Konuk Yazar-Aygazete
Namık Kemal Zeybek
17 Eylül 2009
Tabii Türk milliyetçiliği
"İnsanlık tarihi milletlerin mücadelesi tarihinden ibarettir..."
Yukarıdaki hüküm cümlesini bir dönem Türk milliyetçiliği fikriyatını oluşturmaya çalışanlar çok söylerlerdi...
Bunu "İnsanlık tarihi sınıf mücadeleleri tarihinden ibarettir..." hüküm cümlesinden aldıkları belli olurdu, ama olsun... Onlar öyle derse, biz de böyle deriz...
Elbetteki iki hüküm de yanlıştı...
İnsanlık tarihinde milletler mücadelesi de vardır; milletler dayanışması da, milletler birleşmesi de... Savaşların da o kadar çok sebebi vardır ki... Söz gelimi Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim hep Müslüman Türklerle savaşmıştır. Safevi Şahı İsmail, Selim´den daha mı az Türk idi?.. Ya da Memlük Sultanlığı’nın Türklüğü ve Müslümanlığı Osmanlılardan daha mı noksan idi?.. Mezhep çatışması mı? Geçiniz!..
Selim Sultan, Safevilerle Şii diye savaştıysa, en koyu Sünni Memlüklerle niye?..
Yani tarih tek sebebe dönüştürülemeyecek kadar karmaşıktır da asıl demek istediğim başka...
Diyorum ki Türk milliyetçiliğinin temeli Türk maneviyatında, Türk tarihinde ve Türk milli şuurunda bulunmalıdır.
Bu anlamda baktığımız zaman Türk milliyetçiliği, Türk’ü oluşturan temel değerlerin, Türkçenin, Müslümanlığın, tarih bilincinin, milli törelerin korunması ve geliştirilmesi ve Türk halklarının çıkarlarının savunulması anlamına gelir.
Türk’ün ruh kökünden kaynaklanan Türk milliyetçiliğinde ayrıca:
1- Başka milletlere, halklara, dinlere, inançlara düşmanlık, hoşgörüsüzlük, baskı olmaz...
2- İnsanları kafatası yapılarına, renklerine, kan, gen, DNA yapılarına göre veya kökenlerine göre dışlamak anlamında ırkçılık olmaz.
3- Başka halkları zorla eritmek uygulaması olmaz...
Bunlar örneklerdir. Ama "Tabii Türk milliyetçiliği" kendisini dışarıdan, Avrupa’dan, Nazizm’den, faşizmden, komünizmden, yani totaliter diktatörlüklere yol açan anlayışların etkilerinden arındırmalıdır.
Milletler de yaşayan canlı varlıklardır. Bugünkü Türk milletinin manevi yapısının Ahmet Yesevi ve takipçilerince oluşturulduğu ve bu anlayışla kurulan devletlerde pekiştirildiği gerçeği ile olgulara bakmalıyız.
Cumhuriyetimizin temelleri ve deneyimlerinin değerini de gözardı etmeden, doğru çözümlemelerle bu konu irdelenmelidir.
Kim mi irdelemeli?
Kendisini Türk milliyetçisi olarak gören herkes...
Ben de öyleyim ve dediklerimi yapmaya çalışıyorum...
Bu yazı 1,187 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
8 Şubat 2011
Mehmet Akif Arnavut mu?
-
12 Ocak 2011
Nasıl Bir Türkiye?
-
3 Ocak 2011
Kürt Sorunu mu? Kürtçe Meselesi mi?
-
19 Aralık 2010
Yüce Kuran ve Çevirileri
-
5 Aralık 2010
Kalkanın Ardındaki Planlar
-
24 Kasım 2010
3997 Kitap Okuyan Adam
-
19 Kasım 2010
Füze Kalkanı mı? Sakın ha!
-
10 Kasım 2010
İranla Dost Olmayalım mı?
-
31 Ekim 2010
TÜSİADın Adı Ne Olacak
-
25 Ekim 2010
Düşünür ne düşünür yazar ne yazar
-
19 Ekim 2010
Padişahlığı İsteyen Parti
-
8 Ekim 2010
Maun Suresinin Anlamı
-
17 Eylül 2010
Milli Birliğe açılalım
-
30 Ağustos 2010
İslamda Tarikat
-
25 Ağustos 2010
İslam Düşmanı,İslam Düşmanı değilmiş
-
22 Ağustos 2010
Atatürk dindar bir insandı
-
12 Ağustos 2010
Milli İrade ne ister?
-
5 Ağustos 2010
Hangi Milliyetçilik?
-
25 Temmuz 2010
Evet mi? Hayır mı?
-
11 Haziran 2010
Cihat Kültürü ve İslamda Cihat
Yorumlar
+ Yorum Ekle