İtilaf Devletleri Çanakkale'yi Sırtlarına Vurup Ülkelerine mi Götürecekti?

Siyasi İslamcıların yanı sıra,İslami cemaatlerin her 18 Mart günü "Derin Mana" yükleyerek kutladığı ''Çanakkale Zaferi'' Türk Tarihi için ne ifade etmektedir?

AKP iktidarında satılan toprakların savunmasını yaparken; "Yabancılar aldıkları toprakları sırtlarına vurup ülkelerine mi götürecekler" diyen Başbakana,bakanlara,yandaşlara en güzel cevaplardan biridir Çanakkale Zaferi.

Eğer Çanakkale'de toprağa düşen 250 bin fidan,"Düşman Çanakkele'den geçerse geçsin,işgal ettikleri yeri sırtlarına vurup memleketlerine mi götürecekler" diye düşünselerdi, "Bedr'in Arslanları''na namzet, şanlı bir zaferin mümessili olabilirler miydi?

Kaldı ki Çanakkale Savaşı amacına ulaşmış bir zafer de değildir.

Düşmanı boğazdan geçirmemek için göğsünü siper eden Mehmetçik "Payitaht"ın işgalini ancak 2 yıl erteleyebilmiştir.

Birinci Dünya Savaşı sonunda kaybeden tarafta olan Osmanlı Devleti ile kazanan İtilaf Devletleri arasında 30 Ekim 1918 akşamı imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması ile savaşın bu ülkeler arasında sona erdiğinin ilan edilmesinin ardından 6 Kasım'da Boğazlar silahsızlandırıldı.Aynı gün İngilizler Gelibolu’yu işgal ederek Merkez Tahkimatı’na el koydu.

7 Kasım'da Çanakkale Boğazı'nden geçerek 13 Kasım'da İstanbul'a ulaşan müttefiklerin 55 parçalık gemilerinden karaya 3500 asker çıkarıldı.

13 Kasım 1918'te başlayan işgal, 6 Ekim 1923'te,Cumhuriyet'in ilanından 23 gün önce son buldu.

Demek ki neymiş?

İnönü'de,Sakarya'da,Dumlupınar'da kaybetseydik,Çanakkale'de kazanmış olmamızın hiç bir anlamı kalmayacaktı.

Çanakkale Zaferi'ni kutlamak için, her yıldönümünde bu şehre seferler düzenleyenlerin Kocatepe'ye kayıtsız kalmaları,30 Ağustos'u yok saymaları ne yaman çelişkidir.

Çanakkale'de şehit olanlar müslümandır da,İnönü'de,Sakarya'da Dumlupınar'da canverenler,Kocatepe'de yatanlar -haşa- gavur mudur?

Çanakkale Zaferi'ni taçlandıran ve anlamlı kılan İstiklal Harbi'nden galip çıkmış olmamızdır.

Çanakkale bir sonuç değil başlangıçtır.

Milli mücadeleye sağladığı moral- motivasyon inkar edilemez bir gerçektir.

Dahası Mustafa Kemal'e ''İstiklal Harbi'nin Bağbuğu'' olma yolunu açmıştır.

Dinler Arası Diyalogcular'ın,Medeniyetler Arası İttifakçılar'ın,küresel sermayenin taşorenliğine soyunanların ''Çanakkale Ruhu''ndan bahsetmesi ''istismar''dan öteye geçemez.

Çanakkele Ruhu'na sahip olamayanların yapacağı ziyaretler de ancak ''piknik'' olur.

Çanakkale'ye 'piknik yapmaya' gideceklere ufak bir hatırlatma;

"Çanakkale menüsü"

43. Alay 1.Piyade Taburu 1. Bölük

15 Haziran

Sabah: Üzüm Hoşafı
Öğle: Yok
Akşam: Yağlı Buğday Çorbası - Tam ekmek

26 Haziran

Sabah: Yok
Öğle: Yok
Akşam: Üzüm Hoşafı - Tam Ekmek

18 Temmuz

Sabah: Üzüm Hoşafı
Öğlen: Yok
Akşam: Yarım Ekmek

8 Ağustos

Sabah: Yarım ekmek
Öğle: Yok
Akşam: Şekersiz Üzüm Hoşafı - Ekmek yok

Aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum.

Bu yazı 2,488 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.