Ruhu şad olsun."

Bu haber üzerine söylenecek her söz biraz fazla, biraz zaman kaybı gibidir...

Çanakkale ve Gelibolu çevresinde biraz dolaşır veya o savaşla ilgili biraz kitap karıştırırsanız, böyle hikâyeleri anlatan çok insanla ve pek çok kitapla karşılaşırsınız. Bu bizim tarihimizin olduğu kadar millî kimliğimizin de bir parçasıdır. Bunları inkâr, kendimizi inkâr olur. Bunu inkâr öyle bir kompleks ki, bizi bütün dünya önünde gerçekten gülünç ve rezil eder. Yüzyıldan beri bu inkâr kompleksiyle dolaşan monşerlerle temsil edilmemiz talihsizlik...

Çanakkale Zaferi ve şehitler için mevlit

Çanakkale Valiliği'nin bu yıl düzenlediği anma toplantıları, 1921 yılının 12 Mart gününde Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilen İstiklâl Marşı'nın 88. yıldönümü ile başlıyor, 18 Mart 1915'te kazanılan Çanakkale Deniz Zaferi'nin 94. yıldönümünü anarak bitiyordu. Bir haftaya yakın bir zaman süren bu tören ve toplantılar, bütün Türkiye'ye örnek olabilirdi.

Öte yandan, "Şehitlerimizi anıyoruz" başlığıyla çeşitli ajanslardan yayınlanan haber de şu önemli gerçeği ifade ediyordu: 18 Mart Çanakkale Şehitleri için düzenlenecek çeşitli etkinlikler için Genelkurmay Başkanlığı afişler bastırıp yayınladı. Bu da sevindirici gelişme.

"Şehitlere Minnettarız, Geriye Dönmeyi Asla Düşünmediler, Sırtında Milletin Onuru, Zaman Mekan ve Sözlerin Tükendiği Yerde" şeklindeki sloganları yansıtan ve Genelkurmay Başkanlığı'nın resmi internet sitesinde yayınlanan afişlerde Kurtuluş Savaşı ve Atatürk ile ve günümüz TSK'dan atmosferi ortaya koyan fotoğraflara yer verildi.

Bu arada, 18 Mart Şehitleri Anma Günü münasebetiyle bir duyuru yapan TSK Mehmetçik Vakfı, Ankara Kocatepe, İstanbul Sultanahmet ve İzmir Hisarönü Camilerinde o gün öğle namazını müteakip Mevlit okutulacağını bildirdi. "Vatanımızın bütünlüğü ve ulusumuzun güvenliği için canlarını hiçe sayan aziz şehitlerimiz için"

Mustafa Miyasoğlu

Kaynak: Milli Gazete.http://www.milligazete.com.tr/makale/canakkale-savasi-ve-olaganustu-zaferlerimiz-119211.htm



Bu haber 479 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,555 µs