10 Mayıs 2009

Büyükanıt'ın Büyük Gafları

Orgeneral İlker Başbuğ'un selefi,eski Genelkurmay Başkanı,emekli orgeneral Yaşar Büyükanıt Kanal  D'de yayımlanan 32.Gün'e konuştu.

Değişik kesimlerin tepkisini çeken bu konuşmada,basın genelde gündemle ilgili olduğu için "Ergenekon" Soruşturması ile ilgili açıklamalara değindi.

Bizce Büyükanıt Paşa çok daha dikkat çekici,hatta vahim diyebileceğimiz sözler de sarf etti.

Mesela,Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin masaya yatırıldığı bölümde,Yaşar Büyükanıt, Rıdvan  Akar'ın sorularına cevap verirken Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı için hayli ilginç bir terim kullandı:

"....R.A: bir sözünüz daha var. "Cumhuriyet'e sözde değil, özde sahip çıkan bir kişinin cumhurbaşkanı seçilmesini arzu ederiz." Böyle bir kaygınız mı vardı?

Y.B: Bundan başka bir şey düşünülebilir mi? Yani seçilecek Cumhurbaşkanının anti laik- faşizan biri olmasını umut ediyorum denebilir mi?

R.A: Akıllara karpuz kabuğu düşürdü efenim bu deyim.  Siz "özde ve sözde" ayrımı ile sözde laikliğe sözde sahip çıkan bir cumhurbaşkanı’nın varlığını topluma uyarmış oluyorsunuz. Şimdi siz Laikliğe özde sahip çıkan bir Cumhurbaşkanı’nın olduğunu düşünüyor musunuz?

Y.B: Benim Cumhurbaşkalığı makamını işgal eden bir kişi için yorum yapmak en azından kişisel terbiyem açısından müsait değil. O makam Atatürk’ün makamıdır.  Taktir edersiniz ki yorum yapmam doğru değil...."

Büyükanıt Paşa'ya göre Çankaya "işgal altında" mıdır? Bu zihninin bir yerlerinde sakladığı bir düşüncenin dışa vurumu mudur,yoksa dil sürçmesi midir?

Yine ,karadan yapılan son sınır ötesi operasyonun değerledirildiği bölümde M.Ali Brant ile Büyükanıt Paşa arasında şu konuşma geçiyor:

"....MAB: Biz sınır ötesi operasyon için en kötü hava koşullarını araştırdık, o koşulları kendi lehimize cevirdik. İlk defa yapıldı değil mi?

Y.B: Evet, ilk defa. 10 senelik en kötü havlara bakıldı, şubat çıktı. Hem kar durumu cok kötü hem ısı cok düşük. Onların başarılı olmasına bir darbe indirdik biz.

M.A.B: Değdi mi?

Y.B: Değdi tabi zaten 1 günde hepsini bitiremezsiniz,

M.A.B: Kandil'i TSK temizleyebilir mi?

Y.B: Şimdi Kandil hemen hududumuzun ötesinde değil, Hakkari'den kuş uçuşu 100km, çok kötü bir arazi.

M.A.B: Yani bütün TSK’yı gönderseniz, temizlenmez mi?

Y.B: Hayır, hayır arazi çok kötü çok uzun  mesafe...."

Yaşar Büyükanıt'ın, "Kandili TSK Temizleyebilir mi,yani bütün TSK'yı gönderseniz temizlenmez mi" sorusuna verdiği cevap hayret verici.

Eğer bu cevabı "1 günde hepsini bitiremezsiniz" iddiasını kuvvetlendirmek için kullanmışsa doğru denebilir ama,

"Bütün TSK değil Kaldil'i,Irak'ı tertemiz eder" demesini beklerdik.

Öyle bilirdik.

Öyle umardık.

Bu yazı 1,300 defa okundu.