Konuk Yazar-Türkiye
Yavuz Bülent Bakiler
30 Mart 2013
Allaha ısmarladık
Bugün, Türkiye gazetesinde son köşe yazımı karalıyorum. 15 yıldan beri Türkiyede yazıyorum. Haftada iki defa yazdığım dikkate alınırsa, 15 yılda 1650 köşe yazısıyla huzurunuzda olduğum anlaşılacaktır. Bu süre içerisinde, bazı okuyuculardan çok ağır, çok sert mektuplar aldım. Bunu çok tabii karşıladım. Merhum Necip Fazıl Kısakürekin bir beytini hatırlayacaksınız:
Ey düşmanım! Sen benim ifadem ve hızımsın/Gündüze gece lâzım, bana da sen lâzımsın!
Hasımsız, fikir ve dâvâ adamı olmaz. Esasında, benim hiçbir düşmanım yoktur: Türklüğün ve İslâmiyetin düşmanları hariç. Doğrusu Türklüğün ve İslamın dostları dışında benim hiçbir dostum da yoktur. Bu bakımdan bilerek ve isteyerek, Türklüğün ve İslâmiyetin aleyhinde tek satır bile yazmadım... Yayınlanmış 23 kitabım var. Bunların toplam baskı sayısı bir milyonu bulmuştur. Bu kitaplarımda da hiç kimse, yukarıda arz ettiğim iddiamı yalanlayan bir cümle gösteremez. Tarihin her devrinde Türkün ve İslâmın amansız düşmanları oldu. Bu bakımdan Türklüğe ve İslâma kör bakanlar, zaman zaman karşıma öfkeyle dikildiler. Aldırmadım, aldırmıyorum. Ama yazılarımı büyük bir zevkle okuduklarını, cumartesi ve pazar günlerini sabırsızlıkla beklediklerini bildiren okuyucularım da var. İltifatlarını unutmayacağım. Bu vesileyle onlara minnettarlığımı ifade ediyorum...
Son yıllarda, bazı gazetelerin, şu veya bu sebeple, yazarlarına yol verdiklerini siz de okumuş veya duymuşsunuzdur. Benim, artık yazmayışım, bu gazetenin Sahibinden veya Genel Yayın Müdüründen gelmiyor. Yazmamaya, kendi köşeme çekilmeye yeni hazırlayacağım kitaplarıma daha uzun zaman ayırmaya kendim karar verdim.
Genel Yayın Müdürümüz sevgili kardeşim Nuh Albayrak, beni telefonla arayarak üzüntüsünü ifade etti. Sadece kendisinin değil, yazı kadrosundaki bütün arkadaşlarının da benimle ilgili güzel duygularla yüklü olduklarını belirterek, mutlaka yazmamı rica etti. Çok üzüldüğünü özellikle belirtti. Benim de sevgili dostum Nuh Albayraka ve gazetenin yazı kadrosunda çalışan kimselere karşı hiçbir kırgınlığım yok.
Kibar insan, güzel adam Nuh Albayrakın isteğini yerine getiremediğim için Türkiyenin bütün okuyucuları önünde ondan helâllik istiyorum. Beni bağışlamasını diliyorum. Ve tabii bu veda yazısıyla bütün okuyucularıma, Türkiye camiasına; Allaha ısmarladık diyorum... Sevgiyle, saygıyla, huzurla kalın efendim. Allaha ısmarladık!..
Kaynak: http://www.turkiyegazetesi.com/makaledetay.aspx?id=568380#.UWPKtaLxqCl
Bu yazı 1,615 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
30 Mart 2013
Allaha ısmarladık
-
10 Mart 2013
Anıtkabir'de Kral Abdullah'ın gözyaşı
-
4 Mart 2013
Hocalı'da Ermeni ve Rus vahşeti
-
25 Şubat 2013
Ah Enver Ağabey!
-
24 Şubat 2013
Sinoplu gençleri kim tahrik etti?
-
18 Şubat 2013
Kemalizmin millet anlayışında dinin yeri yoktur
-
4 Şubat 2013
Türk Olmak Şereftir
-
21 Ocak 2013
Nazım Hikmet'e niçin saygı duyayım? -ll-
-
14 Ocak 2013
A. Menderes'e tekme tokat dayak, Apo'ya renkli televizyon
-
13 Ocak 2013
Terör biter mi dersiniz?
-
31 Aralık 2012
Soner Yalçına Açık Mektup
-
25 Kasım 2012
Turan Yazgan Hoca da...
-
23 Ekim 2012
Fazıl Say cayırtısı
-
21 Ekim 2012
MHP Devlet Bahçeli'yle büyümüyor, büyümeyecek!
-
8 Ekim 2012
Atsız Şaman mıydı?
-
1 Ekim 2012
Balyoz davasının hakimi ben olsaydım...
-
9 Haziran 2012
Abdurrahim Karakoç (1932-2012)
-
9 Nisan 2012
Ordumuzu siyasete bulaştırmamak
-
1 Nisan 2012
Türk Ocakları 100 yaşında
-
5 Mart 2012
Hocalı mitinginde bir yanlışımız
Yorumlar
+ Yorum Ekle