ANKARA'DA ÜLKÜCÜLERİ HAREKETE GEÇİREN GÜÇ

10 Mart 2009 22:31 tsi
Yeniçağ Yazarı İsrafil K. Kumbasar,Ankara'da Mansur Yavaş'a doğru artan teveccühün sebeplerini yazdı.

Gönülleri fetheden en etkili silah, samimiyettir.
İnsanlar, ‘kendileri’ gibi görünüp, ‘kendileri’ gibi konuşan, ‘içten pazarlıklı’ değil, ‘içten’ olan karakterleri beğeniyorlar, ‘yapay’, ‘suni’, ‘oynayan’, ‘ikiyüzlü’, ‘tepeden bakan’, ‘burnundan kıl aldırmayan’, boş boş bağırıp karşısındakileri azarlayanlardan ise uzak duruyorlar.
Örnek mi istiyorsunuz? İşte Mansur Yavaş.
18 Nisan 1999 seçimlerinde yüzde 51 oy alarak Beypazarı Belediye Başkanlığı’na seçilen Mansur Yavaş, bakımsız bir harabe görünümünde olan ilçeyi kısa süre içerisinde Türkiye’nin en güzel kültür ve turizm merkezlerinden biri haline getirmeyi başardı.
18 Nisan 2004 yerel seçimlerinde oy oranını ‘yüzde 54’e yükselterek’ yeniden seçilen Mansur Yavaş, Beypazarı’nda edindiği 8 yıllık birikimi bu kez Başkent’e taşımak istiyor.
O şimdi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na talip.

* * *

18 Nisan 1999 milletvekili genel seçimlerinde MHP’nin Ankara birinci ve ikinci bölgede almış olduğu toplam oy yüzde 21.56 idi.
MHP, 18 Nisan 2004 yerel seçimlerinde Ankara içerisinde yüzde 4.57 oy alabildi, il genel meclisinde ise ancak 10.13’e ulaşabildi.
22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde ise MHP Ankara birinci ve ikinci bölgede ancak yüzde 15.16 oy toplayabildi.
Mansur Yavaş’ın aday olması ile birlikte MHP, Ankara’da yeniden tırmanışa geçti.
‘Plan’ ve ‘projelerini’ anlatırken ortaya koyduğu ‘içten’ ve ‘samimi’ tavırlar yüzünden yıldızı her geçen gün biraz daha parlayan Mansur Yavaş,  her şeyden önce MHP’nin asli tabanı olan ‘ülkücüleri’ aynı hedefe kilitlemeyi başardı.
‘Muhalefetin’ de topyekün desteğiyle, bugüne kadar ‘kerhen’ Melih Gökçek’e akan oylar, yeniden ‘ana mecrasına’ dönmeye başladı.
Demek ki, ülkücülerin karşısına bir ülkücü çıkarıldığında, sonuç işte böyle oluyor.

* * *

Tabii ki, tahmin yürütmek için henüz erken.
Mansur Yavaş, kazanabilir veya kazanamaz.
Ama o daha seçilmeden, temsil ettiği harekete çok önemli bir şey kazandırdı.
CHP ile AKP’nin ‘horoz dövüşü’ arasına sıkıştırılmak istenen Türkiye’nin Ankara gibi çok önemli bir vilayetinde, ‘kişiliği’ ve ‘duruşu’ ile MHP’nin de büyükşehir belediyesini alabilecek bir potansiyel güçte olduğu gerçeğini kamuoyuna kabul ettirmeyi başardı.
Eğer ‘çok olağanüstü’ bir gelişme yaşanmazsa veya ‘estirdiği rüzgârdan’ nem kapan birileri son anda önüne takoz koymazlar ise Mansur Yavaş’ın sandıktan çıkabileceğine bütün samimiyetimizle inanıyoruz.
Ama kaybetse bile, bu seçimin ‘galibi’ odur.
Çünkü, ellerinin altındaki bütün imkânlara rağmen, ‘yeteneksizlikleri’, ‘liyakatsizlikleri’, ‘beceriksizlikleri’ ve ‘acizlikleri’ yüzünden, bugüne kadar MHP’ye ‘bir arpa boyu’ dahi yol aldıramayanların foyalarını bir kez daha açığa çıkardı.

* * *

Haaa...
Ankara’da ‘MHP oylarını’ hâla çantada keklik gören gedikli ‘milliyetçilik’ tüccarının, ‘ülkücü’ diye arkasına aldığı şu ‘karanlık’ adamlar da kimler mi diyorsunuz?
Onlar, ‘ülkücü’ falan değil, önlerine ‘yal çanağı’ koyan herkesi ‘sahip’ belleyip, seçim dönemlerinde ortaya çıkarak ‘oy avcılığı’ yapan ‘eskimiş’ zübüklerdir.
Yanınıza yaklaştıklarında “Hoşşt” deyin!..

Kaynak: İsrafil K.Kumbasar-Yeniçağ Gazetesi.http://www.yenicaggazetesi.com.tr/a_haberdetay.php?hityaz=7538

Bu haber 761 defa okundu.