En Sıcak Konular

MENSUP DEĞİLEM…

17 Mart 2009 11:22 tsi
MENSUP DEĞİLEM… Hemen hemen her gün on’larca e-mail alıyorum. Bunlardan bir tanesine önce çok güldüm.

Hemen hemen her gün on’larca e-mail alıyorum. Bunlardan bir tanesine önce çok güldüm. Önce diyorum, çünkü daha sonra anıyı, komik’ten ziyade daha çok düşündürücü buldum. Okuyucu, bir başka dostundan, sohbet esnasında derlediği anıyı aynen şöyle aktarmış. 70’li yılların sonları. O dönem, KUK, KAWA, RIZGARİ gibi örgütler bölgede faaliyet gösteriyorlar. Henüz o yıllarda PKK yok.

Olay, Güneydoğunun küçük bir ilçesinde geçiyor.

Güvenlik güçleri, adamın birini, KUK örgütü üyesi olduğu ve örgüt adına faaliyet gösterdiği gerekçesiyle gözaltına alıyor. Karakolda yapılan sorguda muhterem, biraz sıkıştırılmış olsa gerek ki, yaptığı her şeyi bir bir anlatıyor ve suçunu hemen itiraf ediyor.

Muhteremi mahkemeye çıkartıyorlar.

Hâkim, dosyaya şöyle bir baktıktan sonra, “Her şeyi itiraf etmişsin, öylemi?” diyor.

Muhterem, “Evet Hâkim beg” diye cevap veriyor.

Hâkim’in, “Bu ifadelerini vermende sana bir zor kullanma oldu mu? şeklindeki sorusunu muhterem bu sefer “Hayır, Hakim beg” diye cevaplıyor.

Yapacak hiçbir şeyi kalmayan Hâkim, “Gereği düşünüldü” diyerek kararı açıklıyor.

Hâkim; “KUK mensubu falanca….” derken, yerinden kalkan muhterem, son günlerin moda sözüyle  “One minute- Van münüt” diyerek Hâkim’in açıklamasını kesiyor.

“Bir dakika Hâkim beg, ben mensup değilem”.

“Ne demek bu oğlum, işte bak, burada bütün suçlarını itiraf etmişsin”.

“Yav tamam Hâkim beg, etmişem, ama ben mensup değilem”.

Sinirlenen Hâkim, sesini biraz yükseltiyor.

“Burada itiraf etmişsin. Şimdi de benim karşımda itiraf ettin. Halâ, mensup değilem diyorsun”.

“Yav tamam Hâkim beğ, etmişem, ama ben mensup değilem, ben KUK’çiyam”.

Siz de güldünüz değil mi? Gerçekten de başta komik geliyor insana. Güler misin, ağlar mısın!

Ama, biraz düşünürseniz, başlangıçtaki komik görünen bu durum, daha sonra ne yazık ki, vahim bir hal alıyor.

İşte size, geçmişten, bir örgüt üyesi örneği. Ama eminim ki, benzer örnekler bugün de yaşanıyordur muhtemelen.

Böylesi bir potansiyel varken, örgütler, insanların bilinçlenmesini neden istesinler ki!

Örgütlerin, oluşumların veya bazı şahısların, farklı gazeteler okunmasını, farklı televizyon kanalları izlenmesini neden yasakladıkları, yasaklamalarının arkasındaki asıl sebepler, şimdi çok daha net anlaşılıyordur umarım.

Sabahattin Talu

sabahattintalu@gmail.com    

 



Bu haber 426 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,183 µs