BAKÜ 4. ULUSLARARASI ENERJİ ZİRVESİ

14 Kasım 2008 13:28 tsi
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, son dönemde enerji güvenliği konusunun büyük önem kazandığını belirterek, "(bu alanda) Hazar, Karadeniz ve Baltık havzaları arasında iyi bir işbirliği var. Bu işbirliği daha da gelişebilir" dedi.

BAKÜ - Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, son dönemde enerji güvenliği konusunun büyük önem kazandığını belirterek, "(bu alanda) Hazar, Karadeniz ve Baltık havzaları arasında iyi bir işbirliği var. Bu işbirliği daha da gelişebilir" dedi.
     Aliyev Bakü'de düzenlenen 4. Uluslararası Enerji Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, ülkesinin son 2 yılda petrolün yanı sıra doğal gaz ihraç eden bir ülke haline geldiğini bildirerek, "bağımsızlığın ilk döneminde yılda 10 milyon ton petrol üretilirdi. Şimdi bu rakam yılda 50 milyon tona ulaştı. Bu daha da artabilir" diye konuştu.
     Hidrokarbon enerji kaynaklarını üretici, transit ülke ile tüketici ülkeler arasında işbirliği yapılmasının önemini vurgulayan Aliyev, bugünkü zirvede de, şimdiye kadar yapılan işbirliği ve bu işbirliğinin daha da geliştirilmesinin konularının ele alınacağını ifade etti.
     Azerbaycan'ın BTC-BTE, Bakü-Supsa (Gürcistan), Bakü Novorossisk (Rusya) gibi uluslararası enerji hatlarının kuruluşu ve işletiminde öncü rol oynadığını ifade ederek, gerek bu işbirliklerinin gerekse yeni işbirliği imkanlarının her zaman mevcut olduğunu ifade etti.
     Aliyev, bu çerçevede Ukrayna ve Polonya'yı da kapsayan Odessa-Prodi-Gdansk hattı projesinin zirvede müzakere edileceğini, bunun aynı zamanda iyi bir işbirliği zeminini oluşturacağını söyledi.
     İlham Aliyev, bu projeyle ilgili teknik proje çalışmalarının yıl sonuna kadar sonuçlanmasının öngörüldüğünü ifade etti.
     Enerji güvenliği konusunun üretici veya tüketici tüm ülkeler için önemli olduğunu vurgulayan Aliyev, Bakü'deki zirveye tüm bu enerji güvenliğiyle ilgilenen tüm ülkelerin katıldığını, buradaki görüşmelerin bu konuda önemli ve yararlı sonuçlar vermesinin beklendiğini kaydetti.
     Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yanı sıra Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikhail Saakaşvili, Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko, Letonya Cumhurbaşkanı Valdas Zatlers, Polonya Cumhurbaşkanı Lech Kachynsky'nin katıldığı zirvede ayrıca yaklaşık 20 ülkeden bakan ve üst düzey temsilci de yer alıyor.

GÜL: İŞBİRLİĞİ BARIŞA VE REFAHA KAYDA DEĞER KATKILARDA BULUNACAK

     Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, enerji alanındaki bölgesel işbirliğinin, enerji güvenliğinin de ötesinde, bölgesel istikrara, barışa ve refaha kayda değer katkılarda bulunacağına kuvvetle inandığını söyledi.
     Gül, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen Uluslararası Enerji Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, Azerbaycan'ın, bağımsızlığını kazanmasının ardından on beş yıl gibi kısa bir süre içinde enerji güvenliğinin temini, petrol ve doğal gaz alanında dünya çapında bir aktör konumuna geldiğini ifade etti.
     Bundan dolayı Azerbaycan'ın ev sahipliğinde düzenlenen zirve vesilesiyle burada bulunmaktan özellikle mutluluk duyduğunu belirten Gül, ''Giderek artan bir öneme sahip olan enerji güvenliğinin günümüzde, dış politika, ulusal güvenlik, ekonomik refah ve küresel istikrar ile birlikte anılan bir kavram haline dönüşmüştür'' dedi.
     Enerji güvenliğinin aynı zamanda, enerji üreten, tüketen ve transit ülkeler arasında işbirliğine dayalı bir anlayışın geliştirilmesini de zorunlu kıldığını belirten Gül, bir karşılıklı bağımlılığın söz konusu olduğunu, dolayısıyla, işbirliği ve karşılıklı güvene dayanan bir yaklaşım benimsenmesinin, bölge açısından önem arzeden projeler bağlamında çok yararlı olacağını düşündüğünü kaydetti.
     Gül, ''Bu tür projelerde, Bakü-Tiflis-Ceyhan örneğinde olduğu gibi, karşılıklı bağımlılığımızı, bölgesel güçleri, büyük şirketleri ve oyuncuları bir araya getiren verimli işbirliği süreçlerine dönüştürmeliyiz. Enerji alanındaki bölgesel işbirliğinin, enerji güvenliğinin de ötesinde, bölgesel istikrara, barışa ve refaha kayda değer katkılarda bulunacağına kuvvetle inanıyorum. Bölgenin, bu hedefi gerçekleştirmek için gerekli potansiyeli barındırdığı inancıyla, komşu ülkelerle çalışmalarımızı sürdürmek kararlılığındayız''dedi.
     Gül, Türkiye'nin enerji stratejisinin çok boyutlu olduğunu belirterek, ''Ana hedeflerimizi, ülkemizin kaynak ve güzergahları ile enerji sepetini çeşitlendirmek ve Avrupa'nın enerji güvenliğine katkıda bulunmak teşkil etmektedir'' dedi.
     Türkiye'nin, başta Ortadoğu ve Hazar Havzası olmak üzere, dünyanın ispatlanmış gaz ve petrol rezervlerinin yaklaşık üçte ikisinin bulunduğu bir bölgede yer aldığını anımsatan Gül, bu tespitten ve Kafkasya ile Orta Asya ülkelerinin ekonomik kalkınmalarının enerji kaynaklarının en akılcı biçimde işletilmesine ve Batı pazarlarına taşınmasına bağlı olduğu düşüncelerinden hareketle, Azerbaycan, Gürcistan ve ABD ile birlikte Doğu-Batı Enerji Koridoru kavramının geliştirildiğini söyledi.
     Doğu-Batı Enerji Koridoru'nun iki temel unsurunu Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Petrol Boru Hattı ile Bakü-Tiflis-Erzurum (BTE) Doğalgaz Boru Hattı'nın oluşturduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Gül, 10 Kasım 2008 tarihi itibariyle 480 milyon varili aşkın ham petrolün BTC güzergahı üzerinden tüketici ülkelere taşındığını bildirdi.

Bu haber 554 defa okundu.