ERDOĞAN İSİM VERMEDEN YİNE CEMAATE YÜKLENDİ

Başbakan Tayyip Erdoğan, AKP Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, dershaneler krizi üzerinden cemaate ağır ifadelerle yüklendi: Manşetlerini kurşun gibi Meclis'in üzerine çevirenlere rağmen Meclis'in ve siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz.

Karar verici makam TBMM

Dershanelerİn dönüştürülmesi konusunda cemaatin sert muhalefetiyle karşılaşan Erdoğan, karar verici tek makamın TBMM olduğunu vurguladı. Kütahya Milletvekili İdris Bal'ı isim vermeden eleştiren Erdoğan, "Eğer bir vekil, yetkinin kendisinde değil Meclis dışındaki güçlerde olduğuna inanıyorsa, kendisini inkar etmiş olur" dedi. 

Baskı gruplarına taviz yok!

MİLLETTEN başka karar mercileri aramanın haksızlık olduğunu ifade eden Başbakan, medyanın, baskı gruplarının, sermayenin ve çetelerin kendilerini Meclis'in yerine koyamayacağını kaydederek, "Manşetlerini kurşun gibi Meclis'in üzerine çevirenlere rağmen Meclis'in ve siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz" diye konuştu.

Komplocular millete ihanet eder

"BİZ milletin emanetini omuzlarımızda taşıyoruz" diyen Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü; "Kirli komplolardan, yurt içi yurt dışında yazılan senaryolardan medet umanlar milletin emanetine ihanet eder. Her meselenin çözüm yeri TBMM'dir..." Başbakan, daha sonra partisinin belediye başkan adaylarını açıkladı.

Gül: Her şey  rayına giriyor 

TÜBİTAK ödül törenine katılan Abdullah Gül, dershane kriziyle ilgili sorular karşısında "günlük işlere girilmemesi" önerisinde bulundu ancak gazetecilerin ısrarı üzerine "Her şey rayına giriyor gördüğünüz gibi" dedi.

Cemaatten temkinli duruş

Fethullah Gülen'in görüşlerinin yayınlandığı sitenin editörü Osman Şimşek'ten, Hükümete cevap: Hizmet gönüllülerinin, yumuşak üsluplarını muhafaza ile beraber kararlılıklarını devam ettireceklerine inanıyorum.

Dershane kayıtları devam edecek

MİLLi Eğitim Bakanı Nabi Avcı, dershanelere kayıtların ocak ayından itibaren bir yıl daha devam edeceğini belirterek, eğitim sistemini 2015-2016 yılı başlangıcından itibaren yeni bir düzene taşımış olacaklarını söyledi.

Geri adım atılmış olması önemlidir

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dershanelerin dönüşümü için Eylül 2015 tarihinin belirlenmesini olumlu bularak, "Sürecin uzaması, hükümetin sağlıklı düşünmesine yol açacaktır. Geri adım atmaları önemli" dedi. 

"Manşetler kurşun gibi ama taviz yok" 

Cemaatin sert muhalefeti Erdoğan'ı kızdırdı: Manşetlerini kurşun gibi Meclis'in üzerine çevirenlere rağmen siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz.

Başbakan Tayyip Erdoğan, "Manşetlerini kurşun gibi Meclis'in üzerine çevirenlere rağmen Meclis'in ve siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz" dedi. Partisinin grup toplantısında dershaneler krizi üzerinden cemaate ağır ifadelerle yüklenen Erdoğan, karar vereci tek makamın TBMM olduğunu vurgularken, Kütahya Milletvekili İdris Balı'ı isim vermeden eleştirdi. Erdoğan, "Eğer bir vekil, yetkinin kendisinde değil Meclis dışındaki güçlerde olduğuna inanıyorsa, kendisini inkar etmiş olur. Kirli komplolardan, yurt içi ve yurt dışında yazılan senaryolardan medet umanlar milletin emanetine ihanet eder" diye konuştu.

Çözüm yeri TBMM

Başta medya olmak üzere baskı grupları, sermaye, çeteler ve mafyatik örgütlerin Meclis'in yerine geçemeyeceğini ve millet adına karar veremeyeceğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: " Eğer bir vekil ya da siyasi parti, yetkinin kendisinde değil Meclis dışındaki güçlerde olduğuna inanıyorsa, medet umuyorsa, o vekil ve siyasi parti en başta kendisini inkar etmiş olur. Milletten başka sandıktan başka karar mercileri aramak en büyük haksızlık olacaktır. Geçmişte Türkiye'de milli irade, Meclis'in saygınlığını defalarca sarsmıştır. Ama biz buna asla müsaade etmedik. Kurtuluş Savaşı günlerinde Polatlı'dan top sesleri gelirken, Meclis vazifesini yerine getirmişti. Bugün de sermayesini, manşetlerini kurşun gibi Meclis'in üzerine çevirenlere rağmen Meclis'in ve siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz. Ne elin silahlı terör örgütleri, ne çeteler, ne manşetler, ne sermaye çevreleri Meclis'in çözüm iradesini gasp edebilir. Biz milletin emanetini omuzlarımızda taşıyoruz. Kirli komplolardan, terörist saldırılarından, yurt içi yurt dışında yazılan senaryolarından medet umanlar milletin emanetine ihanet eder. Her meselenin çözüm yeri TBMM'dir. Siyaset kurumunun topyekûn itibar kazanmasına vesile olduk. Biz milletimize inanıyoruz. Milleti küçümseyenlerden hor görenlerden değiliz. Tam tersine millet ne derse o doğrudur. Millet doğruyla yanlışı birbirinden ayıracak akla sahiptir. Millet bize oy verse de vermese de doğru karar vermiştir. 

Karar merci millet

Milletin kendi kendine karar vermekten aciz olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, "12 Eylül 1980'de, 28 Şubat 1997'de aynı şekilde millet tahkir edilmiş, milletin bizati kendisi yok sayılmıştır. Milleti yok sayan tek parti dönemi, müdahale dönemi değildir. Çok partili dönemlerde, kimi çeteler, karanlık odaklar, zümre ve gruplar, bazı sermaye çevreleri millete aynı tahkir edici nazarla bakmış, milletin tercihini yok saymıştır. Bu nedenle milletten başka karar mercileri aramak haksızlık olur" dedi.

Hükümetin geri adım atmış olması önemli

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın dershanelerin dönüşümüyle ilgili Eylül 2015 tarihini vermesini, "Sürecin uzaması, en azından bu süre içinde hükümetin daha sağlıklı düşünmesine yol açacaktır. Bu aşamada hükümetin geri adım atmış olması bence önemli" diye değerlendirdi. ABD ziyaretinin üçüncü gününde NTV'nin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, 37 yıl sonra gerçekleştirdiği ziyaretle ilgili, "Temsil düzeyinin düşük olduğuna" ilişkin eleştirileri "İçinde biraz kıskançlık var. Kongrenin daveti üzerine geldim, üç düşünce kuruluşunun daveti üzerine geldim. Onlarla görüşüyorum, herhangi bir sorun yok. Buraya gelişim öyle anlaşılıyor ki iktidar çevrelerini biraz rahatsız etmiş" şeklinde yanıtladı.

İsrail ziyareti

Kılıçdaroğlu, önümüzdeki süreçte İran'a ziyaretinin olup olmayacağıyla ilgili soruya da, "Yerel seçim sürecine girdik. Vakit bulanabilinir mi bilmiyorum ama İran'a da gitmek isterim" cevabını verdi. Kılıçdaroğlu, İran'la ABD arasındaki ilişkilerin yumuşamasının çok önemli olduğunu ifade ederek, "Hem İran, hem Amerikan diplomasisini kutlamak gerekli" dedi. Kılıçdaroğlu, Yahudi temsilcileriyle yaptığı görüşenin ardından İsrail'e davet edilip edilmediğinin sorulması üzerine de, böyle bir davetin kendisine iletilmediğini ancak koşullar uygun olursa bir ziyaret gerçekleştirebileceğini ifade etti.

Kılıçdaroğlu, Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç'ın dershanelerin dönüşümüyle ilgili Eylül 2015 tarihini vermesini, "Sürecin uzaması, en azından bu süre içinde hükümetin daha sağlıklı düşünmesine yol açacaktır" diye değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, "Eğitim sistemini yeniden yapılandırır, dershaneye ihtiyaç kalmayacak şekilde bir model kurarsanız, bu bizim arzu ettiğimiz bir model. Getirin bu modeli biz de destek verelim. Belki 2015'e kadar böyle bir model üzerinde çalışıp getirecekler. Onu ancak tasarı parlamentoya geldiği zaman göreceğiz ve ona göre kararımızı vereceğiz. Bu aşamada hükümetin geri adım atmış olması bence önemli" diye konuştu.

İstifa etmeliydi

CHP lideri, hükümet-cemaat arasındaki gerilimle ilgili olarak, "Bu belgeler devam ederse ne olacak" sorusu üzerine, "O belgeler devam ederse hükümetin istifa etmesi lazım. Hangi gerekçeyle insanları fişliyorsunuz. Yolsuzluk yapan birinin koltuğu sağlamlaşırsa, halkına doğruyu söylemeyen bir bakanın koltuğunda oturması sağlanırsa bu hükümet istifa etmez, ne yaparsanız yapın" dedi. Kılıçdaroğlu'na CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin "Kamer Genç'i yedirmeyiz" şeklindeki açıklaması da soruldu. Kılıçdaroğlu, "Kamer Genç'i yedirmek de kolay değil" ifadelerini kullandı. "Gülen cemaatine yakın bir kuruluşla bir araya geliyorsunuz, onlara bu gerilimle ilgili ne gibi mesaj vereceksiniz?" sorusuna da Kılıçdaroğlu, "Biz Türkiye'de bir gerilim olmasını isteyemeyiz" yanıtını verdi.

Ulusalcı kanattan ayrışma!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Amerika ziyaretini takip eden Zaman gazetesi yazarlarından Amberin Zaman, CHP liderini "su alan geminin rotasını çeviren kaptana" benzetti. Amberin Zaman, köşe yazısında şu ifadeleri kullandı: "Dün Beyaz Saray'da Başkan Obama'nın Avrupa işlerinden sorumlu baş danışmanlarından Karen Donfried ile bir araya gelen Kılıçdaroğlu'nun ABD'nin derin rahatsızlık duyduğu AK Parti'nin Çin'den füze alma planlarına karşı olduğunu belirtmesi TSK'daki 'Avrasyacılar'ile paralel dünya görüşüne sahip CHP'deki ulusalcı kanattan ayrışmanın net ifadesidir diyebiliriz. Sonuçta geçen üç buçuk yılda Kılıçdaroğlu dümeninin başına geçtiği o yaşlı paslı sürekli su alan geminin rotasını tam olarak değiştiremediyse de burnunu en azından çevirdi. Okyanus ötesine yapılan bu yolculukta CHP'deki Kılıçdaroğlu liderliğindeki değişimin en somut ifadelerinden biri." 

"Görüldüğü gibi her şey rayında" 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gündemdeki tartışmalara ilişkin olarak, "Her şey rayına giriyor gördüğünüz gibi" dedi. TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri törenine katılan Gül, sorular üzerine bilimsel alanda teşvikin önemine dikkati çekerek, "Bu teşvik işi... Kalıcı olanlar bunlar oluyor. Bilimsel alandaki gelişme kalıcı oluyor. Diğerleri günlük tartışmalar, bugün hepimizin zihninde daha konjonktürel tartışmalar. Bugün dünü konuşuyoruz, ertesi hafta başka bir şey, iki hafta önce yapsaydık o gün başka konular vardı. onlar da gelip geçiyor" diye konuştu. Gül, gündeme dair sorular karşısında "günlük işlere girilmemesi" önerisinde bulundu. Bilimsel çalışmaların, milleti ileri taşıyacak faaliyetler olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, gazetecilerin eğitimin kalitesi ve gündemdeki tartışmalara değinmesi üzerine Gül, "Her şey rayına giriyor gördüğünüz gibi" dedi.

Kayıtlar 1 yıl daha

devam edecek

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, dershane temsilcileriyle bir araya geldi. Dershanelere kayıtların ocak ayından itibaren bir yıl daha devam edeceği belirten Avcı, "Çalışmanın genel çerçevesi oluşturuldu. Bu ay içinde yine bir araya gelip çalışacağız. Ocak ayında herkesin fikrini beyan ettiği bir tasarıyı Meclis'e sunacağız. Dershaneler dediğimiz zaman her biri aynı dershanelerden bahsetmiyoruz. Dönüşüm sürecinde bazı kurumlar daha kolay adapte olabilir, bazıları için daha fazla zaman alabilir. Biz Aralık ayı içerisinde dershanelerimizin son durumlarını elden geçireceğiz. Daha rasyonel olacak. Seçeneklerimizi netleştirmiş olacağız. Bu geçici kurumsallaşma sürecidir. Kapatma kelimesini hiçbir zaman kullanmadık, kullanmıyoruz. Eğitim sistemimizi inşallah 2015-2016 eğitim yılının başlangıcında yeni bir düzene taşımış olacağız. Eğitim sistemimizin alt yapısı ciddi bir reform sürecine giriyor."

http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/habergoster.php?haber=91839