CHP'Lİ KART: TEPKİ BÖYLE VERİLMEZ

30 Ocak 2009 13:02 tsi
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin, Davos'taki, ''Gazze: Ortadoğu'da Barış Modeli'' oturumunda yaşanan gelişmelere ilişkin sorularını cevapladı.

ANKARA - CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e gösterdiği tepkiyi, ''Erdoğan, kendisine başka çıkış yolları arıyor, tabanına mesaj vererek, başka rollere soyunma girişiminde bulunuyor. Peres'in çıkışına karşı elbette tepki verilmeliydi ama o tepki böyle verilmez'' şeklinde değerlendirdi.
     Kart, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin, Davos'taki, ''Gazze: Ortadoğu'da Barış Modeli'' oturumunda yaşanan gelişmelere ilişkin sorularını yanıtladı.
     Erdoğan'ın, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e gösterdiği tepkinin anımsatılması üzerine Kart, ''Türkiye'yi yönetme ehliyeti olmayan, yönetimde tıkanan Erdoğan'ın, kendisine başka çıkış yolları aradığını, tabanına mesaj vererek, başka rollere soyunma girişiminde bulunduğunu, günü kurtarmaya çalıştığını'' savundu.
     Erdoğan'a, ''Türkiye'nin ulusal güvenliğini, istihbarat ve milli çıkarlarını neden İsrail'e teslim ettiniz?'' diye soran Kart, şunları kaydetti:
     ''Peres'in çıkışına karşı elbette tepki verilmeliydi ama o tepki böyle verilmez. Tepkinizde tutarlı olmalısınız, ona göre ülkenin çıkarlarını savunmalısınız. Hamasetle, günü kurtarma anlayışı, duygusuna kapılmadan, sağduyuyla o süreci değerlendirmeli, dengeli şekilde tepkinizi ortaya koymalısınız. O tepkiyi de İsrail'e yönelik politikalarınızda tutarlı olarak ortaya koymalısınız.''

CHP'Lİ KART: SORUŞTURMANIN GİZLİLİK İHLALİNE GÖZ YUMULUYOR

     CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Hükümet ve savcılığın, ''Ergenekon soruşturmasının gizliliğinin ihlal edilmesine göz yumduğunu'' ileri sürdü.
     Parlamentoda basın toplantısı düzenleyen Kart, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığında görevli Emniyet Amiri Emrullah Uslu'nun, burslu olarak gittiği ABD'den, 7-8 yıldan bu yana neden dönmediğinin araştırılması gerektiğini söyledi.
     Uslu'nun, ''Yeşil'' kod adlı Mahmut Yıldırım üzerine yaptığı yüksek lisans tezinde, ''Yeşil'in, Emniyet ve MİT ile ilişkisi yoktur. TSK ile ilişkisi vardır'' görüşünü işlediğini belirten Kart, Uslu'nun 2001 yılından sonra doktora öğrencisi olarak gittiği ABD'de Tuncay Güney ve Fetullah Gülen ile yakın ilişki içinde olduğunu savundu.
     Kart, Uslu'nun, illegal hale gelen faaliyetleri karşısında, Genelkurmay Askeri Savcılığının talebi üzerine Emniyet Genel Müdürlüğünun soruşturma açtığını belirterek, şu soruları yöneltti:
     ''Uslu ve benzeri konumdaki kamu görevlileri, hangi siyasi ve bürokratik irade tarafından himaye ediliyor? Bu kamu görevlileri, bu cesareti nereden alıyor? Uslu, hangi yasal gerekçeyle, hangi kurum adına yurt dışına gitti?
     2000 yılında ODTÜ Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr.Yusuf Ziya Özcan'ın önerisiyle ve Emniyet Genel Müdürlüğü işbirliğiyle kurulan Polis Eğitim Merkezi; daha sonra neden ağırlıklı olarak Kuzey Teksas Üniversitesi'nde Polis Eğitimi İçin Türk Enstitüsü adıyla faaliyet göstermeye başladı? ABD'ye giden polisler, neden ağırlıklı olarak bu üniversiteden burs alıyor?''
     Kart, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in, soru önergesine verdiği cevaba göre, Ergenekon soruşturmasının gizliliğini ihlalden dolayı 2008'in ilk 3 ayında 472 suç duyurusu işlemi yapıldığını kaydetti. Kart, bu ihlal nedeniyle ilgili memur ve savcılar hakkında neden işlem yapılmadığını sordu.
     ''Soruşturmanın gizliliğini ihlale yönelik yasa dışı ilişkilerin devam ettiğini'' öne süren Kart, ilgili savcılık ve Hükümetin, bu ihlallere göz yumduğunu söyledi. Kart, sözlerini şöyle sürdürdü:
     ''Sayıları belki de bine ulaşan suç duyurularına rağmen, bu ihlalleri yapan hiçbir kamu görevlisi hakkında görevden uzaklaştırma işlemi uygulanmadı. Hükümet, başta Emniyet olmak üzere kamu yönetiminde F Tipi yapılanmayı himaye ve organize etmektedir. Hükümet, Ergenekon olarak adlandırılan soruşturmada doğrudan müdahil durumundadır.
     Polis devleti yapılanmasının temel ayağı olan izleme ve dinlemeyle ilgili yasa Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Bu yasanın çıkarılışıyla iptal edilmesi sürecinde yani 3,5 yıllık dönemde, Türkiye'de yasa dışı telefon dinlemelerine dayalı soruşturma süreçlerindeki olağanüstü artış vardır. Hukuki bakımdan incelenmesi fazla zaman gerektirmeyen, kompleks özellikleri olmayan bu davanın karara bağlanması neden 3,5 yıllık süreyi bulmuştur?''
     Kart, Ergenekon ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, 1980 öncesi ve sonrasında çetelerin olduğunu ifade ederek, AK Parti'nin, Ergenekon soruşturması sürecinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti içinde kendi devletini kurduğunu, 28 Şubat'ın rövanşını aldığını, muhalif sesleri sindirdiğini iddia etti.
     Kart, ''Bunları yaparken soruşturma usullerini alt üst ediyor. Hükümetin amacı, Ergenekon olarak adlandırdığı çeteye ulaşmak değil. Soruşturma ihlalleri, hukuk katliamı nedeniyle gerçek anlamdaki çeteler varlığını koruyor, Hükümet bir anlamda o çeteleşmeyi kamufle etmiş oluyor'' diye konuştu.

Bu haber 323 defa okundu.