En Sıcak Konular

BÖLÜNMEDE İLK ADIM ÖZERKLİK

21 Temmuz 2011 09:56 tsi
BÖLÜNMEDE İLK ADIM ÖZERKLİK Bölücüler alıştıra alıştıra ve istek çıtasını yükselte yükselte “özerklik” ilanına kadar geldiler ve özerklik ilan ettiler.

BÖLÜNMEDE İLK ADIM ÖZERKLİK

Bölücüler ne istiyor? Bölgede ne eksik ve Ankara ne verebilir?
İşte bu açıkça tartışılmalı, ama tartışılamıyor.
Çünkü bölücüler alıştıra alıştıra ve istek çıtasını yükselte yükselte “özerklik” ilanına kadar geldiler ve özerklik ilan ettiler.
Yani, ayrı bir güvenlik gücü, ayrı bayrak, ayrı milli marş, ayrı yönetim, ayrı maliye, ayrı milli eğitim ve en önemlisi ayrı meclisi olan bir yapı.
En son Sudan’dan ayrılan ve “Güney Sudan Cumhuriyeti”ni kuranlar önce özerklik ilan etmemişler miydi?
Bu, Ankara’ya meydan okumadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ve hükümeti tanımamadır. Bu ‘açılım’ diyen ve uzlaşma yanlısı olan hükümetle alaydır. Oysa Ankara uzun süredir uzlaşma mümkünmüş gibi davrandı. AKP hükümeti Anayasa’yı, onları da memnun edecek şekilde yeniden yapmayı ilk iş olarak ele alacağını açıkladı. Belki bu yeni Anayasa’da artık “Türk” kelimesi bile olmayacaktı.
* * *
Bölücüler “özerklik”le müstakil ama demokratik olmayan bir devlet peşinde olduklarını da dünyaya açıklamış oldular. Zaten her belediye başkanının yanına bir “parti komiseri” yerleştirmekle, onlar bu yolda ilk adımı atmıştı.
Burada üzüntü nedeni bir durum var.
Bölge halkının çoğu bu faaliyetlerden rahatsız. Onlar bölücülere prim vermiyor. Bu durum seçim sonuçlarından belli. Ama maalesef Ankara Kürt kökenli bu kardeşlerimizi koruyamıyor.
* * *
Bölgede yapılanlar PKK’ya taviz sayılmaz. Kalkınmayı ve mükemmel demokrasiyi hedefleyen daha birçok şey yapılmalı, yapılıyor.
Ama bölgede daha çok yatırım ve hürriyet istendiği bahane. Öyle olsa yatırım makineleri, şantiyeler yakılır mıydı? Yeni yatırımlarda çalışanlar kaçırılır mıydı, korku salınır mıydı?
Yıllar önceki bir araştırmada Kürk kökenli 51 işverenin İstanbul’da yaşadığı ve yatırım yaptığı saptanmıştı. Bugün bu sayı daha da artmıştır. Bunların hiç olmazsa bir kısmı niye Güneydoğu’ya yatırıma gitmiyor?
Herhalde korkuyorlar.
Malzemeleri, makineleri, şantiyeleri yakılır, çalışanları öldürülür endişesi var.
Çünkü bölücüler, hükümetin ve işverenlerin bölgeyi kalkındırıp geniş halk kitlelerini memnun etmesini istemiyor.
* * *
“Özgürlüğün sınırı, başkasının özgürlüğüdür.” Ama TV’lerdeki tartışma programlarını izleyenler artık bu sözün, bu kuralın geçerli olmadığını görüyor.
Bütün tartışma programlarını saymaya yerim müsait değil. Bir misal vereyim. “Kanal a”daki “Sivil Düşünce” programında uzun uzadıya konuşan Kürt asıllı yazar İbrahim Güçlü’nün sözleri, bölücülerin ve bilerek, bilmeyerek onları destekleyenlerin bu ülkede konuşma özgürlüğünün varlığını ve hatta başka kökenlilerin aleyhine bile bu hürriyetin kullanılabildiğini göstermedi mi?

PROFESYONEL ASKER
Cenaze, cenaze, cenaze...
Şehit analarının dediklerini okuyorum, gözlerim yaşarıyor.
Eşi 8 aylık hamile olan şehit var.
Yeni evlenen şehit var.
Ne hayaller, ne hayaller...
Oysa bir anda hepsi, bütün hayaller toprağa karışıyor.
Bu şehitler 20-21 yaşında.
İçlerinde 3 aydır asker olan bile var.
Bunların yerini, deneyimli, profesyonel ordunun elemanları almayacak mıydı?
Onlar nerede?
Daha yeni alımlar başlayacak.
Bize, “Acele” kelimesinin anlamanı bilen yetkililer lazım.

MÜCERRET VEYA SOYUT
Yaz. Alkış al
İktidar sahipleri tarafından “Bravo” densin ve onların itibarlısı ol. Sonra, vakit geçsin. Yeni bir iktidar oluşsun.
Sen yine itibarlı ol. “Bravo”ları yine topla. İktidardan alkış al.
Çünkü sen bu kez, “geçmişte hata ettiğini” yaz ve yaşadığın günü methet.
Dün de, bugün de itibarlı. İktidarlar tarafından itibarlı.
Halk tarafından “dönek” dense de. Yarın, bugün için ne yazacak, merak konusu.
Oysa gazetecinin görevi doğru bildiğini yazmak değil mi? Allah’tan dönek sayısı çok az.

PKK YENİDEN
Teröre dikkat...
PKK’lı şahinlerin elebaşı Cemil Bayık, 13 gencimizin şehit edildiği Silvan katliamına sahip çıktı. Bu baskının, bu katliamın kendileri tarafından yapıldığını, iftiharla ilan etti.
Bu açıklamayla Bayık, Öcalan’la aralarındaki anlaşmazlığı da ortaya koymuş oldu.
Öcalan’ı suçlayan ve Öcalan’a çatan Bayık, “İmralı’da konuşulan PKK’nın tasfiyesidir. Öcalan’ı kandırıyorlar” dedi.
Bu sözler ve Öcalan’a rağmen Silvan baskınının yapılması Kandil-İmralı ayrılığını gösteriyor.
Apo’ya başkaldıran Kandil, teröre hız verebilir. Varlığını, üstünlüğünü ispat için kendisini buna mecbur hissedebilir.
Yani, döndük dolaştık başa geldik sayılabilir.
Biz daha “Silvan için araştırma başlatalım,” derken “atı alan Üsküdar’ı geçiyor” ve yeniden hızlı terör başlıyor...

BU NOKTADA
Bu iş bitirilmeli
Bu köşede geçen günlerdeki iki yazımızdan biri şöyle başlıyordu:
“Bu iş artık bitirilmeli. Bu iş daha fazla uzayamaz, bitmeli. 74 milyon, bir avuç kendini bilmezin oyuncağı mı?
AKP açılım dedi.
Demez olsaydı.
Bölücüler yüz buldu.
Bir de demokrasi yok, söz hürriyeti yok, diyorlar.
Peki, daha ne yapıp ne söyleyecekler, ne isteyecekler?
Can alıyorlar ve bunu kutluyorlar.
Ankara hürriyet var diye mi susuyor?
Adam öldürme hürriyeti.
Bu böyle gitmez.
* * *
BDP’den söz ettiğimi anladınız. Çoğunluk kardeşiz dedikçe onlar, düşmanız diyor.
Çoğunluk, “Eskiye sünger çekelim, bundan sonraya bakalım” dedikçe, onlar tahrik için eskiyi kullanıyor.
Tahrik ettikleri ve bu tahrikte başarılı oldukları kaç kişi, kardeşiz diyen, Güneydoğu kökenli çoğunluk kaç kişi? Keşke bir anket yapılsa da sonucu herkes görse.”
Ve yazımız şöyle bitiyordu:
“Ne dersiniz?
Açılım diye kendi kendimizi mi aldatıyoruz, oyalıyoruz?
Bu iş bitti mi?
Bitmediyse, biz bitirelim.
Uzatmayalım, bitirelim...”
Ve ikinci yazıda da “Barış teşebbüslerini provoke etmek isteyenler var denilebilir. Hem de PKK’nın içinde” denildikten sonra Başbakan Erdoğan’dan şu isteniyordu: “9 yıl iktidarda kalabilen Erdoğan’dan gelişmeleri de dikkate alarak bu sorunu bir an önce bitirmesini 74 milyon bekliyor.”
Evet, bu yazımız 13 askerimiz şehit edilmeden kısa bir süre önce yazılmış ve bu köşede çıkmıştı.
Bu noktaya gelineceği belliydi.
Fazla söze lüzum var mı?

TV’LERDE
Tartışma
Gazeteler özel servis kurup TV’lerdeki tartışmaları izleseler haber olacak neler çıkar neler...
Birçok siyasinin, aydının gerçek yüzü de, görüşü de ortaya dökülür.
Mesela bizdeki PKK terörüyle, İspanya’daki terörün pek de benzer tarafı olmadığı anlaşılır.

 

Doğan Heper - Milliyet

 

Kaynak:  MİLLİYET GAZETESİ {http://gundem.milliyet.com.tr/bolunmede-ilk-adim-ozerklik/gundem/gundemyazardetay/21.07.2011/1416891/default.htm}

 



Bu haber 711 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,291 µs