En Sıcak Konular

ERDOĞAN: ''BİRBİRİMİZE SIMSIKI BAĞLARLA BAĞLIYIZ''

28 Eylül 2008 21:01 tsi
ERDOĞAN: ''BİRBİRİMİZE SIMSIKI BAĞLARLA BAĞLIYIZ'' Başbakan Erdoğan;"Bir kere daha fark ettik ki biz birbirine etle tırnak kadar yakın, sıkılmış bir yumruk gibi sımsıkı bağlarla birbirine bağlı bir milletiz" dedi.

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ramazan ayının, milletçe birbirine bağlılığın güçlendiği, iyilik, paylaşma ve yardımlaşma duygularının canlandığı bereketli bir ay olduğuna işaret ederek, "Bir kere daha fark ettik ki biz birbirine etle tırnak kadar yakın, sıkılmış bir yumruk gibi sımsıkı bağlarla birbirine bağlı bir milletiz" dedi.
     Erdoğan, televizyonlarda yayımlanan "Ulusa Sesleniş" konuşmasında, bir ramazan ayının daha geride bırakıldığını ve bayram coşkusuna hazırlanıldığını ifade etti. 
     Her yıl olduğu gibi bu yıl da ramazan ayının, milletçe birbirine bağlılığın güçlendiği, iyilik, paylaşma ve yardımlaşma duygularının canlandığı bereketli bir ay olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, "Ramazan ayı boyunca Doğudan Batıya, köylerden şehirlere hep bu duygu birliğini müşahede ettik. Yediden yetmişe, küçükten büyüğe, kadından erkeğe hepimiz, birbirinin derdine derman olmanın, yarasına merhem olmanın, dost olmanın, kardeş olmanın, komşu ve arkadaş olmanın sıcaklığını kalplerimizde hissettik" dedi.
     Erdoğan, "Ramazan Bayramı'nı aynı coşku ve heyecanla idrak ederek, güzelliklerle dolu bu ayı taçlandırmış olacağız" diye konuştu.

"TÜRKİYE KÜRESEL DALGALANMADAN ETKİLENİYOR"  

      Erdoğan, bugün tüm dünyada, Amerika Birleşik Devletleri merkezli bir ekonomik dalgalanmanın hüküm sürdüğünü söyledi. ''Yüzyılda bir görülebilecek bir kriz'' olarak tanımlanan bu sürecin, sadece finansal piyasalarla sınırlı kalmadığını, reel ekonomiyi de derinden etkilediğini belirten Erdoğan, bütün ülkelerde büyüme oranlarında gözle görülür bir yavaşlama yaşandığını kaydetti.
     Aralarında dünyanın en gelişmiş ekonomilerinin de bulunduğu birçok ülkenin, ekonomik daralma tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
     ''Bu süreçte tüm dünyada, özellikle gıda ve enerji ham madde fiyatlarının da yüksek oranlarda arttığına şahit oluyoruz. Gelişmiş ülkelerin ciddi bir sıkıntı içine girdiği bu dönemde, olumsuz şartlardan gelişmekte olan ülkeler de tabii olarak etkileniyorlar.
     Hızla gelişmekte olan bir ekonomi olarak Türkiye de bu küresel dalgalanmadan etkileniyor, etkilenecektir. Ancak burada önemli bir hususun altını çizmek istiyorum. Türkiye artık eskisi gibi, krizlere ve dalgalanmalara karşı zayıf değil, makroekonomik temellerini güçlendiren, hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşayan bir ülkedir.
     Geçen 6 yıl içinde Irak Savaşı, 2006 Mayıs-Haziran döneminde görülen küresel mali çalkantılar, çeşitli terör saldırıları, siyasi belirsizlik ortamları, seçim dönemleri ve en son Gürcistan'da yaşananlar gibi birçok zorlu süreç, petrol krizi...
     Ekonomimiz, bütün bu olumsuz gelişmeler karşısında esnekliğini ve dayanıklılığını ispat etmiştir. Bugün, küresel ölçekte çok daha büyük bir dalgalanma sürecinden geçiyoruz. Türkiye bu krizi, bu dalgalanmayı da mutlaka aşacak, 6 yıldır üst üste kaydettiği başarıları daha ileri noktalara taşımaya devam edecektir.''
     Öncelikle, mali disiplinden asla taviz vermediklerini ve vermeyeceklerini anlatan Erdoğan, bu yılın sekiz aylık döneminde 40.9 milyar YTL'lik bir faiz dışı fazla performansı yakalandığını ve bütçenin 4.6 milyar YTL düzeyinde fazla verdiğini söyledi.
     Konuşmasında yeni eğitim-öğretim yılına da değinen Başbakan Erdoğan, 2008?2009 eğitim-öğretim yılının, bütün öğrencilere, öğretmenlere, eğitim camiasının mensuplarına, bütün velilere, ülkeye, millete hayırlı olmasını diledi.
     Çok hızlı değişen ve gelişen bir dünyada, Türkiye'yi bugünlerden çok daha ileri seviyelere taşıyacak taptaze zihinlere ihtiyacın ne kadar büyük olduğunun rahatlıkla görülebileceğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
     ''İşte bu bilinçle, bu hassasiyetle biz bütçemizden en büyük payı eğitime ayırıyoruz. Bakınız 2002 yılında Milli Eğitim Bakanlığımızın bütçesi sadece 7,5 milyar YTL seviyesinde idi. Bu miktardaki bir kaynakla Türkiye'nin eğitim alanında çağı yakalayamayacağı aşikardı. Ne yaptık? Kolları sıvadık, imkanlarımızı seferber ettik, yeni kaynaklar bulduk ve eğitim alanında standartları yükseltmek için gereken yatırımları yapmaya başladık. Mutlulukla söylüyorum bugün Milli Eğitim için bütçemizden ayrılan pay tam 22,9 milyar YTL'dir.
     Bakınız, 2002 yılında okul öncesi okullaşma oranı yüzde 11 seviyesinde iken, bugün bu oran yüzde 29'a ulaşmış durumdadır. Aynı güzel tablo yükseköğretim alanında da ortaya çıkmıştır; 2002'de yüzde 27 olan yükseköğretim okullaşma oranı bugün yüzde 36'yı aşmıştır.''



Bu haber 433 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,275 µs