TUNCA TOSKAY: ''İKTİDAR DEVLET İMKANLARINI SEÇİMDE KULLANIYOR''

24 Şubat 2009 18:57 tsi
MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, ''iktidarın bütün devlet imkanlarını seçim kampanyasında fütursuzca kullandığını'' ileri sürdü.

ANKARA - MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, ''iktidarın bütün devlet imkanlarını seçim kampanyasında fütursuzca kullandığını'' ileri sürdü.
Toskay, yaptığı yazılı açıklamada, ''yerel seçimler yaklaştıkça AKP ve Başbakan'ın büyük bir panik ve gerginlik içinde gittikçe hırçınlaştığını, başarı için her şeyi mubah gören tutum sergilediğini'' savundu.
Tunca Toskay, açıklamasında, ''Başbakan her seçimde mağdurdur. Türkiye'nin iyiliğini istemeyen hayali düşmanları vardır. Onlarla kahramanca savaşmaktadır. Bu seçimlerde kahramanlığı ülkemiz sınırlarını aşmış bir fatih imajı çizmeye çalışmaktadır'' ifadesine yer verdi.
''İki kutuplu, tahterevalli siyasetin gereğinin iktidar ve ana muhalefet partisi tarafından yerine getirildiği'' görüşünü savunan Toskay, şunları kaydetti:
Yerel seçimler yaklaştıkça AKP ve Sayın Başbakan büyük bir panik ve gerginlik içinde gittikçe hırçınlaşmakta, başarı için her şeyi mubah gören bir tutum sergilemektedir.
Sayın Başbakanın klasikleşen seçim stratejisi bu seçimde de uygulamaktadır. Sayın Başbakan her seçimde mağdurdur! Türkiye'nin iyiliğini istemeyen hayali düşmanları vardır! Onlarla kahramanca savaşmaktadır! Bu seçimlerde kahramanlığı ülkemiz sınırlarını aşmış bir fatih imajı çizmeye çalışmaktadır.
İktidar ana muhalefet partisi ile amansız bir kavgaya tutuşmuş görünmektedir. İki kutuplu, tahterevalli siyasetinin gereği iktidar ve ana muhalefet partisi tarafından yerine getirilmektedir.
Bu toz, duman arasında altı buçuk yıllık basiretsiz ve yanlış ekonomi politikaları sonucu perişan edilmiş ekonomimizin krizin de etkisi ile tarihin en kötü dönemini yaşaması gözlerden kaçırılmak istenmektedir.
Ülkemizin gerçek gündemi Başbakanın dayattığı sanal gündemden çok farklıdır.
İşsizlik çığ gibi büyümekte, fabrikalar kapanmakta, çiftçi tarlasını ekememekte, vatandaş kredi kartı borcunu, aldığı tüketici kredisini ödeyememekte, esnaf siftah yapamamakta, semt pazarlarında esnaf çok azalmış müşterilerine biraz daha fazla alışveriş yapması için yalvarır duruma gelmiş bulunmaktadır.
Ülkeyi sıfır terörle almış olan AKP iktidarı tırmanan terör karşısında aciz kalmış, terör örgütünün siyasette, sivil toplum örgütlerinde ve medyadaki yandaşlarının taleplerine boyun eğmiş görünmektedir. Bu talepleri yerine getirmek için uygun ortamı beklemektedir.
Türkiye'nin dış politikasının bütün sanal başarı hikâyeleri ve pazarlama taktiklerine rağmen teslimiyetçiliği ve başarısızlığı gizlenemeyecek durumdadır.
Toplumumuzda AKP iktidarı ile birlikte yolsuzluk, rüşvet, şantaj ve ahlaki çöküntü zirve yapmış bulunmaktadır. Bugün medyada AKP iktidarına mensup olanların yolsuzlukları ile ilgili haberler gündemi oluşturmaktadır. Bakanların kelepir arsa kapatması için Belediye Başkanlarına verdikleri vekâletler, Genel Başkan Yardımcılarının akrabalarına ormanda yapılan villalar, Başbakan ve Bakanların çocuklarının gemicikleri, kuyumcu dükkânları, devletin kolaylaştırdığı mısır ve yumurta ticareti, reşit olmayan çocukların resmi dış ziyaretlerde yabancı işadamları ile toplantılara katılmaları medyada yer almaktadır.
AKP iktidarı seçimlerde rüşvet dağıtarak oy avcılığı yapma geleneğini bir üst düzeye çıkarmıştır. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın hiç alışılmamış yardımları (Buzdolabı, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi...) hemen seçim öncesinde, seçim rüşvetine dönüştürülerek, büyük bir cüretle, yasalar hiçe sayılarak iktidar partisi görevlisi gibi davranan devlet memurları tarafından dağıtılmaktadır. Yüksek Seçim Kurulunun cılız ikazlarını iktidar dikkate dahi almamaktadır.
İktidar bütün devlet imkânlarını seçim kampanyasında fütursuzca kullanmaktadır. Devletin uçağı, makam arabaları, bürokratlar, kolluk kuvvetleri, kamu kurumlarının ve belediyelerin bütün imkânları AKP iktidarının seçim propagandasında kullanıma sunulmuştur. Aynı 22 Temmuz 2007 seçimlerinde olduğu gibi son altmış yıllık demokrasi hayatımızda görülmemiş bir partizanlık sergilenmektedir.
AKP iktidarı rakiplerini ve gerçekleri topluma duyurma gayretinde olan, ama yandaş olmayan, medyayı sindirmek için devletin kurumlarını ve gücünü baskı aracı olarak kullanmaktadır. Kolluk kuvvetleri, maliye teşkilatı, belediye zabıtası zaman zaman bu amaca hizmet ettirilmektedir.
Başta Başbakan ve Bakanlar toplumu, vatandaşları seçimle ilgili olarak tehdit etmektedirler. Bir Bakan iktidar adayları belediyeleri kazanamazsa devletin bu belediyelere zorluk çıkaracağını açık açık söyleyebilmekte, Başbakan medyayı tehdit etmekte ahlaki sakınca görmemektedir.
Yandaş medya ile AKP Belediye Başkanı Adaylarının çirkin işbirliği ve iftira kampanyaları seçim başarısı için kendini hiçbir ahlaki kuralla bağlı hissetmeyen bir zihniyetin ne kadar düzeysizleşebileceğini göstermektedir.
Büyük milletimizin Türkiye'yi bu zihniyetten mutlaka kurtaracağına inanıyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi gerçekçi ve düzeyli siyaseti, güvenilir, bilgili, millete hizmeti her şeyin üstünde tutan adayları ile bu seçimde milletimizin taleplerine en iyi cevabı verecek parti olarak gerçek siyasi alternatiftir.'' 

Bu haber 481 defa okundu.