En Sıcak Konular

TEZKERE TBMM'DE KABUL EDİLDİ

8 Ekim 2008 21:55 tsi
TEZKERE TBMM'DE KABUL EDİLDİ Sınır ötesi operasyonla ilgili Başbakanlık Tezkeresi, 497 oyla kabul edildi. Oylamaya, 32 milletvekili katılmadı.

ANKARA- Sınır ötesi operasyonla ilgili Başbakanlık Tezkeresi, 497 oyla kabul edildi. Oylamaya, 32 milletvekili katılmadı.
     TBMM tutanaklarına göre, tezkerenin oylamasına 515 milletvekili katıldı. Tezkere, 497 oyla kabul edilirken, 18 milletvekili ret oyu kullandı. DTP'li milletvekillerinin yanı sıra ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras da ret oyu verdi.
     TBMM Başkanı Köksal Toptan ile birlişimi yöneten başkanvekili Güldal Mumcu, içtüzük gereği oy kullanamadığı, 30 milletvekilinin katılmadığı tezkerenin görüşmeleri sonunda, 14 milletvekili de mükerrer oy kullandı. Bu nedenle Genel Kurulda açıklanan sonuç ile tutanaklardaki sonuç farklı oldu.
     Oylamaya katılmayan milletvekilleri şunlar:
     CHP: (8) Eşrem Erdem (Ankara), Gökhan Durgun (Hatay), İlhan Kesici (İstanbul), Kemal Kılıçdaroğlu (İstanbul), Bayram Meral (İstanbul), Mehmet Sevigen (İstanbul), Oğuz Oyan (İzmir), Faik Öztrak (Tekirdağ),
     AKP: (13) Sait Açba (Afyonkarahisar) Kazım Ataoğlu (Bingöl), Suat Kınıklıoğlu (Çankırı), İrfan Gündüz (İstanbul), Mehmet Şahin (Malatya), Bülent Arınç (Manisa), Mustafa Açıkalın (Sivas), Ziyaeddin Akbulut (Tekirdağ), Kemalettin Göktaş (Trabzon), Eyyüp Cenap Gülpınar (Şanlıurfa), Abdülkadir Emin Önen (Şanlıurfa), Vahit Erdem (Kırıkkale), Yaşar Yakış (Düzce)
     MHP: (3) Nevzat Korkmaz (Isparta), Gündüz Aktan (İstanbul), Reşat Doğru (Tokat)
     DTP: (4) Akın Birdal (Diyarbakır), Selahattin Demirtaş (Diyarbakır), Gülten Kışanak (Diyarbakır), Aysel Tuğluk (Diyarbakır)
     DSP: (1) Harun Öztürk (İzmir),
     Bağımsız: (1) Mehmet Yaşar Öztürk (Yozgat).

GÖRÜŞMELERİN AYRINTILARI

     TBMM Genel Kurulunda, Türk silahlı Kuvvetlerini (TSK), Irak'ın kuzeyinden Türkiye'ye yönelik terör tehdidi ve saldırılarının bertaraf edilmesi amacıyla sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere bu bölgeye göndermek için Hükümete verilen yetki süresini, 17 Ekim 2008'den itibaren 1 yıl daha uzatılmasını öngören tezkere görüşüldü. Tezkere üzerinde ilk sözü CHP'li Elekdağ aldı. Elekdağ, terörle mücadeledeki en büyük sorunlardan birinin, Meclis çatısı altında yer alan bazı kişilerin, terörü bir hak olarak göstermeye çalışması olduğunu ileri sürerek, ''Bu kürsüden vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü korumaya namus ve şerefi üzerine and içenleri, namus ve şeref sözlerini yerine getirmeye, ortak bir deklarasyonla Aktütün saldırısını kınamaya davet ediyorum'' dedi.
     Başbakanlık Tezkeresi üzerinde kişisel söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Onur Öymen de, Türkiye'nin terörle mücadelede geri atacak durumunun kalmadığını belirterek, ''Hükümetin, PKK'nın Irak'ın kuzeyinden tasfiye edilmesine yönelik atacağı bütün adımları herkesten önce biz alkışlayacağız. Çünkü bu bir memleket meselesidir'' dedi.
     Terör örgütü PKK'nın yıllardan beri, yabancı ülkelerin ve bölgedeki güçlerin desteğinden yoğun bir biçimde yararlandığını ifade eden Öymen, ''Nereden sağlıyorlar bu desteği, silahları nereden buluyorlar, parayı nereden buluyorlar? Irak'ın kuzeyindeki yerel yönetimlerin desteği olmasa PKK bunları sağlayabilir miydi?'' diye sordu.
     CHP'li Öymen, ABD'nin Türkiye'ye verdiği istihbarat desteğine ve PKK'yı terör listesine sokmasına teşekkür ettiklerini de belirterek, ''Ama ABD'nin PKK'ya karşı fiilen mücadele yaptığını duydunuz mu?'' diye sordu.
    
     -ÇİÇEK: "SÜRE UZATIMI EN ETKİLİ ŞEKİLDE KULLANILACAK"
    
     Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ise yaptığı konuşmada şunları söyledi:
     ''Bir yıl daha süre uzatımı söz konusu olacaksa, bu da ülkemizin yararına en etkili bir şekilde kullanılacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmamalıdır. Burada yapılan değerlendirmelerin çok önemli bir bölümü teröristle mücadele ile ilgilidir. Ama herkes konuşmalarında 'teröristle mücadele ve terörizmle mücadele var' diyor. Terörizmle mücadele, teröristle mücadeleden daha zor olan bir alandır. Çünkü dağa çıkıştan tutun, başka gelişmelere kadar hepsi bataklığın kurutulmasına bağlı. 18 Kasım 2002'den beri yaptığımız şey, esas itibariyle terörizmle mücadeledir. Öyle olduğu için terör örgütü bizden rahatsız. Bizden en evvel rahatsız olan terör örgütüdür ve onun uzantılarıdır. Çünkü bizim başarımız, siyaseten geldiğimiz nokta, onların ezberini bozdu, tekerine çomak soktu. Onun için hedef, varsa yoksa AK Parti iktidarıdır. Bu konuda geldiğimiz nokta, Türkiye açısından ümit vericidir. Keşke herkes AK Parti kadar bu yönde çabanın içerisinde olsa.''
     Bunların durup dururken olmadığını, kardeşlik projesi yürüttüklerini ifade eden Çiçek, şöyle devam etti:
     ''Oradaki insanlara götürdüğümüz hizmetleri 'terör önlensin' diye götürmüyoruz. Bu çok yanlış ve sakat bir anlayıştır. Orada yaşayan insanlar da bu ülkenin vatandaşlarıdır. Çanakkale'ye gidin, bu ülkenin 81 vilayetinin çocukları yanyana yatıyor. Ben bu anlayışla hizmet götürdüğüm için, beni bağrına bastı. Bağrına bastığı için bugün terör örgütü beni hedef alıyor. Bölücü örgüt altından halının kaydığını düşünerek, bir taraftan askerimize saldırıyor, bir taraftan polisimize saldırıyor, bir taraftan masum insanları çoluk çocuk demeden... Sonra onların uzantıları da geliyor, insan hakları, özgürlük... 2 yaşındaki çocuğun özgürlüğü, hakkı yok mu? Öldürdüğünüz, katlettiğinizin hanımların, yaşlı babaların, ninelerin, dedelerin hakkı yok mu? Bunları hunharca katledeceksin, sonra insan hakları ve özgürlük... En temel hak, hayat hakkı. Hayat hakkını ortadan kaldıran adam mı olur, insan mı olur, özgürlükleri hak eder mi? Onun için meseleyi doğru koymamız lazım.''
     Çiçek, teröristle mücadele ederken, terörizmle mücadele konusunda da bir devlet politikası sürdürdüklerini söyledi.
     Çiçek, hiçbir terör örgütünün dış destek olmadan varlığını çok uzun süre sürdüremeyeceğini belirtti.
     Genelkurmay Başkanlığının ''küresel terörizm ve uluslararası iş birliği'' konusunda yaptığı toplantıya katıldığını dile getiren Çiçek, dünyanın sayılı uzmanlarının bu toplantılara geldiğini ifade etti.
     ''Neden bütün dünya terörle mücadelede sıfır noktasında olamıyor?'' diye soran Cemil Çiçek, ''Orada dile getirilen hususların başında şu var: Deniliyor ki, 'evet dünya terörü konuşuyor ama birçok ülke dış politikasının en önemli oracı olarak da terörü kullanıyor. Şu son olaylardan sonra bize taziye mesajı gönderenlerin hiç olmazsa bir kısmı verdikleri sözün arkasında dursalardı, taziye mesajı göndermek yerine tedbir alsalardı, bu kadar kan dökülmezdi. Akan kanın arkasında bir kısmının eli ve sorumluluğu vardır'' diye konuştu.
    
     -"BAZANİ VE PEŞMERGELER UYARILMALI"-
    
     MHP grubu adına konuşan Ankara Milletvekili Deniz Bölükbaşı, ''Terör konusunda alınacak önlemlerin Barzani güçlerinin PKK'ya desteğinin sona ermesinde yeterli olmaması halinde, Barzani ve peşmergelerinin askeri müdahale hedefi olacağı konusunda kesin bir dille uyarılması gerektiğini'' söyledi.
     Bölükbaşı, 1. Tezkereyi güçlü bir şekilde destekleyen MHP'nin, bu tezkereyi de desteklediğini söyledi.
     MHP'li Bölükbaşı, PKK'nın Irak'ın kuzeyinden gerçek anlamda tasfiyesi için ulaşılması şart olan hedefleri şöyle sıraladı:
     ''Terör örgütünün Irak'taki yapılanmasında 134 olarak belirlenen yönetim kadrolarının enterne edilerek Türkiye'ye iadesi. Örgütün dağıtılması ve Türk vatandaşı olan teröristlerin silahlarıyla birlikte Türkiye'ye getirilerek adalet önüne çıkartılması. Türk uyruklu olmayan PKK militanlarının silahsızlandırılması, bunlardan Irak'ta kalacak olanlara Türkiye için yeniden bir tehdit teşkil edecek faaliyetlerde bulunmalarının önlenmesi. PKK'nın bölgedeki bütün alt yapısının imha edilmesi ve PKK kontrolündeki Mahmur Kampının kapatılarak buradaki Türk vatandaşlarının Türkiye'ye dönmelerinin sağlanması''
    
     -"KÜRTLERE YAŞAM HAKKI TANINMALI"
    
     DTP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan ise, ''Birlikte mücadele edilerek kazanılan ülkemizde, Kürtlerin de var olduğu gerçekliği kabul edilerek ortak vatanda, ortak bayrak etrafında özgür yurttaşlar olarak Kürtlere yaşam hakkı tanınmalıdır'' dedi.
     Kurtulan, Türkiye'nin 25 yıldır sorunu ortadan kaldırmak için askeri operasyonları sürdürdüğünü, ancak gelinen noktada sorunun ortadan kaldırılamadığını söyledi.
     Kurtulan, 1984'ten beri 4 Cumhurbaşkanı, 9 Başbakan 7 Genelkurmay Başkanı değiştiğini, bunların hepsinin ''sorunu çözeceğiz'' demesine rağmen sorunun çözülemediğini ifade ederek, ''Sonucu olmayan sınır ötesi operasyonlara yeniden 'evet' denmesi çözüm yolunu kapatmaktadır'' dedi.



Bu haber 419 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,766 µs