En Sıcak Konular

BAHÇELİ: BAŞÖRTÜSÜ SORUNU ORTADAN KALKMAMIŞTIR

10 Haziran 2008 13:55 tsi
BAHÇELİ: BAŞÖRTÜSÜ SORUNU ORTADAN KALKMAMIŞTIR Bahçeli,başörtüsü ile ilgili değişikliğin iptal edilmesinin sorunu halletmediğini, kanayan yarayı derinleştirerek kangren haline dönüştürdüğünü söyledi.

ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, başörtüsü ile ilgili yapılan değişikliğin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesinin sorunu ortadan kaldırmadığını, kanayan yarayı daha da derinleştirerek kangren haline dönüştürdüğünü söyledi.
     Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Anayasa Mahkemesinin başörtüsü konusunda geçtiğimiz hafta açıklanan iptal kararının, çok ciddi sonuçları olacağını ve etkilerinin uzun süre hissedileceğini bildirdi.
     Bahçeli, yüksek yargı organları ile yürütmenin kamuoyu önünde sürdürülen bir kavganın tarafı haline geldiği, anayasal yargının, yasama organının yetki alanına müdahale ettiği bir sürecin yaşandığını savunarak, ''Siyasi gerginliğin kontrolsüz bir biçimde tırmandığı, Cumhuriyetin temel organları arasında yetki çatışması yaşandığı, anayasal kurumların meşruiyet tartışmalarının içine çekilerek yara aldığı bu kargaşa ortamı, Türkiye'yi çok ağır risklerle karşı karşıya bırakmıştır'' dedi.
     Risklerin çok geniş bir yelpazeye yayıldığını söyleyen Bahçeli, bunlardan birincisinin yönetilemeyen siyasi krizin ağırlaşarak anayasa krizine dönüşmesi ve bunun sonucu olarak da demokrasinin geleceğini tehdit eden bir rejim bunalımının yaşanması ihtimali olduğunu ifade etti.
     MHP lideri Bahçeli, Türkiye'yi karşıt kutupların çatıştığı yaralı ve sorunlu bir ülke haline getirmeyi ve düşman kamplara bölerek çatıştırmayı ve çökertmeyi amaçlayan bu süreçte; etnik temelde bölünme, inanç temelinde cepheleşme, mezhep temelinde dışlama ve ayrışma, devletin ana ilkeleri temelinde kavga ve zıtlaşma dinamiklerinin, bütün yıkıcı etkileriyle harekete geçirildiğini vurguladı.
     Başörtüsü konusunda gelinen üzücü noktanın, iflah olmaz siyasi zihniyetlerin ortak eseri olduğunu ileri süren Bahçeli, CHP'nin de işlerin bu noktaya gelmesindeki sorumluluğu üzerinde samimi ve dürüst bir vicdan muhasebesi yapması gerektiğini ifade etti.
     MHP'nin, üniversitelerde başörtüsü sorununun çözümü sürecini, iyi niyetle ve samimiyetle harekete geçirdiğine işaret eden Bahçeli, ''AKP'nin bu sürecin çeşitli aşamalarında ortaya koyduğu tutum ise samimiyet ve güvenilirlik bakımından birçok soru işaretini bünyesinde barındırmıştır. Bu konuda bir hüküm verilmesi için yeterli olacak soru işaretleri üç ana başlık altında toplanabilecektir. AKP, başörtüsü düzenlenmesinin ilerde ilk ve orta öğretime yaygınlaşacağı ve kamu hizmetlerinde çalışanların da bu haktan yararlanacağı yolundaki endişeler karşısında, Türk toplumuna inandırıcı güvenceler verememiştir'' dedi.
     ''Başörtüsü serbestisi sonrası bir baskı ortamı oluşacağı, bu serbestinin zaman içinde kamuya ve orta öğretime yaygınlaşacağı yönündeki endişeleri giderecek sağlam güvenceler verilerek, Ek-17 değişikliğiyle bu süreç sonuçlandırılabilseydi, işler bugünkü noktaya gelir miydi?'' diye soran Bahçeli, ''Türk toplumuna güven vermeyen, rejimle sorunlu ve kavgalı olduğu kanaati yaygın olan AKP'nin dışında kalacağı bir Parlamento çoğunluğu aynı değişiklikleri kabul etmiş olsaydı, anayasal yargı sürecinin sonucu bugünkünden farklı bir şekilde tecelli eder miydi? Bu sorulara verilecek cevaplar, 'İşler belki de bu noktaya gelmezdi' ve 'Yargı süreci muhtemelen aynı şekilde tecelli etmezdi' ise bu durumda herkes başörtüsü konusunun hangi siyasi zihniyetin kurbanı olduğu hakkında vicdanında bir hüküm verebilecektir'' ifadesini kullandı.
     Bahçeli, "Anayasa Mahkemesi kararlarının nihai ve bağlayıcı olduğu, herkesin buna saygı duyması gerektiği bir vakıadır. Ancak, bu durum toplumsal vicdanda yankı bulan bu gerçekleri dile getirmemize mani değildir. Bu konudaki anayasal düzenlemelerin iptal edilmesi sonucu, Türk toplumunun sosyolojik bir gerçeği olan başörtüsü sorunu ortadan kalkmamıştır. Sadece kanayan yara daha da deşilerek kangren haline getirilmiştir. Türkiye'nin sorunlarına çözüm aranacak yegane yer Yüce Meclis'tir'' dedi.
     Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesinin kararını hukuki olmaktan ziyade siyasi düşünce ve saiklere dayanan bir karar olarak değerlendirdi. İptal kararının, ''Yetki aşımı ve gasbı'' tartışmalarına yol açtığını iddia eden Bahçeli, yasama organının görev alanına müdahale eden Yüce Mahkemenin meşruiyeti sorunun gündeme geldiğini ileri sürdü. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin, bu çerçevede Parlamenter demokratik sistemin vazgeçilmez ön şartı ve hayatiyet kaynağı olduğunu vurgulayan Bahçeli, yasama, yürütme ve yargının görev ve yetkilerinin birbirinden ayrılması ve sınırlandırılmasının, devletin temel organları arasında işbölümü ve işbirliğine dayalı uyumlu bir çalışma ortamı için mutlak gereklilik olduğunu kaydetti.
     MHP Genel Başkanı Bahçeli, devletin bu üç temel fonksiyonunun birbirinden kopuk şekilde görev icra etmesinin ve birbirlerinin yetki alanına girmesinin, toplumsal ve siyasi tıkanıklara yol açmasının mukadder olduğunu bildirdi.

TELAŞIMIZ, REJİMİN GELECEĞİNİN KURTARILMASI

     MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Bizim endişe ve telaşımız, AKP'nin parçalanması ve Başbakan Erdoğan'ın kurban edilmesi değil, demokratik rejimin geleceğinin kurtarılmasıdır. Milliyetçi hareket, hiçbir siyasi partinin enkazı üzerinde kendi geleceğini belirlemez'' dedi.
     Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra AK Parti'nin izlediği tutum ile TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın senato önerisini değerlendirdi.
     Başbakan Erdoğan ve AKP'nin başörtüsü kararına tepkisinin, kamuoyunda yaratılan beklentilerin aksine, cılız ve ürkek bir tepki olduğunu, iktidar partisinin konuyu TBMM'ye havale ederek kendi sorumluluğundan kurtulmayı amaçlayan ezik bir tutum sergilediğini ileri süren Bahçeli, basındaki haberlerle kamuoyunda yüksek beklentiler yaratıldığını söyledi.
     ''Ancak, sonuçta dağ fare doğurmuştur'' diyen Bahçeli, AK Parti'nin, Anayasa Mahkemesinin kararının muhatabının Yüce Meclis olduğunu, ortaya çıkan durumun Meclis tarafından değerlendirilmesi gerektiğini, siyasi partilere bu bağlamda görev ve sorumluluklar düştüğünü ve herkesin buna uygun hareket edeceğini ümit ettiğini söyleyerek, kendi görüş ve düşünceleri konusunda kamuoyunu karanlıkta bıraktığını bildirdi.
     Bahçeli, Her vesileyle her konuda konuşma alışkanlığı ve tutkusu çok iyi bilinen Başbakan Erdoğan'ın, her nedense şimdi derin bir sessizliğe gömüldüğünü ve bugüne kadar kamuoyunun karşısına çıkmadığını belirtti.
     TBMM Başkanı Toptan'ın, siyasi gündeme getirdiği düşünce ve önerilerin, yaşanan bu süreçten soyutlanarak değerlendirilemeyeceğini ifade eden MHP Lideri Bahçeli, Toptan'ın, yeni bir anayasa yapılmasını ve senato sistemini tartışmaya açtığını hatırlattı.
     Bahçeli, yeni anayasa yapılması konusunun 22 Temmuz 2007 seçimleri sonrasında AK Parti tarafından ''yadırganacak'' bir yöntemle gündeme taşındığını ve nabız yoklandığını dile getirerek, ''Yeni bir anayasa hazırlanması veya mevcut anayasada köklü değişiklikler yapılması, ancak siyasi istikrarın bütün unsurlarıyla hüküm sürdüğü bir ortamda düşünülebilecek bir husustur. Bugünkü şartlarda böyle bir istikrar ortamından söz etmek mümkün değildir. Bu bakımdan siyasi normalleşme süreci başlatılmadan ve Türkiye'yi yönetme kabiliyetini kaybetmiş bugünkü hükümete dayalı siyasi tablo değişmeden, yeni anayasa hazırlanması doğru ve mümkün değildir'' diye konuştu.
     MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ağır bir siyasi kriz ortamına sürüklenen Türkiye'nin, bugün en büyük ihtiyacının, sağduyunun rehberliğinde krizin tahribatını imkanlar ölçüsünde sınırlandırmak ve bir normalleşme sürecinin başlatılmasının ortamını ve şartlarını hazırlamak olduğunu bildirdi.
     AKP'nin bu düşüncelerine itibar edip etmemesinin kendi bilecekleri bir şey olduğunu ifade eden Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı:
     ''39 AKP milletvekilinin kapatma davasının sonuçlanmasına kadar kenarda beklemelerini kabul edilemez bir düşünce olarak görenlerin, hukuki sürecin kapatma ile sonuçlanması halinde kapatılan bir siyasi partinin devamı niteliğinde yeni bir parti kurulmasında karşılaşacakları sorunları düşünmeleri asgari basiretin icabıdır. AKP yöneticilerinin her şeyi yakarak ve yıkarak, demokrasiyi tehlikeye atarak topluca tasfiye olma yolunu seçmeleri kendi tercihleri olacaktır. Bizim endişe ve telaşımız, AKP'nin parçalanması ve Başbakan Erdoğan'ın kurban edilmesi değil, demokratik rejimin geleceğinin kurtarılmasıdır.
     Yargı sürecinde hukuk kuralları içinde nasıl hareket edeceğine karar verecek olan AKP'dir. AKP'nin bu süreçle paranoyaların esiri olmaması ve cihat psikolojisi ve anlayışıyla hareket etmemesi kendisi açısından yararlı olabilecektir. Kapatma davası ne şekilde sonuçlanırsa sonuçlansın, AKP kapatılsın veya kapatılmasın, Türkiye'de yeni bir dönem açılacaktır. Herkes bu yeni dönemi iyi okumalı ve anlamalı ve kendisini buna şimdiden hazırlamalıdır. Milliyetçi Hareket, demokratik meşruiyet ve siyasi sorumluluk anlayışla, gerginliklerin tarafı olmadan Türkiye'nin temel sorunlarını makul ve meşru çözümlere kavuşturma iradesiyle buna hazırdır.''




Bu haber 402 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,206 µs