En Sıcak Konular

Sabahattin Talu

Düşünü-Yorum
Sabahattin Talu
7 Ocak 2010

Onlar da Bizim Çocuklarımız (!)



Nerede bir terör eylemi, çatışma, ölüm konuşulsa, neredeyse herkes ve hep bir ağızdan, barış ve kardeşlikten bahsediyor. DTP’lisi de, PKK’lısı da, olmayanı da hatta tamamen karşı olanı da. “Barış ve kardeşlik”.

Çok sade, çok güzel ve birbirini en iyi tamamlayan iki kelime. Biri dendiğinde, hemen diğeri de akla geliyor, hiç düşünmeden, gayri iradi, otomatik olarak. Belki de bu nedenle, gerekli ve hak ettiği ehemmiyet verilemiyor bu iki kelimeye.

Bu iki kelimeye son dönemde bir söylem daha eklendi. “Onlar da bizim çocuklarımız”.

Bu söylem, ölen veya dağdaki eli silahlı PKK’lılar için söyleniyor.

Bu söylemi son olarak, daha önce de çok kereler çeşitli ortamlarda ifade ettiğini belirten ünlü yönetmen Sinan Çetin de dile getirdi, hem de TBMM’de, meclisin 90. kuruluş yıldönümünde.

TBMM’deki bir sergi açılışında konuşma yapan Sinan Çetin, PKK’ya karşı verilen mücadele ile ilgili olarak; “Biz kendi topraklarımızı bombalıyoruz, kendi çocuklarımızı öldürüyoruz. Ölenlerin üzerinden Türkiye Cumhuriyeti kimliği çıkıyor” demiş. Hem de bunu, yabancı bir dostuna söylediğini, dostunun bu duruma şaşırdığını, anlam veremediğini de ekleyerek.

Düşmana hiç gerek yok…

Ya çok safsınız, ya da herkesi saf sanıyorsunuz, ikisinden biri. Ama düşmana gerek yok, bu kesin.

Doğru ya, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, uçaklarını kaldırıyor, kendi topraklarındaki şehirleri, köyleri, mezraları, yerleşim birimlerini rast gele ve keyfi olarak bombalıyor, sonra bir bakıyor ki, ölenlerin tamamı T.C. vatandaşı ve bunlar bizim çocuklarımız! Hayret ediyor, gözlerine inanamıyor ve ne yazık ki artık iş işten geçmiş oluyor! Bu durum, yaklaşık 25 yıldır böyle devam ediyor! Ölen PKK’lıların cebinden “mazlum T.C. kimliği” çıkıyor, şehit olan askerin cebinden ise, muhtemelen “zalim T.C. kimliği”!

İnsanın inanası gelmiyor.

Bugüne kadar nerede yaşadınız, nerede nefes aldınız, fanusta mıydınız, uzaydan mı geldiniz!

Yok yok, bu sadece saflık olamaz, bu başka bir şey, dilim varmıyor ama, yoksa siz !!!…

25 yıldır devam eden bu savaş nedeniyle kırk bin insan öldü, hayatını kaybetti. Bu bir rüya değil, masal hiç değil, yaşanan bir gerçek. Bu, gerçek manada adı bir türlü konamasa da, resmen bir savaş.

Öcalan buyurdu, dedi ki; “Bölmekten vazgeçtim”.

Sadece bu cümle bile tek başına her şeyi apaçık anlatıyor aslında.

Bu cümleyi sırf, saflar, herkesi saf sanan bazı uyanıklar, at gözlüklüler ve küçük beyinliler için, aslında hiç gerek olmadığı halde biraz açmak, biraz anlatmak, biraz açıklamak, illaki gerekiyor anlaşılan.

“Bölmekten vazgeçtim” diyor adam…

Yani, “Ben seni bölmek için, ülkeyi bölmek için bunca yıl savaştım, savaştırdım, kan döktüm” diyor adam, açıkça. Ne zaman diyor bunu; 99’da yakalandıktan çok sonra, 10 yıl sonra, 2009’da.

Peki, sen kimsin kardeşim; PKK.

PKK kim; ülkeyi bölmeye çalışan.

Böldürmemeye çalışan kim; T.C.Devleti.

Bölünmeye çalışılan ülke neresi; Türkiye.

Sonuç; seni bölmeye çalışan, bu hedef doğrultusunda kan döken biri, birileri, üzerinde çıksa da, bu T.C. kimliğini taşımak istemediği için dağa çıkan biri, senin kardeşin, senden biri, senin vatandaşın olabilir mi?

Olabilir mi!!!

Hayır hayır, bu kadar da saf olamazsınız! O halde siz, ne yazık ki başka söz kalmıyor, saf değil, saflığın çok ötesinde, çok farklı ve çok başka bir şey olmalısınız. Yoksa siz!!!…

 



Bu yazı 1,345 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 6 Şubat 2012 Demokrasi Getirmek!
    • 13 Ocak 2012 Sıra SURİYE’de mİ?
    • 29 Aralık 2011 Düşmanımın Düşmanı Dostumdur
    • 22 Aralık 2011 Canlı Kalkan
    • 8 Aralık 2011 ROJ TV, Gören Gözlere Kel'i Gösteriyor
    • 2 Aralık 2011 Kürt Sorunu’nun Çözümüne İlişkin Beyin Jimnastiği
    • 24 Kasım 2011 KCK Ve Asrın Hukuk Bürosu
    • 17 Kasım 2011 Çözüm mü Dediniz!
    • 11 Kasım 2011 Ne Çare (N.Ç.)
    • 28 Ekim 2011 Sen Olma Haslanım Cemal
    • 27 Ekim 2011 PKK Terörü ve Van Depremi
    • 21 Ekim 2011 Hırsızlık Şebekesi
    • 14 Ekim 2011 Kürtçülere Sorulması Gereken Sorular
    • 7 Ekim 2011 Artık Şuna Net Olarak İnanıyorum
    • 4 Ekim 2011 Barışı Kim İstemez?
    • 23 Eylül 2011 BİR MAÇ NASIL KAZANILIR?
    • 14 Eylül 2011 Analar Ağlamasın da!
    • 8 Eylül 2011 Artık Bir Karar Verin!
    • 26 Ağustos 2011 Cılız Da Olsa İlk Kez Farklı Bir Ses
    • 25 Ağustos 2011 Batman’dan Bodrum’a Özerklik

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    22,246 µs