En Sıcak Konular

Prof.Dr.Mustafa Erkal-Aydınlar Ocağı Genel Başkanı
Konuk Yazar-Aydınlarocagı.org
Prof.Dr.Mustafa Erkal-Aydınlar Ocağı Genel Başkanı
1 Temmuz 2011

Sınfır Sorun mu Yoksa Sorun Bolluğu mu?



Genel seçimler sonrası dikkat çeken gelişmelerden birisi de dış politika alanında olmuştur. Türkiye zikzaklar çizmiş, dolayısıyla itibar kaybetmiştir. Libya, Tunus, Mısır ve Suriye’deki Batı çıkarlarına daha fazla hizmet edecek yönetimlerin işbaşına getirilme çabaları karşısında Türkiye devamlı rol değiştirmiştir. Önce mevcut rejimlerden yana bir görüntü verirken, daha sonra rejim karşıtı ve Batı tarafından desteklenen grupların yanını seçmiştir. Kendine özgü milli çıkarlardan yana bir politika izleyerek Ortadoğu’da siyasi etkinliğini arttırması gerekirken, Batı ve ABD güdümlü bir politika eksenine teslim olmuştur. Suriye ve İran’la ilişkiler bozulmuş ve gerilmiş, bu ülkeler Türkiye’ye açık tepki göstermişler, hatta ABD ve NATO üslerinin vurulabileceğini ihtar etmişlerdir.
Türkiye’ye Batı tarafından dayatılan “Yeni Osmanlıcı” rol, tamamen iflas etmiştir. Zaten bu rol sadece Irak’ın Kuzeyi söz konusu olduğu zaman gündeme getirilmiştir. Diğer siyasi coğrafyalarda ise, seslendirilmemiştir. Aslında amaç, Irak’ın Kuzeyine Suriye’nin Kuzeyini ilave etmek ve bunu daha sonra İran ve Türkiye ile irtibatlandırarak Ortadoğu’da yeni bir İsrail yaratmaktır. Dış politikanız dış güdümlü ve pazarlık bile yapılamaz hale sokulursa, ancak emredileni yaparsınız. Ondan sonra da utanmadan “komşularla sıfır sorunlu politika” diye ortaya düşersiniz. Ortadoğu’da kazan kaynatma ve dostlukları kaybetme görevi, BOP eşbaşkanlığı ile bize verilmiştir.
Anayasayı değiştirme ve Türkiye’yi tanınmaz hale getirme çabaları, süper gücün Ortadoğu’yu şekillendirme gayretlerinin bir parçasıdır. Kukla ve uydu bir Kürt Devletinin farklı parçalarla kurulabilmesi, Türkiye’nin Anayasasını değiştirmekten geçmektedir. Aslında Anayasanın değişmeye ihtiyaç duyulan maddeleri de pek hesaba katılmamaktadır. Var mı yok mu ilk dört madde ve onlarla ilgili birkaç madde… Bu durumda iktidar demokratik rejimin şeffaflığını bir tarafa atarak terör örgütü ve örgütün siyasi kolunu teşkil eden çevrelerle yaptığı görüşme ve uzlaşmaları açıklamalıdır. Çirkin ve ülkenin geleceğini bağlayacak olan gizli görüşmeler ve sözde mutabakatlar dışarıdan öğreniliyor. Partiler arası bir mutabakat olabilmesi için önce iktidarın tekliflerini, daha doğrusu dış telkinleri ortaya koyması gerekir. Bu durumda ülke çıkarları, iktidarın tekliflerini ciddiye alıp görüşmemeyi bile gerektirebilir.
Türkiye 12 Haziran Genel Seçimleriyle sorunlarını çözer bir noktaya gelmemiş, tam tersine; mevcut sorunlar önüne daha da güçlendirilerek çıkarılmıştır. Bunda hür ve bağımsız olmayan basının da rolü olmuştur. Genel seçimler, sorunları daha da büyütmüştür. Son 8-9 senedir sırtı sıvazlanan, açılım ve sözde demokratikleşme oyunlarıyla teröre prim veren, “silâha sarılma, isteklerini yerine getireyim” diye ortaya çıkan, terörle mücadeleyi daha fazla demokrasiyle çözeceğini düşünen çarpık anlayış; Türkiye’de maalesef olmayacak şeyleri tartışılır ve konuşulur hale getirmiştir. Batı demokrasileri, demokratikleşme ve sosyal bütünleşme diye çözülmeyi ve ufalanmayı tartışıyor mu? Demokratikleşme adı altında kendi kendine ihanet senaryoları kuruyorlar mı?

***

Geçenlerde Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, 17. Türk Dünyası Çocuk Şöleni’ni düzenledi. Değişik faaliyetlerle 20 gün süren bu şölen ses yarışmasıyla bitti. Bu Şölen’de ortak nokta Türk Kimliği ve Türk Kültürü idi. Bu Şölen, bazılarının yaptığı gibi, Türkçe kullanılarak Türkçenin seçimlik ders olduğu sözde Türk okullarından gelenleri kapsamıyordu. Başta Prof. Dr. Turan Yazgan Hocayı ve hizmeti geçen herkesi tebrik ediyoruz.



Bu yazı 1,620 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Nisan 2022 Değerli Devlet Adamı Rahmetli Alparslan Türkeş'in Ardından
    • 25 Mart 2021 ''Türk-İslam Sentezi'' ve Garip Yakıştırmalar
    • 28 Mart 2020 Virüslü Genel Manzara
    • 4 Şubat 2020 İstanbul Kanalı Üzerine
    • 1 Ocak 2020 Milli Marşımıza Ve Türkçeye Yapılan Saygısızlık ve Bir Sapıklık Örneği
    • 26 Kasım 2019 Aranan Bir Kayıp: İnsan Hakları
    • 7 Şubat 2019 Türk Dünyasının Bazı Sorunları
    • 9 Ocak 2019 Ümmet Soslu Yeni Türkiye Oyunu
    • 21 Aralık 2015 Türklüğün Gururu Prof.Dr. Aziz Sancar
    • 24 Kasım 2015 Iğdır'da 42. Şura
    • 5 Eylül 2015 Psikolojik Savaş ve İstikrar
    • 14 Temmuz 2015 Koalisyon Mecburiyeti
    • 23 Nisan 2015 Seçim Öncesinin Gündemi
    • 9 Şubat 2015 Başkanlık Sistemi Tuzağı
    • 1 Aralık 2013 1920 Ve 1923 Ruhları
    • 4 Ağustos 2013 İleri Demokraside İlerlerken !
    • 12 Haziran 2013 Kosova ve Balkan Gerçeği
    • 30 Nisan 2013 Çözüm ve Barışın Arka Planı
    • 8 Nisan 2013 Çelişkiler Yumağı
    • 30 Mart 2013 Ters İşleyen Barış Süreci

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,017 µs