En Sıcak Konular

TELEFON DİNLEMEDE DENETİME OYBİRLİĞİYLE İPTAL

29 Ocak 2009 16:16 tsi
TELEFON DİNLEMEDE DENETİME OYBİRLİĞİYLE İPTAL "Dinlemelerde faaliyetlerin denetiminin, başbakanın özel olarak yetkilendireceği kişi veya komisyon tarafından yapılmasını" öngören hüküm iptal edildi.

ANKARA - Anayasa Mahkemesi, MİT, polis ve jandarmaya telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimi tespit, dinleme ve kaydetme konusunda yetki veren kanunun, "Dinlemelerde faaliyetlerin denetiminin, başbakanın özel olarak yetkilendireceği kişi veya komisyon tarafından yapılmasını" öngören hükmünü oybirliğiyle iptal etti.
     Yüksek Mahkeme, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, 3 Temmuz 2005 tarihli 5397 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un bazı hükümlerinin iptal ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle açtığı davayı bugün gündem toplantısında esastan karara bağladı.
     Kanun ile Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu ve Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'na eklenen, "Dinleme faaliyetlerinin denetiminin Başbakanın özel olarak yetkilendireceği kişi veya komisyon tarafından yapılmasını" öngören hükmü iptal eden Yüksek Mahkeme, "Telekomünikasyon İletişim Başkanı'nın, Telekomünikasyon Kurumu Başkanının teklifi üzerine Başbakan tarafından atanacağına" ilişkin hükmü de Anayasa'ya aykırı buldu.
     Anayasa Mahkemesi, iptali istenen "Bir başkan ile teknik, hukuk ve idari olmak üzere üç uzmandan oluşacağı" hükmüne ilişkin yeni bir yasal düzenleme yapıldığı için karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.
    
     -YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASINA RET-
    
     5397 sayılı kanunun, dinlemenin denetiminin başbakanın özel olarak yetkilendireceği kişi veya komisyon tarafından yapılmasına olanak sağlayan hükmü ile telekomünikasyon iletişim başkanının başbakan tarafından atanmasına ilişkin hükmünü oy birliğiyle iptal eden Yüksek Mahkeme, bu hükümlerin yürürlüklerinin durdurulması istemini ise, "koşullar oluşmadığı" gerekçesiyle reddetti.

ÇİÇEK: KARAR ATAMAYA YÖNELİK

     Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, iptal kararını değerlendirirken, yasanın özünün durduğunu, gerekçeyi gördükten sonra süratle gereğini yapacaklarını söyledi.
     ''Dinlemelerde sınırın aşıldığı, herkeste dinlenilme korkusu başladığı'' yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Çiçek, ''Ülkemizde birçok kişi karanlığa konuşur. Bunun önü sonu yok. Kuşku üzerine hüküm tesis edilemez. Yasal olmayan dinleme zaten suçtur. Devletin savcıları gereğini yapar.  Organize suçlar, terör, uyuşturucu gibi sınırı aşan bu suçlarla mücadelede devlet, imkanlardan yoksun bırakılamaz. Suçları önlemek için bu yasa var. Bu yasa önemlidir, özü duruyor. Kimsenin korkmasına, endişe etmesine neden yok. Kanunsuz dinlemelerin gereğini de yargı yapar'' diye konuştu.
 

ŞAHİN: YASAL DEĞİŞİKLİKLE SORUN ÇÖZÜLÜR

     Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, kararı değerlendirirken, ''Yasal değişiklikle sorun çözülür. Dörtlü kararname gelir'' dedi.
     Şahin, TBMM'de gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtlarken, ''Yasal değişiklikle sorun çözülür. Dörtlü kararname gelir yani Telekomünikasyon Kurumu Başkanı, Ulaştırma Bakanı,   Başbakan ve Cumhurbaşkanının imzasıyla'' diye konuştu.
     Denetim nasıl olacağının sorulması üzerine de Bakan Şahin, ''Gerekçeyi görmemiz gerekir. İptal kararı verirken onu da düşünmüşlerdir... Biliyorsunuz mahkeme kararları geriye yürümez'' dedi.

YILDIRIM: BUNDAN SONRAKİ ATAMALAR ÜÇLÜ KARARNAMEYLE OLACAK

     Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Anayasa Mahkemesi'nin, ''Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın başına getirilecek kişiyi Başbakan'ın atama ve dinleme faaliyetlerini denetleme yetkisini'' iptalinin ardından, bundan sonraki başkan atamalarının üçlü kararnameyle yapılacağını, Başkanlığın faaliyetlerinin denetiminin de uygun bir denetleme mekanizması kurularak sağlanacağını bildirdi.
     Yıldırım, NTV'de katıldığı programda, Anayasa Mahkemesi'nin telefon dinlemenin denetimine ilişkin iptal ettiği yasa hükümlerini değerlendirdi.
     Anayasa'nın haberleşme hürriyetini teminat altına aldığını belirten Yıldırım, getirdiği istisnaların ise suç işlenmesinin önlenmesi, genel ahlakın korunması, başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması olduğunu anlattı. Devletin istihbarat toplama, terör örgütleriyle mücadele, suç işlenmesini önleme gibi bütün ülkelerde olduğu gibi başka imkanı yoksa bunu iletişim altyapısını kullanarak elde etmesinin meşru ve yasalar çerçevesinde olduğunu ifade eden Yıldırım, ''Türkiye üç tane kurum var. Jandarma, MİT ve polis teşkilatı. Bu teşkilatlar eskiden beri istihbarat amacıyla, koruyucu tedbir ve adli vakalarda delil temin etmek amacıyla sinyal takibi, dinleme ve diğer araçları kullanıyorlar'' diye konuştu.
     Yasadışı dinlemenin hiçbir zaman mazur görülemeyeceğini dile getiren Yıldırım, ''Bu suçtur. Yasadışı dinlenen kişi veya kurum hakkında elde edilen bilgiler de delil olarak kullanılamaz'' dedi.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın bir dinleme merkezi olmadığını belirten Yıldırım, Başkanlığın, emniyet teşkilatlarının mahkeme kararıyla yapacakları dinlemelerin usule ve hukuka uygun olup olmadığını kontrol edip, izin verilmesini sağladığını kaydetti.
     Bakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
     ''Yasaya uygun olmayan dinleme yapanlar olabilir. Bunu dünyada önleyebilen bir ülke de yok. Teknolojinin geliştiği bir dönemde ortam dinlemesi diye bir şey var. Dinlemeyi hoyratça kullanmak asla kabul edilemez. Onun için yaptığımız düzenlemede 'Bu delil olamaz ve bunu yapanlar da bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına çarptırılır' hükmü var. Bu olabilecek en caydırıcı önlemlerden bir tanesidir.
     Benim söylediğim söz, yasadışı bir işiniz yoksa konuşun konuşabildiğiniz kadar. Konuşmaktan insanlar korkmasın. İnsanlar konuşacak, iletişim kuracak. 'Dinleneceğiz' diye konuşmayalım korkusu veya algılamayı asla kastetmedim. Eğer sizi yasadışı dinleyen bile olsa bu suçtur. Bunu işleyen varsa, bu ülkenin savcıları, hakimleri tarafından cezalandırılacaktır ve bunların dinlediği içerik de asla bir mahkemede delil olarak kullanılamaz.
     Haberleşmede kişisel bilgilerin gizliliği esastır. Herkesin uyması gereken bir kuraldır. Ülkenin güvenliği söz konusuysa, bu yine hakim kararıyla yapılacak. Vatandaşlarımızın 'dinleniyorum' korkusuyla yaşaması bizim asla düşündüğümüz bir şey değil. Yasadışı iş yapan varsa, bunun da hesabını verir. Türkiye'de 105 milyar dakika konuşma oluyor, bir yılda. Bütün bu trafiği dinlemeye imkan yok. Böyle bir şey teknik ve fiziki olarak da mümkün değil.''

ÖYMEN: DOĞRU BİR ADIM

     CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Anayasa Mahkemesinin, telefonların dinlenmesine yönelik verdiği kararı değerlendirirken, "Doğru yolda atılmış, çok önemli bir adım. Özel hayatın gizliliği gibi temel bir ilkeyi, açıklıkla, fütursuzca ihlal edenler, sonunda yargı duvarına çarpmışlardır" dedi.
     Öymen, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Anayasa Mahkemesinin, dinlemenin denetiminin, Başbakanın özel olarak yetkilendireceği kişi veya komisyon tarafından yapılmasına olanak sağlayan hüküm ile Telekomünikasyon İletişim Başkanının, Başbakan tarafından atanmasına ilişkin hükmü iptal etmesine ilişkin kararını değerlendirdi.
     Her zaman, Ankara'da hakimlerin olduğunu söylediklerini belirten Öymen, "Ankara'da hakimler olduğunu kimse unutmasın. Türkiye'de yargıyı hiç kimse istismar etmeye, siyasallaştırmaya kalkışmasın" dedi.
     "Yargı, adalet mutlaka son sözü söyler" diyen Öymen, "Ne yazık ki bu arada bazı insanlar özgürlüklerinden mahrum olur, sıkıntı çekebilirler. Anayasa Mahkemesinin bu kararını saygıyla karşılıyoruz. Umuyoruz ki Hükümet, bu karardan gerekli dersi çıkaracaktır; Türkiye'nin demokrasi dışı yöntemlerle idare edilemeyeceğini anlayacaktır. Biz onlara her zaman, telefonlarımızı dinleyeceğinize, sözümüzü dinleyin dedik. Umarım ki bundan sonra telefon yerine, sözümüzü dinlemeyi tercih ederler" diye konuştu.

FARUK BAL: İPTAL KARARI DOĞRU

     MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal, Anayasa Mahkemesinin telefon dinlemesiyle ilgili verdiği iptal kararının doğru olduğunu söyledi.
     TBMM'de gazetecilerin sorularını cevaplayan Bal, demokratik ülkelerde, kişilik haklarının başında haberleşme hürriyetinin geldiğini belirtti. Haberleşme hürriyetinin yargı denetiminde olması gerektiğini ifade eden Bal, “Demokratik ülkelerde, olmazsa olmaz zaruretlerden birisi budur. İptal edilen kanun, yürütmenin başındakine yetki veriyordu. Bu, demokratik kurallar çerçevesi içerisinde Anayasal teminat altında bulunan kişilik haklarıyla bağdaşmıyordu. Anayasa Mahkemesinin verdiği iptal kararı doğrudur” diye konuştu.
     Anayasa Mahkemesinin kararının, Ergenekon davasıyla ilişkilendirilmesinin doğru olmadığını da dile getiren Bal, Yüce Mahkemenin, mevcut Anayasaya göre karar verdiğini söyledi.
     MHP Kırıkkale Milletvekili Osman Durmuş, Türkiye'de haberleşme hakkının ihlal edildiğini öne sürdü. Durmuş, her önüne gelenin, “kanunda dinleme var” diye haberleşme hakkını ihlal edemeyeceğini ifade ederek, şu görüşleri savundu:
     “Bu ülkede, herkes herkesi dinliyor, bu çirkin. Alan dinleme cihazları, Türkiye'ye serbestçe giriyor. Bunu önleyecek hiçbir tedbir alınmıyor. Uyuşturucu, birinin cebinde yakalansa suç ama alan dinleme cihazı yakalanınca suç olmuyor. Başbakan Erdoğan'ın oturduğu ofisinden karşıdaki Yargıtayı dinleme imkanı var. Anayasa Mahkemesinin kararını yeterli bulmuyorum. Mahkeme kararı olmadan dinleme olmamalı. İzleme ve takipler aylarca sürmemeli. Dinleme zor olmalı.”

TAYFUN İÇLİ: İSABETLİ BİR KARAR

     DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli de Anayasa Mahkemesinin isabetli bir karar verdiğini söyledi. TBMM'de kanun çıkarmanın, yönetmelik çıkartmaktan daha kolay hale geldiğini öne süren İçli, iktidarın, çoğunluğuna bakarak, “Biz her dediğimizi yaparız, her şeyi yapmaya muktediriz” anlayışıyla kanun çıkarttığını kaydetti.
     Bu tür kanunların hep Anayasa Mahkemesinden döndüğünü anlatan İçli, “Sayın Başbakan da önümüzdeki saatlerde herhalde yine Yüce Mahkeme hakkında bir değerlendirme yapacaktır. Burası bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde insanlar, dinlenmekten, izlenmekten bıktı. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir kepazelik yok” dedi.
     İçli, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın, “Yanlış, yasal olmayan işiniz yoksa dinlenmekten korkmayın” sözlerini de eleştirerek, şunları söyledi:
     “Kötü bir şey yapmıyoruz ama, özel hayatımızın, yatak odamızın, çalışma hayatımızın dinlenmesi gibi kötü, aşağılık olayları da kabul etmek mümkün değildir. Bir sanık hakkında soru soruluyor, bununla ilgili önüne klasörle dinleme kaydı geliyor. Sadece dinlenen kişinin değil, o insanın konuştuğu kişilerin özel hayatına da giriliyor. Bu bir kepazelik. Anayasa Mahkemesi bu kararıyla kepazeliğin önüne geçmiştir. Umudum o ki AKP ve Hükümet bundan ders alır, Türkiye'yi bir polis devletine götürme anlayışından vazgeçer.”

BTK BAŞKANI ACARER: DİNLEME YA DA İZLEME SÜRECEK

     Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, Anayasa Mahkemesi'nin telefon dinlemelerinde atama yetkisine yönelik iptal kararını değerlenirken, kararın usule ilişkin olduğunu, bugüne kadar yapılmış ve bundan sonra yapılacak dinleme ya da izlemeyle ilgili işlemlerde duraksama olmayacağını bildirdi.
     Tayfun Acarer, AA muhabirinin konuya ilişkin sorusu üzerine, şunları söyledi:
"Verilen karar atamayla ilişkili olarak, usulle ilgili bir iptal kararıdır. Bugüne kadar yapılmış ve bundan sonra yapılacak dinleme ya da izlemeyle ilgili işlemlerde duraksama olmayacaktır. Onların geçerliliğiyle ilgili bir tereddüt yoktur.
     5397 sayılı Kanunla düzenlenmiş olan telekomünikasyon yoluyla dinleme ve iletişimin tespiti konusunda hiçbir değişiklik yoktur. Yalnızca Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) Başkanının ataması ile denetleme komisyonu hakkında verilmiş bir karardır. Mevcut TİB başkanı görevinin başındadır."

 

 



Bu haber 427 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,691 µs