Varoluş Üçgeni
Üzeyir Lokman Çaycı
31 Temmuz 2012
ALLAH'tan korkan kuldan korkmaz!
Saltanat düşkünleri size olumsuzluklar yaşatmaya oldukça kararlılar!
¤ Bakara Sûresi, 206. âyet : O gibilere «Allah'tan kork!» denilince işlediği günahlar sebebiyle benlik ve gurur kendisini yakalar (da daha çok günah işler). Ceza ve azap olarak ona cehennem yetişir. Ne kötü yataktır o!
Kamer Genç'in 16.04.2012 tarihli Vatan Gazetesi'nde yer alan eleştirisine bakın : «..Uçağa biniyorum listeye bakıyorum, uçaktakilerin hepsi Tayyip Bey'in korumaları. Polis artık sadece Tayyip Bey'i korumanın derdinde. Polislerin hepsi onun koruması olmuş. Bakalım polis seni nereye kadar koruyabilecek? Halkın içine korumasız girmeye korkuyorsun. Halkın içinde elini kolunu sallayarak gezemiyorsun. Çünkü halkın seni sevmediğini sen de biliyorsun, onlardan korunma ihtiyacı duyuyorsun. Halk zaman geçmeden senin yaptığın kötülükleri anlayacak bunları senin yüzüne vuracak."
Size soruyorum : Milletini sevenlerin milletten korkma gibi bir düşünceleri olabilir mi? Eğer böyle bir korkuları varsa bunun kaynağında millete karşı işledikleri suçlar, hukuksuzluklar, vicdan sızlatan günahlar mı var?
ALLAH'tan (C.C.) korkmayanlar milletten korkuyorlar!
¤ Âl-i İmrân Sûresi, 175. âyet : «İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın; benden korkun.»
AKP'li yöneticiler ne diyorlardı? : Suriye yetkilileri bize uysalardı Suriye'de insanlar öldürülmezlerdi! Halbuki Müslüman Suriye halkına Suriye düşmanları teröristleri besleyerek, silahlandırarak, çadırlarda barındırarak, aylık bağlayarak, onların istedikleri istikamette dış güçlere kullandırarak himaye edenler kimler?
Bakın Cenab-ı ALLAH (C.C.) ne diyor?
¤ Âl-i İmrân Sûresi, 161. âyet : (Evlerinde) Oturup da kardeşleri hakkında, «Bize uysalardı öldürülmezlerdi» diyenlere, «Eğer doğru sözlü insanlar iseniz, canlarınızı ölümden kurtarın bakalım!» de.
Irak'a kimyasal silah var diye girdiler, bir tek kimyasal silah bulunmadı! Bu Irak'i işgal etmek için uydurulmuştu. Bugün Irak üçe bölündü! Ve kan akıtılmaya devam ediliyor. Bu uzun süre de devam edecek! AKP yöneticileri Irak'a bu kötülüğü yapanlara Türkiye'deki üsleri kullandırarak, dua ederek destek oldular. Siz AKP'yi seçmeseydiniz, oylarınızla destek olmasaydıniz 2 milyon Irak'lı Müslüman ölmeyecekti, 1 milyon Muslüman bayana ve körpe kız çocuklarına tecavüz edilmeyecekti.
Ey AKP'ye oylarını verenler, nerede AKP günah işlemişse siz de sorumluluk altına girdiniz ve Cenab-ı ALLAH'a mutlaka bir gün hesap vereceksiniz!
Kendinizi sorgulayın !
Türkiye'de İstanbul gibi bir şehirde büyük bir cami önünde Suriye ile ilgili cihat çağrısı yapıldığını duydunuz mu? Yani Müslüman'ı Müslüman'a öldürtme çağrısı yapılma noktasına getirildi koskoca Türkiye!
Bugünkü komşu devlet Suriye için sergilediğimiz bu tür vahim hallerimiz için aşağıdaki ayetleri incelememizde fayda var :
¤ Bakara Sûresi, 72. âyet : «Hani siz bir adam öldürmüştünüz de onun hakkında birbirinizle atışmıştınız. Halbuki Allah gizlemekte olduğunuzu ortaya çıkaracaktır.»
¤ Bakara Sûresi, 84. âyet : (Ey Benî İsrâil) «Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız» diyerek sizden söz almıştık. Her şeyi görerek sonunda bunları kabul etmiştiniz.
Biliyorsunuz Kur'an'da geçen başka bir sûrede de yılanın dahi tufan sonrası Nuh (A.S.)'a insanlara kötülük yapmama sözü verdiğini biliyoruz. Bugün bir yılan dahi kendisine dokunulmadıkça insanlara kötülük yapmamaktadır.
¤ Bakara Sûresi, 85. âyet : «Bir zaman sonra siz o kimseler oldunuz ki, artık (verdiğiniz sözün tersine) birbirinizi öldürmeye, aranızdan bir zümreyi yurtlarından çıkarmaya, kötülük ve düşmanlıkta onlara karşı birleşmeye başladınız. Eğer onlar size esirler olarak getirilirse, onları esirlikten çıkarmak size haram kılınmışken esir muamelesi yapıyordunuz. Yoksa siz Kitab'ın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Sizden öyle davrananların cezası ancak dünya hayatında rüsvaylıktır. Kıyamet gününde ise en şiddetli azaba itilmektir. Allah, sizin yapmakta olduklarınızdan asla gâfil değildir.»
«Siz kötülüklere mi, yoksa iyiliklere mi daha yakınsınız?»
«Dünya üzerinde emperyalistlere maşa olup da sağ veya ayakta kalan yönetici, millet, insan var mı?»
«Türk Milleti'ne çok ciddi, tehlikeli ve vahim gerçeklerin söylenilmediğini ve gizlendiğini ne zaman farkedeceksiniz?»
Ülkenizde topraklarınızın en çok Erzincan ve Tunceli'de AKP'li yöneticiler tarafından yabancılara satılmasının sebeplerini hiç araştırdınız mı? Siz birbirinizle uğraştırılırken, her saniyenizde particilikle meşgul edilirken onlar ülkenizin yeraltı maden haritalarını çıkarıyorlar, ülkenize giriyorlar, daha önceden tespit ettikleri yerlerde topraklarınızı satın alıyorlar. Yeraltı madenlerinizi ülkelerine taşıyorlar... Sizin fakirliğiniz, çaresizliğiniz hiç umursanmıyor... Bunlara sebep olan kim : AKP yöneticileri ve bunlara gözleri kapalı bir şekilde destek olan sizlersiniz! Bu sebeplerle:
Siz Müslüman ismi altında, olup bitenleri görmezlikten gelin, BOP eşbaşkanı olarak emperyalist emellere hizmet eden bir partiye destek olun, günün birinde kabire gireceğinizi akinıza getirmeden, ülkenize, ülkenizin geleceğine, çocuklarınızın geleceğine kötü miraslar bırakın... ALLAH'a (C.C.) nasıl hesap vereceğinızi hiç düşünmeyin!
«Bu şekilde nelerinizi kaybetmediniz ki?» bunu da irdelemeden geçmeyin...
Hatay'ın Dörtyol ilçesinde AKP Milletveki Hacı Bayram Türkoğlu ve oğlu tarafından aslan gibi polis memurlarının hizaya geçirilmeleri ve 8 numaralı Komiser Yardımcısı Murat Emer'e reva gôrülenler karşısında biz gurbetçiler olarak utandık... adeta yerin dibine girdik. Bu AKP hükümetinin derhal istifa etmesi ve Hatay'da görev yapan mahalli yöneticilerin görevden alınmaları için oldukça ciddi bir sebeptir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve Türk Milleti'nin güvenliğinden sorumlu emniyet görevlilerinin güvenliklerinin AKP yöneticilerinin yaygınlaşan hukuksuzluklarıyla risk altında olduğunu doğrulamaktadır. Bu konuyu kamuoyunun dikkatlerine sunuyorum.
Filan partiyi desteklemek, üye olmak, oy vermek sizin medenî hakkınız... Ama kötü yönetilmeye katlanmak, ihanetlere, kotülüklere seyirci kalmak, aldatılmak, gerçek dışı, uydurma, beyin yıkayan propagandalarla gaflet içerisine düsürülmek, Suriye gibi Müslüman ülke
insanlarının emperyalist ülkelerle işbirliği yapılarak hunharca öldürülmelerine sebep olan siyasetçilere destek çıkmak, ülkenizin emperyalist bir ülke tarafından kuşatılmasına seyirci kalmak sizin hakkınız değil!
Türkiye dış politikada çöküş dönemine itildi!
¤ İsra Sûresi, 16. âyette Cenab-ı ALLAH (C.C.) : «Bir ülkeyi helâk etmek istediğimizde, o ülkenin zenginlik sebebiyle şımarmış elebaşılarına (iyilikleri) emrederiz; buna rağmen onlar orada kötülük işlerler. Böylece o ülke, helâke müstahak olur; biz de orayı darmadağın ederiz.»
Size önderlik yapan düşmanlarınız, zamanla sizi hezimete uğratacaklar, ülkenizi parçalayarak işgal edecekler ve sizi çaresizliğe düşürdükten sonra da imha edecekler. İşte o zaman ortada ne siz kalacaksınız ne de ülkeniz... Sizi destekleyenlerin de size karşı olanların da bu kargaşalık içerisinde imha edilmelerini takiben cesetlerini topluca çukurlara gömmek de onların yani emperyalist güçlerin işleri olacak !
Vietnamda böyle oldu ! Göremediniz
Irak'ta böyle oldu ! Türkmenler, çerkezler, abazalar üzerinde kanlı, kirli, karanlık oyunlar oynandı...Göremediniz
Afganistan'da böyle oldu ! Göremediniz
Libya'da böyle oldu ! Göremediniz
Şimdi karşınıza Suriye'yi koyarak sizi yok etmeye çalışıyorlar. Yani asıl hedefte Suriye değil, Türkiye var !
Bakın AKP yöneticilerinin Müslüman Suriye halkına karşı savaş açma, Suriye düşmanlarını besleme, silahlandırma, onlara Müslümanları katlettirme kararlılıklarına !
İslâm'da bir Müslüman ülkenin bir Müslüman ülkeye hiç bir ciddi sebep yokken, üstelik emperyalist ülkeleri memnun etme ve iktidarda kalma uğruna, uydurma sebeplerle savaş açması haramdır.
Kardeşçe, barış içerisinde, bir arada yaşamak varken kinlerinin davacısı olanlar emperyalist ülkelere hoş görünmek için savaş kışkırtıcılığı yapıyorlar...
Bakara Sûresi, 208. âyet : «Ey iman edenler! Hep birden barışa girin (barışçı olun). Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o, sizin âşikâr düşmanınızdır.»
Bütün bunlara rağmen Türk ordusuna reva görülenler ise can acıtıcı bir şekilde
: «Dünyanın hiçbir yerinde kendi ordusunun komuta kadrosunu hapishanelere atan bir ülke, bir iktidar var mı ?». Bu sadece Türkiye'de var
AKP yöneticileri ve AKP'ye oylarını verenler ne yazık ki bundan hiç endişe duymuyorlar. Dünya gazeteleri AKP iktidarının Türk ordusuyla savaş yaptığını yazıyorlar
AKP yôneticileri biz himayemizde bulunan ordumuzla nasıl savaşabiliriz, bu doğru değil, diyemiyorlar, yalanlayamıyorlar, tekzip dahi yapamıyorlar
Bu skandal diyebileceğimiz uygulamaların manevi sorumluluklarının mutlaka birer karşılıklarının olacağını hep birlikte çok yakında göreceğiz!
Gerçekleri farkedemeyenler, toz pembe tablolar ardındaki zulmü görmeyenler, üç helalı, üç banyolu lüks evlerde, dünyevî saadetlerle sarhoşlaşanlar, kendi başlarına gelecek felaketleri de göremezler...
Bizim gibi adamların sözlerine kulaklarını tıkayanlar, bir milletvekili maaşı için kırk takla atanlar, başka ülkelerin taktığı rozetleri, madalyaları, ödülleri muska gibi üstlerinde taşıyanlar, başkalarının projelerine ait valizleri sırtlarına yüklenenler, size soruyorum ALLAH'a (C.C.) kulluk yapabilirler mi?
Ben bunları yazmak ve sizleri uyarmak zorundayım. Bu sebeple gece yarıları aniden uyanıyorum. Ve Cenab-ı ALLAH'a (C.C.) sığınarak, kalplerinizle rabıta (irtibat) kurmaya çalışıyorum. Büyük bir çoğunluk gaflet denizinde boğulmak üzere. Kemikleşen idrak mekanizmaları, taşlaşan insanî unsurlar, duyarsızlaşan algı sistemleri karşıma çıkıyor!
Peşlerinden gittiğiniz insanlar hedeflerini, kıblelerini şaşırmışlarsa veya tehditle, şantajla, çeşitli entrikalarla tehlikeli bir yola girmişlerse ya da itilmişlerse, sizin onların peşinden gitme haliniz akıllılık mı? Böyle bir mecburiyetiniz var mı? Belki onları kurtarma adına harekete geçebilir, belki de siz kendinizi bunlardan kurtarabilirsiniz! Bu sorulara kendi kendinizi kontrol ederek cevaplar arayın ve mutlaka kendi kendinizi sorgulayın !
Türkiye, AKP eliyle bölünme ve parçalanma noktasına getirildi!
AKP yöneticilerinin gafletleriyle Türkiye'de yaşanılanların tümü ordusuyla, milletiyle, devletiyle Türkiye'yi yalnızlaştırma ve güçsüzleştirme operasyonlarıdır. Bunlar ne yazık ki damarlarımıza kadar giren emperyalist güçler tarafından gerçekleştirilmektedir.
Gafletin yüce Türk Milletinin onurlu hayatında asla yeri olamaz. Kimleri desteklediğinizi, kimlerle olduğunuzu bilmek mecburiyetini sakın ertelemeyin!
Ankara, 29.07.2012
Altta Yeniçağ Gazetesi haber resimleri
Bu yazı 1,822 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
11 Mart 2016
Harem Konusu
-
12 Şubat 2016
Ordu ve siyaset
-
16 Ocak 2016
Muhalefet partileri nasıl şekillendirildi?
-
31 Ekim 2015
Seçimler Ve Türkiyemiz
-
3 Eylül 2015
Tilki
-
22 Ağustos 2015
Öfkenin Bir Ucu
-
25 Temmuz 2015
Ah Ahmet Vefik Paşa Ah!
-
12 Temmuz 2015
AKP'li yöneticilerin suç ve günah işleme özgürlükleri
-
8 Aralık 2014
Geçmişteki zulüm tezgahı bu kez AKP tarafından kuruldu!
-
12 Kasım 2014
Eğitim Sisteminin Ve Ahlakın Çürütülmesi İçin
-
9 Ağustos 2014
Kime oy vereceğiz ?
-
25 Haziran 2014
Atatürkçesine
-
20 Ocak 2014
Onu susturun!
-
20 Aralık 2013
AKP yöneticileri ve dindar gençlik SAFSATALARI
-
2 Aralık 2013
Aynadaki Adam
-
19 Kasım 2013
İstanbul
-
11 Kasım 2013
Atatürk Ve Ayhan Baran
-
20 Ekim 2013
Evet Tayyip dünya lideri!
-
30 Ağustos 2013
İstiklali olmayanın istikbali olamaz!
-
3 Temmuz 2013
Hıyarname
Yorumlar
+ Yorum Ekle