ORTA VADELİ PERİŞANLIK

14 Ekim 2014 20:45 tsi
ORTA VADELİ PERİŞANLIK

2015-2014 dönemine ait OVP, siyasi iktidarın ekonomik meselelere dair süngüsünün düştüğünü gösteriyor adeta.

Orta Vadeli Perişanlık

2015-2014 dönemine ait OVP, siyasi iktidarın ekonomik meselelere dair süngüsünün düştüğünü gösteriyor adeta. Önceki dönemde bir numaralı öncelik olarak belirlenen cari açıkla mücadelenin, enflasyon hedeflemesiyle üstesinden gelineceği varsayılan enflasyonla mücadelenin ardından ikinci sıraya gerilemesi plandaki tek yenilik belki. "Enflasyonu hallettik, sıra yapısal sorunlardan cari açıkta" diyen önceki programın iddialı hali, bu yeni programda yerini "vaziyeti idare etmeye" bırakmış gibi.

Bir türlü tutmayan enflasyon hedefi, cari açığı ikinci sıraya düşürmüş. Öncelik sırasındaki bu değişim, 2015-2017 dönemi planının önceki tutmayan planlardan farklı olduğu anlamına gelmiyor. Farklılık olarak belki biraz daha fazla "tasarruf" vurgusu olduğundan söz edilebilir.

Makroekonomik hedeflerin hiçbirisinin tutturulamadığı alenen itiraf ediliyor açıklanan yeni hedeflerle aslında. En temel meselelerden enflasyonda ve büyümede hedeflerden sapılmış durumda. Büyüme hedefinin yüzde 4'ten yüzde 3.3'e revize edilmesine bölgesel konjonktür vs gibi gerekçeler ileri sürülüyor, ancak Türk ekonomisinin üretken olmayan yapısı gerçeğini değiştirmiyor bu durum.

Yatırıma dönüşecek yeterli derecede tasarruf yok bir kere. Alınan yüzeysel tüketimi kısmaya yönelik tedbirler amacına ulaşmamış durumda ve tasarruflar yerlerde sürünmeye devam ediyor. Üretmek ve büyümek için gerekli olan kaynağı tasarruflardan sağlayamayan Türkiye, borçlanma sarmalıyla ve sıcak parayla da artık bu çarkı eskisi gibi çeviremiyor. Tasarruf açığı ve cari açık gibi 2 temel yapısal soruna dair zamanında atılamayan somut adımlar, yapılamayan reformlar, büyümenin istenen düzeye çıkmasını engelliyor bir kez daha. Kabul etmek gerekir ki, mevcut şartlarla ve ekonomik yapıyla Türkiye'nin yüksek büyüme düzeylerine erişmesi ve "gelişmekte olan"dan "gelişmiş ülke" düzeyine sıçraması pek de mümkün gözükmüyor. "Orta gelir tuzağı"na adım adım saplanıyoruz.

2015 için öngörülen yüzde 4 ve 2016-2017 için öngörülen yüzde 5 büyüme hızları da, küresel ekonomik gelişmeler hesaba katılınca hiç de inandırıcı durmuyor. Ki, hiç olumsuz bir şey olmasa, 2015'te baş göstermesi beklenen muhtemel bir küresel sallantı yaşanmayacak olsa bile, bu büyüme hızları Türkiye için yeterli oranlar olmayacak. Bu oranlara erişilmesi, ancak mevcut durumun idamesi anlamına gelecek. Üretmekten çok tüketmeye, borca ve sıcak paraya dayalı yanlış ekonomi politikalarının Türkiye'yi böylesi bir zorlu yola sokacağı çok da bilinmeyen bir şey değildi.

Öncelik sırasında enflasyonun birinci sıraya yerleşmesi boşuna değil. Önceki OVP'de 2014 için yüzde 5 hedeflenen enflasyon hedefi yüzde 9.4'e çekilmiş durumda. Enflasyonun 2015 sonunda yüzde 6.3, 2016 ve 2017'de de yüzde 5 olması tahmin ediliyor ki, 2014'te neredeyse ikiye katlanan enflasyon hedefinin önümüzdeki senelerde tutacağını beklemek de (özellikle 3 yıl için 181 milyar dolar olarak tahmin edilen enerji ithalatı faturası) pek olası değil gibi. Bölgesel karışıklıkların Türkiye'nin enerji faturasına yansıması, doğrudan enflasyona etki ediyor ne de olsa.

Marmara Üniversitesi'nden hocam Hurşit Güneş'in sözleriyle bitirelim. Hurşit Hoca, Türkiye'de özel kesimin 280 milyar dolar dış borcu bulunduğu ve net açık pozisyonlarının ise 180 milyar dolar olduğunu söyleyip, bunun nasıl finanse edileceğini soruyor. Yabancı bankaların bu açıkları sonsuza kadar (yüksek faiz versek bile) finanse edip etmeyeceklerini sorarken, dış politikada maceraperest tutumun sürmesinin bu borcun çevrilmesini de zora sokacağını belirtiyor. Güneş'in işsizlik ile ilgili tespiti ise çarpıcı: "Program işsizliğin yüzde 9.6'dan 4 yıl içinde yüzde 9.1'e indirmeyi öngörmektedir. Demek ki, işsizliği temelli düşürmek gibi bir hedef ya da endişeleri yoktur. Oysa bu denli düşük büyüme performanslarıyla işsizlik bırakın aynı düzeyde kalmayı mutlaka yükselecektir. Hele bir savaş olasılığı ortaya çıkarsa büsbütün patlayacaktır."

Orta vadede hedef diye ortaya konanlar, vaziyeti kurtarmaya yönelik bir telaş hali yani.

Burak Kıllıoğlu - Milli Gazete

Kaynak: MİLLİ GAZETE http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/Orta_Vadeli_Perisanlik/21820#.VD1hFGd_sTE

Bu haber 736 defa okundu.

Yorumlar

+ Yorum Ekle

kapat

Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.