Cihat Kültürü ve İslamda Cihat

İsmet Berkan cuma günü son olaylar dolayısıyla "cihat kültürünün" etkili hale geldiğinden söz ediyordu.
            Cihat kültürü konusunu biraz açmalıyız..
            Öncelikle belirtmeliyiz ki "Cihat kültürü" kavramı ile "İslam´da cihat" kavramı bire bir örtüşmez.
            Müslüman veya müslüman olmayan çok kimse İslam´da "dini yaymak için savaş" olduğuna inanır ve bunu "cihat" diye tanımlar... İşte cihat kültürü denilen budur..
            Yanlıştır..
            Daha doğrusu, İslam´da dini yaymak için savaşmak yoktur.
            İslam´ı kılıçla yaymak diye bir kavram yoktur. Ve islam kılıçla yayılmamıştır.       Kuran-ı Kerim´de "la ikrahe fiddiyn" denilmiştir. Anlamı: "dinde zorlamak yoktur.."     Kuran-ı Kerim´de "Leküm diniküm veliye din" denilmiştir. "Senin dinin sana, benim dinim bana" demektir.
            İslam Hukukunda, müslüman olmayanların hak ve yükümlülükleri belirtilmiştir. "Zorla müslümanlaştırma" olsaydı bu hükümler olur muydu?
            İslam hukukuyla yönetilen devletlerin içinde her zaman başka dine inananlar da olmuş ve korunmuştur. Örnekler o kadar çok ki.. Ama söz gelimi bugün de "din devleti" sayılan İran İslam Cumhuriyetinde Hristiyanlar, Museviler ve Zerdüşt dini bağlıları devletin koruması altında ve Millet Meclisinde temsilci bulundurmak hakkına sahip olarak varlıklarını sürdürürler.
            Peki İslam´da Cihat var mı?
            Var elbette...
            Bir müslüman topluluğuna savaş açanlara karşı koymak ve savunmak vardır. İşte bu savaşın adı "cihat" olur ve farzdır.
            İşte ayet:
            "Size savaş açanlara karşı Allah yolunda savaşın.. Karşılığınız aşırı olmasın. Allah taşkınlık yapanları sevmez. (Kuran-ı Kerim 2/190)
            "Savaşmaktan vazgeçerlerse onları bağışlayın." (Kuran-ı Kerim 2/192)
            Demek ki: İslam´da "cihat" savunma amaçlıdır...
            Başka?
            İşte Ayet:
            "Ey Rabbimiz, bizleri zalim düşmanlardan kurtar... Bizi iyi yönetecek, bize sahip çıkacak kurtarıcı gönder diye yalvaran güçsüzler, kadınlar, çocuklar için , onları kurtarmak için, nasıl savaşmazsınız?"
            Demek ki müslüman saldırgan değildir ama kurbanlık koyun gibi boynunu büküp saldırılara teslim olacak da değildir.
            Ve önceden önlemlerini alacak, savaşmak kaçınılmaz olunca da gereğini yapacaktır.
            Ayet:
            "Ey müminler! Düşmanlarınıza karşı önlemleri önceden alın" (Kuran-ı Kerim 3/200) Savaşta ekinleri yok etmemek, ağaçlara zarar vermemek, kadınlara ve çocuklara, savaşmayanlara, ruhdanlara dokunmamak da dinimizin emridir.
            Bu bahiste söyleyecek söz çok da bu yazıyı yazmamın amacı olagelen işlere İslami açıklama getirmek değildir.
            Sadece fırsatı değerlendirerek "İslam´da cihat" konusundaki yanlış bilgileri düzeltmek istedim.
            Hem "müslümanım" deyip Allah´ın yasakladığı saldırganlığı ve terörü savunanlara, hem de cihat konusunu İslamı karalamak için saptıranlara karşı.

Bu yazı 1,914 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.