Uyanış!

2004’te Beşiktaş Kulübü Başkanlığına seçilen Yıldırım Demirören, bugüne kadar takımın başına 6 teknik direktör getirdi: Del Bosgue,Riza Calimbay,Tigana,Ertugrul Sağlam,Mustafa Denizli ve Schuster.

Bu 6 teknik adam döneminde sadece 1 şampiyonluk yasanmisti. O da Türk Hoca zamanında: Ertuğrul Sağlam'ın kurduğu ve Mustafa Denizli'nin devraldığı takım… Del Bosgue geldiğinde; 11 puan öndeyken futbolun yeraltı çeteleri yüzünden kaybedilen bir şampiyonluğun ertesiydi. Böyle bir travmayı yaşayan Camia; Del Bosgue'ye de kısa dönemdeki başarısız sonuçlardan sonra cok fazla sabır gösteremedi. Rıza Calımbay ise, futbolculuğundaki sabrını teknik direktörken gösteremedi. Alınan her kötü sonuçtan sonra birilerine yüklendi. Çok fazla konuştu. Yıprattı camiayi. Basın önünde, futboculuğu döneminde kaptanlığını da yaptığı Sergen ile de sorun yaşayınca; zaten basarısız bir sezon geçtiği icin Riza Calimbay ile de yollar ayrıldı. Tigana'nın hangi kriterler göz önüne alınarak Beşiktaş’a getirildiğini hala anlamış değilim zaten. O ve Onun dönemi hakkında fazla birşey yazmayacağım. Futbol katiliydi! Ve Ertuğrul Sağlam… Kendisine ayrı bir yer açmak istiyorum izninizle. Cok inanılmamıştı kendisine. Başaramaz denmişti ama o basarmıştı. Fakat Liverpool maçı hezimetini kaldıramadı. Bıraktığı taş gibi takımı alan Mustafa Denizli ise şampiyonluğu; Gs ve Fb’ nin olmadiği bir yarişta, devre arasında yaptığı Erns ve Yusuf takviyeleriyle kazandı.

Bu kadar çok hoca değiştiren bir Beşiktaş Başkanı' nın artık bu hatalarından dersler çıkardığını dşünürsünüz degil mi? Evet biz de öyle düşünmüştük. Hatta, Quresma ve Guti’nin transfer edildiği haberlerini alınca, sanmıştık ki, artık ders çıkarılmış ve yerinde transferler yapılıyor. Fakat Schuster ismini duyduğumda şaşırmıştım doğrusu. Çalıştığı her kulüpten kovulan Schuster, acaba Turkiye'den ne zaman kovulacaktı? Besiktaş'ın canını nasıl yakacak diye düşünmeye başlamıştım. Beşiktaş'ın canı, şampiyon olamamakla yanmaz… Biz öyle bir camiayız ki; işler kötü gittikçe daha bir kenetleniriz. Bizim canımız ancak; Beşiktaş gibi oynayamazsak yanıyor. Kartal gibi saldırmazsak, savaşmazsak yanıyor.

Schuster’ in, tek bir sebepten dolayı Türkiye Ligi’nde başarılı olabileceğini düşünmüştüm. Çünkü çıta üstü iyi futbolcular da almıştık. Her sezon başlangıcında, herkesin bir umudu olur degil mi? Ama maalesef ilerleyen haftalarda umutlarım değil, endişelerim gerçekleşti. Ve Schuster de canımızı yakarak gitti. Gitmeli diyorduk gitti. En azından kupa şansımız varken bu değişiklik iyi oldu. Kimse üzülmesin. Hocasız kalmak Schuster'le devam etmekten daha iyidir.

Sayın Demirören ve ekibi! Lütfen geçmişe şöylece bir bakın ve ders çıkarın ve Beşiktaş'ı uyandırın. Şahlandırın artık! Önünüzde yeterince zaman var. Tayfur'a şans vermeyeceksiniz. Bunu herkes gibi Tayfur da biliyor. Bu 9 haftalık süreçte iyi bir hoca ile anlaşın ve takımı yeni hocanın kurmasına izin verin. Yıldız alacağım diye hocanın sistemi dışında kalabilecek oyuncular ile takımı doldurmayın. Guti'yi gönderin. Portekizliler çok kalabalık oldu. İyi manada anılmaya başlanan çete kelimesi, gerçek anlamdaki çeteye dönüştü. Takım içindeki gruplaşmaları, huzursuzukları bertaraf edin!

Kayserispor maçı; Beşiktaş için, maçın oynanma tarihi açısındandan da cok anlamlıydı. Çünkü Beşiktaşımızın yaşgünüydü. Besiktaşımızın bu kötü giden döneminde, kurulus tarihine denk gelen bu maçın kazanılması çok iyi oldu. Takım savaştı. Hem de cok savaştı. İlk yarı bittiğinde sonucun, 0-1 olmasına değil de; yine kötü oyunun olmasından dolayı, Schuster'in gidişi bir seyi değistirmedi diye düşünüyordum ki, ikinci yarı ile birlikte Kartal sahadaydı. Kanatlarını hızla çırpan bir Kartal! Bravo Tayfur Hoca! Bu kadar yıldızı olan takıma ağırlığını koymus. Çete baskısından korkmadan Almedia'yı yedekte soyundurdu ve Bobo ilk onbirdeydi. Sonra da taraftar baskısından korkmadan kötü gününde olan Bobo'yu çıkkarıp Almedia'yı oyuna aldı. Guti, 1-1’i sağlayan golden sonra, topu ağlardan çıkarıp santraya götürdü. Ernst de, kendisinin; bu takımın “olmazsa olmazlarından” olduğunu gosterdi.

Hoca değişimleri, takımları hep olumlu etkiler: Bu bazen kısa süreli de olsa. Ama Kayserispor'u bu liğde yenmek cok kolay değil. Hem de geriye düştükten sonra! Takım, bu akşam iyi iş çıkardı doğrusu.

Haydi Kartalım uyan artık!

Liğde oynanan diger maclara da kısaca bir değinecek olursak;

Müthiş bir derbi izledik Cuma Aksamı…Evet yanılmadınız Cuma Akşamı. Fenerbahçe’nin Federasyon üzerinde ne kadar etkin olduğunu bir kere daha görmüş olduk.Tarihte bir ilk olarak derbi maçı Cuma’ya alındı.Cumartesi ve Pazar günleri Fenerbahçe’nin evsahipliğini yaptığı ve kendi takımlarının da içinde olduğu Avrupa Bayanlar Voleybol Liği Final Four vardı. Neyse maça gelecek olursak, her yönüyle harikaydı: 3D’si, örümcek kamerası,yeni stadı,yeni rakısı(!) ile. Bu şişeyi atanın bulunup Volkan'ı öldürmeye teşebbüsten yargılanması gerekiyor. Oyuna bakacak olursak Gs cok dirençliydi. İlk yarıda muthiş oynadılar Fenerbahçe’ye top göstermediler. Pozisyon bile vermediler. Ama ikinci golü bulamadıkları için bu maçın önemi sebebiyle ikinci yarıda geriye yaslandılar ve maçı bu yüzden kaybettiler. Hagi’nin, neden ikinci yarıda Pino'yu yanında oturttuğunu anlamak mümkün değil. Culio cok iyi bir kumaş. Galatasaray bu oyuncuyu elinden kaçırmamalı. Akşam maçın en iyleri: Culio ve Gökhan Gönül'dü. Desibel olayına girmeden edemeyeceğim. Beşiktaş taraftarı 32.000 kişi ile 132 desibele, Galatasaray taraftarı ise 54.000 kişi ile ancak 131.76 desibele ulaşabiliyor! Taraftar farkı bu olsa gerek: Hani yıllardır bahsedilen. Kimse kusura bakmasın. Beşiktaş Taraftarlarının, dünyada eşi, benzeri yok maalesef …

Kasımpaşaspor, liğimizde son yıllarda gelenek haline gelen, son sıralardaki takımların; son maçlarını kazanması geleneğini devam ettiriyor. Bu durum düşünülmeli?! Sebebi nedir acaba? Kasımpasaspor'un liğde kalma ihtimali hiç yok bence.

Gaziantepspor, yoluna emin adımlarla devam ediyor. Belediye takımına 4 gol atmak her baba yiğidin harcı değil. Ayrıca Gaziantepspor, çok iyi bir forvet kazandıracak Turkiye'ye. Cenk Tosun isminden çok söz ettirecek. Bravo Tolunay Kafkas ve ekibine.

Konyaspor’un da, Kasımpaşaspor gibi liğde kalma şansı artık cok cok azaldı. Antalya maçından alınamayan 3 puan, bunu perçinledi.

Bu yazı 1,545 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.