En Sıcak Konular

BAHÇELİ: ''HANEDANLAR YANDAŞLAR PALAZLANDI''

15 Mart 2011 10:54 tsi
BAHÇELİ: ''HANEDANLAR YANDAŞLAR PALAZLANDI'' Yolsuzluk ve kayıt dışının artığını belirten Bahçeli, "Hanedanlar, yandaşlar palazlandı. İşsizlik artıyor, iş bulanlar da kapanan fabrikalardan çıkarılıyor. Yoksulluk ve açlık sınırının altında kalan nüfus çoğalıyor" dedi.

Hanedanlar, yandaşlar palazlandı

Yolsuzluk ve kayıt dışının artığını belirten Bahçeli, "Hanedanlar, yandaşlar palazlandı. İşsizlik artıyor, iş bulanlar da kapanan fabrikalardan çıkarılıyor. Yoksulluk ve açlık sınırının altında kalan nüfus çoğalıyor" dedi.

TÜRKİYE, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 2 gün boyunca İzmir'de verdiği mesajları konuşuyor.

İzmir'in Bergama ilçesinde partisinin teşkilat binasının açılışının ardından, Cumhuriyet Meydanı'nda kurulan platformda vatandaşlara hitap eden Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana çok değerli yöneticilerin ve saygın liderlerin olduğunu belirtti.

AKP'nin, hizmet döneminde 3 bin günü geride bıraktığını belirten Bahçeli, bu süre içinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın her gün televizyonlarda aynı konuşmaları yaptığını belirtti.

ERDOĞAN HERKESİ KÖTÜLÜYOR

"Toplumun aynı yüzü görmekten, aynı sözü dinlemekten usandığını" ifade eden Bahçeli şöyle konuştu:

"Bu kadar yandaşı olan, bu kadar devletin imkanlarını istismar eden bir siyasi parti liderinin milletten aldığı desteği de düşündüğünüzde daha soğukkanlı, sözünün arkasını bilen biri olması lazım. Ama Sayın Recep Tayyip Erdoğan, siyasi üslubu argolaştırmıştır, çirkinleştirmiştir; yalan, iftira, saldırı eklemiştir ve hepsinden daha önemlisi siyasi üslubu inkara dayanmaktadır. Hep 2002'yi esas alıp, bu ülkede başka neler yapılmışsa kötülüyor.

Cumhuriyet'ten bu yana bu ülkede neler yapılmışsa, hizmeti geçenleri inkar ediyor ve onlara hakaret ediyor. Sanki Recep Tayyip Erdoğan, abıhayat suyu içmiş. Bir çivi çakılmışsa o yapmış. Nerede Atatürk, nerede İnönü, nerede Celal Bayar, nerede Ecevit, nerede Erbakan? Bu siyasi edepten yoksun olma halidir, kendini beğenmişlik halidir. Ortadoğu'da sultanlık, padişahlık rüzgarına kendini kaptırma halidir. Böyle bir zatın 3. defa başbakan olması veya dilinin altında yatan cumhurbaşkanlığına heves etmesi kendisi için hayırlı olmaz."

İktidarın demokrasiyle değişmesi gerektiğini, darbeyle, ara rejimle iktidar değiştirme döneminin demokrasi kültüründen atılması gerektiğini dile getiren Bahçeli, "Muhalefetin baskı ve suçlamaları karşısında 'Bizi millet getirdi, onun için bizi eleştirmeye hakkınız yok'diyor. Geçmişte, kendisi doğmadan yapılanlara sahip çıkıyor ama yanlışı kabullenmiyor. Aziz milletimiz, getirdiği gibi götürmesini de bilir" dedi.

"GERİLİM STRATEJİSİ UYGULANIYOR"

Devlet Bahçeli, iktidarın, 8 yıldan bu yana "gerilim stratejisi" uyguladığını, "inananlar-inanmayanlar, laikler-laik olmayanlar, ilericiler -ericiler kamplaşmasının tohumlarını ektiğini" iddia etti. 

Ülkenin "Mezhep temelli ayrımcılığa" sürüklendiğini öne süren Bahçeli, bugün Türkiye'nin "beka sorunu" bulunduğunu, bunun nedeninin de "Başta Başbakan olmak üzere, bazı Adalet ve Kalkınma Partisi yöneticileri olduğunu"  savundu.

Başbakan Erdoğan'ın "Okyanus ötesinden kulağına ne fısıldandıysa onu uygulayan teslimiyetçi bir politika uyguladığını" belirten Bahçeli, şöyle konuştu: "Demokratik Açılım adı altında yapılan toplantı PKK'yı siyasallaştırma sürecini hızlandırmış, fakat ondan çok daha öte bir tarihi yanılgıyı ortaya koymuştur. Türkiye için ihanete varan bir sürecin başlangıcı haline gelmiştir. 

Bunun sorumlusu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dır. İkincisi, bugün görevinden seçimler için ayrılmış Adalet ve İçişleri bakanlarıdır. Bu ihanet ve yıkım projesinin sorumlularından millet adına hesap sorulacaktır. İmralı ile Hükümet arasında müzakere yapıldı ve pazarlık süreci yaşandı. Sayın Başbakan ne kadar inkar etse de gerçek ortadadır. Tarih bunları madde madde ortaya koyacaktır." 

AK Parti'nin yargıyı da siyasallaştırmaya çalıştığını öne süren Bahçeli, Erdoğan'ın seçim beyannamesini hazırlarken, yapacağı anayasa değişikliklerini de basın yoluyla halka duyurması gerektiğini ifade ederek, "Bu millet okusun, araştırsın. Bu anayasa değişiklikleri, devlet ve üniter yapıyı koruması, istikrar getirmesi açısından ortaya konulan güzel tedbirler midir, yoksa Türkiye'nin bölünmesini sağlayan ihanet belgesi mi olacak?" dedi.

SÖYLEDİKLERİM YALANSA MAHKEMEYİ HIZLANDIR

İzmir'in Aliağa ilçesindeki Demokrasi Meydanı'nda da vatandaşlara seslenen Bahçeli, son günlerde giderek artan işsizliğin toplumda büyük yaralar açıldığını belirtti.

Bahçeli, cinayet, cinnet, kadına yönelik şiddet ve sokakta insan bıçaklamaların olağan hale geldiğini, televizyonlarda her gün büyükşehirlerdeki aile facialarının yayınlandığını, iş adamlarına "Birer işsizi işe alsanız Türkiye'de işsiz kalmaz" diyenlerin toplumun gerçeğinden uzak olduğunu savundu.

"İktidar partisinin, devletin polisine sahip çıkamadığını, ancak her akşam emniyet mensubundan Türkiye'nin huzurunu korumasını beklediğini" ifade eden Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir darbe gündeme getirilmiş. Türk Silahlı Kuvvetleri içinde kim darbeciyse, kim ihtilal yanlsıysa, kim ara rejimden yanaysa ayıkla, temizle, ordudan at. Devam eden yargıyı hızlandır. Nasıl ki fabrikada çift vardiya çalıştırıyorsun üretimi artırmak ve fabrikanın kapasite oranını yükseltmek için. 

Yargıyı da çift vardiya çalıştır, devam etsin mahkemeler. Türkiye'nin gündeminden iftiralar, yalanlar, yanlışlıklar kaldırılsın.

Güneydoğu'da kahraman bir subayı darbeciler sınıfına alıp PKK'nın yapamadığını, alamadığı intikamı sen Adalet ve Kalkınma Partisi olarak alamazsın. 

Söylediklerim yalansa mahkemeyi hızlandır. Zaten mahkemelere yandaşını aldın. Her tarafı yargıç, hakim yap ama adaleti bir düzene koy. Haklıyı haksızı ayır.  Türkiye'yi şaibe altında bırakma. Türk Silahlı Kuvvetlerini, Mehmetçik'i incitme.   Yarın o Mehmetçik, bu millet için lazımdır. Devletin güvenliği, milletin birliği için lazımdır. Dış tehditlere karşı var olması gereken güçlü bir orduyu örseleyemezsin, öteleyemezsin. Öyle bir hakkın yok. Bu mahkeme 4 yıldan beri devam ederken Kandil'den gelenlere hakimi, savcıyı götürüyorsun. Utanmıyor musun?

Ona tedbir alıyorsun da Mehmetçik'e atılan iftiralara devlet olarak niye tedbir almıyorsun?"

MHP'nin, demokrasi içinde çözüm arayan bir siyasi parti olduğunu söyleyen Bahçeli, milliyetçilik ve demokrasinin "ikiz kavramlar" olduğunu dile getirdi.

Bahçeli, yayınlanan kamuoyu anketlerinin inandırıcı olmadığını, anketlerle kamuoyu yaratılmaya çalışıldığını da savundu.  

Aliağa ilçesinde Devlet Bahçeli'ye partililer tarafından gemi dümeni hediye edildi.

"AYAKLANMA KARŞISINDA DEVLET YOK"

Bahçeli, daha sonra Menemen ilçesine geçerek, Cengiz Topel Caddesi'nde vatandaşlara seslendi.

Yüksekova'da, Şemdinli'de her gün bir "ayaklanma" olduğunu ifade eden Bahçeli, "Ayaklanma karşısında devlet yok. Kaymakam sessiz. Sadece emniyet güçlerimiz orada. Alacakaranlık başlar başlamaz çatışma devam ediyor. Bütün bunlar diğer yönlere doğru yayılıyor. Sözgelimi İstanbul. Yarın başka yerler de olabilir. İstanbul'da teröristler sokağa çıkıyor, arabalar yakılıyor. Minibüsler yok ediliyor" dedi.

MHP lideri, aile barışı ve toplumsal barış konusunda medyanın da dikkatli olması gerektiğine dikkat çekerek "Bir dizi filmde iki genç, bir intihar olayıyla karşı karşıya kalınca Türkiye'nin birçok yerinde buna heveslenen  gençlere şahit oluyorsunuz. Televizyonların da buna dikkat etmesi gerek. Sadece reyting anlayışıyla medya, toplumsal dinamit haline dönüşmemelidir" diye konuştu.

VER KURTUL, SAT KURTUL POLİTİKASI

MHP Buca İlçe Binası önünde kurulan platformda da vatandaşlara konuşan Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Siirt'ten milletvekili seçilmesini eleştirerek, "Siirt'te bir AKP'li vekil istifa ediyor yerine ara seçim yapılması ihtiyacı doğuyor. Ara seçimde birtakım yasa değişikliği ile bir  parti de onlara destek vererek Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili olması sağlanıyor. Başbakan bu kez 59. Hükümet'in kurucusu olarak geliyor. 116 günde ne oldu? Alacakaranlıkta bir Başbakanın doğuş hikayesi, bir gün tarih tarafından yazılacak" dedi.

İktidarın doğuşunun "şüpheli", yürüyüşünün de "karanlık" olduğunu savunan Bahçeli, ekonomide "sat kurtul", milli sorunlarda ise "ver kurtul"  anlayışı ile ülkenin yönetilmeye çalışıldığını öne sürdü.

Yolsuzluk ve kayıt dışının artığını belirten Bahçeli, "Hanedanlar, yandaşlar palazlandı. İşsizlik artıyor, iş bulanlar da kapanan fabrikalardan çıkarılıyor. Yoksulluk ve açlık sınırının altında kalan nüfus çoğalıyor" dedi.

"TOKİ'Yİ ELE ALACAĞIM"

TOKİ'Yİ iyi incelemek gerektiğini söyleyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İktidar olursak bu TOKİ'yi yalnız başına ele alacağım. Evler hangi arsanın üzerinde yapıldı, müteahhitler ne kadar haksız kazanç sağladı, AKP yandaşları nasıl palazlandı, kırmızı halılar nasıl döşenmiş, sanal açılışlar nasıl yapılmıştır? Toplu iğne ucu kadar bırakmayana kadar araştıracağız. TOKİ Başkanı istifa etmiş. Neden ayrılıyorsun? Çok güzel hizmet veriyordun. 

Başbakan'ın gözbebeğiydin. Çok yüksek meblağlar üzerinde tek kişi olarak kalem oynatıyorsun. Korktun mu? Korktuğun için meclise mi sığınıyorsun? Dokunulmazlık şemsiyesi altına mı girmeye çalışıyorsun? Ne yaparsanız yapın Yüce Divan'dan ne başbakan ne bakanlar ne de TOKİ'nin başkanı kurtulacaktır."

DOKUNULMAZLIK TARTIŞMASI

Recep Tayyip Erdoğan'ın televizyonlara ilk çıktığı dönemde dokunulmazlığın kaldırılacağını söylediğini, milletvekili olduktan sonra meclise dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin iki tezkere geldiğini söyleyen Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın verdiği sözleri hiç hatırlamadığını savundu.

Bahçeli şunları kaydetti:

"Dokunulmazlık şemsiyesine sığınarak yoluna devam etmeyi yeğlemiştir ama o iki tezkere oradadır. Adalet ve Kalkınma Partisi, aldatma ve kandırma partisi haline dönüştürülmüştür. Bütün bunlardan korkuyor ve üzerine gelinmesini engellemek amacıyla devletin imkanlarını korku salmak için kullanıyor.

Kendisinden olmayan belediyeleri her gün teftiş altına alır. Bütün bunlardan sonra kalkar mecliste duygulanır, yutkunur, ağlaması gereken yerde ağlar. 

Başbakan Yardımcısı görür, 'biz kader arkadaşıyız'der. O da ağlar. 

Milletvekilleri durur mu hepsi ağlıyor. Mecliste topluca ağlandığını bilseydim kağıt mendil gönderirdim ki gözyaşlarını silsinler diye. İster ağlasın, ister şarkı söylesin ki bildiği tek şarkı var, 'Beraber yürüdük biz bu yollarda'. 

Ağlamaktan başka bir halini gördünüz mü? Gün gelecek nasıl iktidara gelmişsen birlikte yürüyerek geldiğin arkadaşlarla uzaklaşacaksın. Ne kadar sulu gözlü olursan ol, adalet önünde hesabını vereceksin."

 

Kaynak: ORTADOĞU GAZETESİ {http://www.ortadogugazetesi.net/haber.php?id=19332}

 



Bu haber 790 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,261 µs