En Sıcak Konular

HRANT DİNK DAVASINDA ALINAN KARARLAR

26 Ocak 2009 23:59 tsi
HRANT DİNK DAVASINDA ALINAN KARARLAR Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 8'i tutuklu 20 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıklar Mustafa Öztürk, Zeynel Abidin Yavuz ve Tuncay Uzundal'ın tahliye edilmesine karar verildi.

İSTANBUL -Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 8'i tutuklu 20 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıklar Mustafa Öztürk, Zeynel Abidin Yavuz ve Tuncay Uzundal'ın tahliye edilmesine karar verildi.
     İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma yaklaşık 12 saat sürdü.
     Duruşmaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu kaldıkları süre ve suç vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak, Zeynel Abidin Yavuz, Tuncay Uzundal ve Mustafa Öztürk'ün tahliye edilmesini kararlaştırdı.
     Heyet, diğer tutuklu sanıklar Ogün Samast, Erhan Tuncel, Yasin Hayal,Ersin Yolcu ve Ahmet İskender'in kaçma şüpheleri devam ettiği, koruma tedbirlerinin yeterli olmayacağı ve tutuklama sebepleri kalkmadığı gerekçesiyle tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.
     Müdahil avukatlarının 12 Ocak 2009 tarihli dilekçelerinde belirttikleri hususları göz önüne alan mahkeme heyeti, ''Hrant Dink'in öldürülmesinin arkasındaki örgütlü yapının ortaya çıkarılabilmesi için, Ali Öz'ün kullanmakta olduğu telefon veya telefonlarla yapılan görüşmelerin tespit edilmesi'' ve ''banka hesap hareketlerinin devam etmekte olan Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcıları eliyle araştırılması'' için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Vekilliğine yazı yazılmasına da karar verdi.
     Heyet, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ''Ergenekon Davası''nda sanık olarak yargılanmakta olan Sevgi Erenerol'un Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığında verdiği 'Türkiye'deki misyonerlik faaliyetleri'' başlıklı seminerlerin kayıtlı olduğu CD'lerin de delil olarak Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan istenilmesine hükmetti. CD örneğinin mahkemeye ulaştırılması durumunda müdahil avukatı Fethiye Çetin'e verilmesi de kararlaştırıldı.
     Heyet, İstanbul 13. Ağır Mahkemesi?nin Ergenekon davası dosyasının sanıklarıyla, bu dava dosyasında yargılanan sanıklar arasında bir irtibat olup olmadığının tespit edilebilmesi açısından, Ergenekon davası sanıklarına ait telefon numaralarının HTS raporlarının ve dijital kayıtlarının delil olarak istenilmesi için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılmasına da karar verdi.
     Sanıklar Yasin Hayal ile ağabeyi Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava dosyasında CMK 151/3 maddesinde belirtilen suçlardan dolayı sanık olarak yargılanmakta olduğunu göz önüne alan heyet, Turgut'un sanıklarla ilgili olarak müdafilik ve vekilliğinin üstlenmesinden yasaklanmasına hükmetti.
     Heyet, sanıklar Yasin Hayal ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un duruşma devam ederken mahkemece verilen arada ''basın açıklaması'' başlığıyla imzalı bir bildiri dağıttığını, söz konusu metni kendisinin de yazdığını açıkça beyan ettiğini ve bildirinin içeriğinin de göz önüne alındığını belirterek, gereğinin yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığı ve bağlı bulunduğu İzmir Baro Başkanlığı'na yazı yazılmasını kararlaştırdı.
     Mahkemeye dilekçe göndererek Hrant Dink suikastıyla ilgili bilgi vermek isteyen başka bir suçtan Silivri Cezaevi'nde tutuklu 5 kişinin tanık olarak, beyanlarının alınması için mahkemede hazır bulundurulmaları yönünde Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına karar veren heyet, mudahil avukatlarından Deniz Tuna'nın, ''Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki Mc Donalds?ın bombalanması'' davasının, bu davayla birleştirilmesi talebini de ''Yargıtayca kısmen onama ve kısmen bozma kararı verilmesi'' nedeniyle reddetti.
     Sanık Ogün Samast'ın iki celsedir rapor alarak mahkemeye gelmediğini göz önüne alan heyet, sanığın gelecek celse rapor alması durumunda, hastaneye sevk edilerek rapor alınması hususunun cezaevi müdürlüğünce göz önünde tutulmasının bir müzekkere ile bildirilmesine karar verdi.
     Sanıklar Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in, duruşma devam ettiği sırada birbirlerine saldırıp yumrukladıklarını belirten heyet, her ikisinin de mahkemeye olay çıkarmayacakları yönünde söz verdikleri halde yine kavga ederek duruşmanın düzenini bozdukları ve jandarmalarca dışarı çıkarıldıkları için CMK 204/1 maddesi gereğince gelecek duruşmada hazır bulundurulmamalarına karar verildi.
     Duruşma, 20 Nisan 2009 tarihine ertelendi.

HAYAL İLE TUNCEL ARASINDA DURUŞMA SALONUNDA ARBEDE ÇIKTI

İSTANBUL - Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 20 sanığın yargılandığı davanın 8. duruşmasında, sanıklardan Yasin Hayal ile Erhan Tuncel arasında duruşma salonunda arbede yaşandı.
     İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, hakkında daha sonra dava açılan ve dosyası bu davayla birleştirilen Osman Hayal, ilk kez katıldı. Davanın tutuklu sanıklarından Yasin Hayal'in ağabeyi olan Osman Hayal, duruşmada yapılan sorgusunda, ''Benim cinayetle hiçbir alakam yok'' dedi.
     Sadece cinayet tarihinde İstanbul'da olduğunu ve başka bir şey bilmediğini anlatan Hayal, daha önce tanık olarak verdiği ifadelerinin doğru olduğunu kaydetti.
     Mahkeme Başkanı tarafından emniyet ve savcılıktaki ifadeleri hatırlatılan Hayal, ''Cinayetten bir saat sonra İstanbul'dan çıkışım tamamen tesadüftür'' dedi.
     Mahkeme Başkanının ''Sorusu olan var mı?'' diye sorması üzerine söz alan müdahil avukatı Arzu Becerik, Osman Hayal'in cinayetle ilgili verdiği ifadeler arasında çelişkiler bulunduğunu söyledi.
     Yasin Hayal'in cinayeti kabul ettiğini belirten Becerik, Osman Hayal'e cinayeti duyup duymadığını sordu.
     Bunun üzerine Hayal, ''Kesinlikle duymadım. Kardeşim de yargılanma sürecinde... Artık bakacağız. Onun cinayetle bir rolü olabilir, ama tam olarak belli değil'' dedi.
     Osman Hayal'in ''Kardeşim komploya kurban gitti. Her şey Erhan Tuncel'i tanımasıyla oldu'' demesi üzerine Erhan Tuncel araya girerek, ''Benimle ne alakası var'' diye müdahale etti.
     Mahkeme Başkanı'nın uyarılarına rağmen tutuklu sanık Yasin Hayal de söze karışarak Erhan Tuncel'e yönelik ''Parayı sen alıyorsun, maaş alıyorsun, sıkıntıyı ben çekiyorum'' dedi.
     Yasin Hayal, daha sonra da önünde oturan Erhan Tuncel'i yumrukladı. Bu sırada küfürleşmeler de oldu.
     Yasin Hayal, Mahkeme Başkanı'nın talebi doğrultusunda görevliler tarafından salondan çıkartıldı.

 EMNİYET: HRANT DİNK KORUMA TALEBİNDE BULUNMADI

     İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nce, Hrant Dink cinayetine ilişkin davanın görüldüğü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen bir yazıda, ''Hrant Dink'in herhangi bir koruma talebinin olmadığı gibi, resmi birimlerce de 'korumaya gerek olduğuna' yönelik herhangi bir yazının bulunmadığı ve bu yüzden koruma verilmediği'' belirtildi.
     Mahkeme Başkanı Erkan Canak, bir önceki duruşmada alınan ara karar gereği İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazılan yazıya cevap verildiğini belirterek, bu yazıda, ''Hrant Dink'e ait herhangi bir silah kaydı bulunamadığı''nın ifade edildiğini söyledi.
     Canak, yine İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nce 24 Kasım 2008'de mahkemeye yazılan bir cevapta, ''Hrant Dink'in herhangi bir koruma talebinin olmadığı gibi, resmi birimlerce de 'korumaya gerek olduğuna' yönelik herhangi bir yazının bulunmadığı ve bu yüzden koruma verilmediği''nin bildirildiğini anlattı.

 OLAY TARİHİNDE GÖREVLİ POLİSLER TANIK OLARAK DİNLENDİ

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 20 sanığın yargılandığı davanın 8. duruşmasında, olay tarihinde Trabzon Emniyet Müdürlüğünde görevli polis memurları Mehmet Ayhan, Özkan Mumcu ve Onur Karakaya tanık olarak dinlendi.
     İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde öğleden sonra da devam eden duruşmada, tutuklu sanıklardan Ogün Samast'ın ''5 günlük istirahat raporu aldığına'' dair belgenin dosyaya sunulduğu belirtildi.
     Bir süre önce Erhan Tuncel'e saldırdığı ve küfrettiği için Mahkeme Başkanı tarafından duruşma salonundan çıkarılan Yasin Hayal, mahkeme heyeti tarafından ''savunma hakkının kısıtlanmaması için'' tekrar duruşma salonuna alındı.
     Mahkeme Başkanı Erkan Canak, Erhan Tuncel'in rapordaki beyanında, ''Yasin bana 'Yaşar Cihan'dan 10 milyar iste' dedi. Ben de 'verir mi oğlum?' dedim. O da 'Eşek gibi verecek ağabey' dedi'' şeklindeki beyanına, Yasin Hayal'in açıklık getirmesini istedi.
     Hayal bunun üzerine, ''Bir çok insana yardım ediyordu. O konuda bana da yardım etti'' dedi.
     O dönem Trabzon'da polis memuru olarak görev yapan Muhittin Zenit'in talimatla alınan ifadesi de mahkemede okundu. Buna göre Zenit'in ''İstihbarat elemanı olarak kullandıkları Erhan Tuncel'den Hrant Dink cinayetine ilişkin bilgileri alarak, durumu İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile İstihbarat Daire Başkanlığına yazı ile bildirdiğini söylediği'' ifade edildi.
     Dink cinayetinden önce de Bayburt'a tayininin çıktığını belirten Muhittin Zenit'in, ifadesinde ''cinayeti herkes gibi basından öğrendiğini'' anlattığı dile getirildi.

ERHAN TUNCEL: HAYAL '40 YIL YATARIM, BUNA DEĞER' DEDİ

     Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 20 sanığın yargılandığı davanın 8.duruşmasında, tutuklu sanık Erhan Tuncel, Trabzon'da polislere bilgi vermesi ve diğer sanıklarla tanışıklığı konusunda ifade verdi.
     İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada ifade veren Erhan Tuncel, Trabzon'da bir papazın darp edilmesi ve McDonalds'ın bombalanması olaylarıyla hiçbir şekilde ilgisinin bulunmadığını savundu. Tuncel, o dönemde Trabzon?da görev yapan Muhittin Zenit'in kendisine ''haber elemanı'' olmayı teklif ettiğini ve polis memuru Mehmet Ayhan ile Muhittin Zenit'in kendisinden ''azmettiricilik'' konusunda çalışma istediklerini öne sürdü.
     Yasin Hayal'in 17 Nisan 2006 tarihinde kendisini arayarak, McDonalds'ın bomba atılması olayından dolayı 6 yıl ceza aldığını ve bu yüzden moralinin bozuk olduğunu söylediğini belirten Tuncel, Hayal'in, Hrant Dink'in öldürülmesi olayına ilişkin, ''6 yıl yatacağıma, 40 yıl yatarım, buna değer'' dediğini anlattı.
     Tuncel, Hrant Dink cinayetiyle ilgili süreci de şöyle anlattı:
     ''Cinayetin olduğu 19 Ocak günü e-maillerime baktım. Ogün Samast'ın adresi vardı bende. Ogün ile Muhittin Zenit de on-line idi. Ben de 'Cinayet işleyen adamın internette ne işi var' diye düşündüm. Ben Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde bulunuyordum. Kürşat aradı. Latife yapıyor zannettim. 'Bunlar mı yapmış' dedi. 'Bilmiyorum' dedim. Şaşırdım. Sonra Muhittin Zenit aradı. O anda aklımdan ne geçiyorsa onu aktardım. Bu önemlidir. Sonra Mihmandar Kafe'ye gittim. Zeynel Abidin Yavuz oradaydı. Amacım üçünü bir arada görmekti. 'Yasin ve Ogün nerede?' dedim. 'Hayırdır' dedi. Eleman vurulmuş' dedim. 'Siz mi yaptınız?' diye sordum. 'Evet' dedi. Ben inanmadım. 'Herhalde bunlar yapmamış' dedim.''
     Erhan Tuncel, daha sonra Ogün Samast?ın yakalandığını öğrendiğini ve istihbarat polisleriyle görüşmeler yaptığını anlatarak, ''Hrant Dink'in öldürülmesini istesem hiç bildirmezdim'' dedi.
     Tuncel, emniyetten aldığı paranın da üniversite harçları da olmak üzere toplam 950 YTL tuttuğunu bildirerek, ''hiçbir zaman işimin başarısı karşılığında bana ücret verilmedi. Aldığım ücret ağabey kardeş ücretidir. Vicdanım rahat. Ben kendimi yaktım. Duyumlarımı aktardım. Benim görevim bu. Yetkililerin görevi de bu bilgileri ayıklamak. Onların beni suçlamaları normal'' şeklinde konuştu.
     Erhan Tuncel, duruşmada bulunan Hrant Dink'in eşi Rakel Dink ve ailesine yönelik de ''Hrant Dink bir sene fazla yaşamışsa bu Muhittin Zenit ve bizim çalışmalarımız sayesindedir. Sizin de kahramanınız oldu sonuçta'' ifadesini kullandı.
     Bunun üzerine Hrant Dink'in kardeşi Orhan Dink de ''Ağabeyimi geri ver bana, ben senin yerine yatayım'' dedi.
     Duruşmada söz alan müdahil avukatı Bahri Belen, Yasin ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un duruşmaya ara verildikten sonra adliye bahçesinde basın mensuplarına yazılı bir açıklama verdiğini ifade ederek, Fuat Turgut'un bu yaptıklarının TCK'nın 216. maddesine göre suç olduğunu ve mahkeme heyetinin suç duyurusunda bulunması gerektiğini ifade etti.
     Suçlamalara yanıt veren Yasin ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut ise avukat arkadaşlarını hiçbir zaman örgüt üyeliğiyle suçlamadığını ve müdahil avukatların kendisini ''ırkçılıkla'' suçladıklarını ifade etti. ''Milletimi soykırımla suçlayanlara asla hoşgörüyle yaklaşmadım'' diyen Turgut'a, mahkeme başkanı tarafından müvekkilleriyle ilgili savunma yapması yönünde uyarı yapıldı.
     Turgut'un sözlerine ve ''bu şekilde konuşmasına izin verdiği'' gerekçesiyle mahkeme başkanına tepki gösteren Hrant Dink'in yakınları ile bazı müdahil avukatları duruşma salonunu terk etti. 

DURUŞMADA YUMRUKLAŞAN TUNCEL İLE HAYAL MAHKEME SALONUNDAN ÇIKARILDI

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 20 sanığın yargılandığı davanın 8. duruşmasında yumruklaşan tutuklu sanıklar Erhan Tuncel ile Yasin Hayal, mahkeme salonundan çıkarıldı.
     İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada verilen aradan sonra söz alan Osman ve Yasin Hayal kardeşlerin avukatı Fuat Turgut'un konuşması sırasında, Dink ailesi kendilerine hakaret edildiği gerekçesiyle, duruşma salonunu terk etti.
     Bu sırada, aralarında bir jandarma erinin oturduğu Erhan Tuncel ile Yasin Hayal'in tekme tokat kavga ettiği görüldü. Bunun üzerine, Mahkeme Başkanı, Tuncel ile Hayal'i duruşma salonundan çıkarttı. 

DİNK DAVASINDA SAVCI 5 SANIĞIN TAHLİYESİNİ İSTEDİ

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 20 sanığın yargılandığı davanın 8. duruşmasında savcı, 8 tutuklu sanıktan Ogün Samast, Yasin Hayal ve Erhan Tuncel dışındaki 5 sanığın tahliyesini talep etti.
     İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada müdahil ve sanık avukatlarının ifadelerinin ardından, esas hakkındaki görüşleri sorulan Cumhuriyet Savcısı Kansız, tutuklu sanıklar Mustafa Öztürk, Tuncay Uzundal, Zeynel Abidin Yavuz, Ersin Yolcu ve Ahmet İskender'in tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmesi yönünde karar verilmesini, tutuklu sanıklar Yasin Hayal, Ogün Samast ve Erhan Tuncel'in ise tutukluluk hallerinin devamını istedi.
     Kansız, müdahil avukatlarından Deniz Tuna'nın ''Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren ''Mc Donalds'a bomba atılması'' davasının, bu mahkemedeki dosyayla birleştirilmesi yönündeki talebini, mahkemenin takdirine bıraktı.
     Savcı Kansız, müdahil avukatlarından Bahri Belen'in, Trabzon Asliye Ceza Mahkemesi'nde süren ''Trabzon İl Jandarma Alay Komutanı Ali Öz'ün yargılandığı ''görevi ihmal'' davasına ait iddianamenin mahkemeye gönderilmesi ve ''Silivri Cezaevi'nden mektup yollayarak ifade vermek istediklerini beyan eden başka suçtan tutuklu 5 mahkumun dinlenmesi'' taleplerinin de aralarında bulunduğu diğer taleplerin de kabul edilmesini istedi. 
    

 

 

 



Bu haber 425 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,390 µs