REHN: TÜRKİYE YARGI REFORMUNA ODAKLANMALI
27 Mayıs 2008 15:44 tsi
AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn, "Türkiye yargı reformuna odaklanmalı. Türkiye'nin tarafsız, bağımsız, güvenilir ve hesap verebilir bir yargıya sahip olması AB açısından vazgeçilmez" dedi.
BRÜKSEL - AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn, "Türkiye yargı reformuna odaklanmalı. Türkiye'nin tarafsız, bağımsız, güvenilir ve hesap verebilir bir yargıya sahip olması AB açısından vazgeçilmez. AB müktesebatının (Türkiye tarafından) kabul edilmesinde ve siyasi-ekonomik reformlarda bu önem taşıyor" dedi.
Türkiye-AB ilişkilerinde en üst düzey karar organı olan Ortaklık Konseyinin 46'ncı toplantısı Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, AB dönem başkanı Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitrij Rupel, AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn ve üye ülke temsilcilerinin katılımıyla yapıldı.
Rehn, Ortaklık Konseyinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, müzakerelerin hızının Türkiye'nin reformları hayata geçirme ve uygulama kapasitesine bağlı olduğunu belirterek, "Türkiye'nin bu anahtarı iyi kullanacağı" beklentisini dile getirdi.
Rehn, Türkiye'nin AB'li geleceği konusunda tüm tarafların yapıcı bir diyaloğa girmesi çağrısında bulundu.
Kendisinin Müzakere Çerçeve Belgesine bağlı kalarak "katılım" kelimesini sık sık kullandığını anlatan Rehn, "kelimeler yerine reformlara odaklanılmasını" talep ederek üyelik yolunun buradan geçtiğine dikkati çekti.
AB dönem başkanı Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitrij Rupel ise Türkiye'nin AB üyelik yolunda ''kayda değer mesafe aldığını'' belirterek reformların sürdürülmesini istedi.
Rupal, ''Türkiye AB'nin en önemli müttefik ve ortaklarından biri. Bu sürecin sonunda en önemli üyelerinden de biri olacak'' dedi.
Edinilen bilgiye göre, Türkiye-AB Ortaklık Konseyinde Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye'nin AB yelik sürecinin dünyadaki pek çok ülke tarafından da yakından izlendiğine dikkati çekerek, "üye ülkelerin iç sorunlarını ya da ikili konuları Türkiye'nin önüne getirmesinin kimseye bir fayda sağlamadığı gibi beklenenin tam tersi etkiler doğuracağı" uyarısında bulundu.
"Türkiye ve AB'nin 40 yıllık geçmişe dayanan ilişkilerinin bileşkesinin değiştirilmemesini" isteyen Babacan, Ek Protokol'un uygulanmaması gerekçesiyle 8 faslın AB tarafından askıya alınmasını "adaletsiz", Fransa'nın üyeliği doğrudan ilgilendirdiği gerekçesiyle 5 faslın açılmasını engellemesini "alakasız" bulduğunu ifade etti.
Bu haber 482 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle