En Sıcak Konular

İKTİDARA ÖFKE YASAK GETİRDİ

14 Mayıs 2013 09:36 tsi
İKTİDARA ÖFKE YASAK GETİRDİ Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde meydan gelen menfur saldırının yankıları sürerken, Hükümet’in koyduğu yayın yasağı patlamanın üzerindeki sis perdesini karartmaya yetmeyecek gibi gözüküyor.

KARARTMA

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde meydan gelen menfur saldırının yankıları sürerken, Hükümet'in koyduğu yayın yasağı patlamanın üzerindeki sis perdesini karartmaya yetmeyecek gibi gözüküyor.

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde meydan gelen menfur saldırının yankıları sürerken, Hükümet'in koyduğu yayın yasağı patlamanın üzerindeki sis perdesini karartmaya yetmeyecek gibi gözüküyor. Patlamaya ilişkin soru işaretleri her geçen gün daha da artarken, olay çok bilinmeyenli bir denkleme dönüşmüş durumda. Nereden bakılırsa bakılsın olaydaki zafiyetler yumağı Hükümet'i işaret ediyor. Hükümet olaya ilişkin hesap vermek yerine vatandaşın haber alma özgürlüğünü engelliyor.

İktidara öfke, yasak getirdi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Cumhuriyet tarihinin en kanlı saldırısının gerçekleştiği Hatay/Reyhanlı'ya hâlâ gitmemesi soru işaretlerine neden oldu. Bölgede bulunan bazı Bakanların temaslarına basın  sınırlaması konurken Başbakan Erdoğan'ın saldırı bölgesine gitmemesi/gidememesi, vatandaşın, iktidara olan öfkesine bağlandı.

Basına ambargo

AKP Hükümeti Reyhanlı saldırısıyla ilgili yayın yasağı koydu. Amaç; halkın haber almasını engellemek. Yasağın perde arkasında ise halkın iktidara olan tepkisi var. AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik, Reyhanlı saldırısı ile ilgili yayın yasağını savundu.

2 patlama değil 4 patlama oldu

Saadet Partisi Hatay İl Başkanı Necmettin Çalışkan: "Cumhuriyet tarihinin en büyük patlaması Reyhanlı'da oldu maalesef. Reyhanlı'nın patlama için seçilmesi ise oldukça manidardır. Patlama olduktan hemen sonra bir infial yaşandı. Halk Suriye plakalı araçları abluka altına aldı. Güvenlik güçlerinin uğraşlarıyla halk biraz sakinleşti. Bugün itibariyle ise hayat biraz da olsa normale döndü. Patlama sonrası Saadet Partisi, AKP, CHP il teşkilatlarının binaları hasar gördü. Bahsedildiği gibi 2 patlama değil 4 patlama yaşandı. Patlama esnasında kahvede oturan vatandaşlar yanarak öldü. Ayrıca açıklanan 46 ölü sayısı doğruyu yansıtmamaktadır. Gerçek ölü sayısı 100'ün üzerinde olduğu bilgisini aldık. Şehir büyük hasar gördü. İnsanların psikolojisi ise hiç iyi durumda değil. Şehirde olağan üstü hal vaziyeti alınmış durumda. Güvenlik güçleri şuan ikinci bir patlamanın olma ihtimali üzerinde duruyor" dedi.

Reyhanlı halkı diken üstünde

MAZLUMDER Hatay Başkanı Mehmet Aksu: "Reyhanlı halkı şu an çok öfkeli durumda. Sadece Reyhanlı değil sınıra yakın tüm il ve ilçeler aynı tedirginlikte. Olaydan 5 gün önce Suriyeli mülteciler ile Reyhanlı halkı arasında bir sürtüşme yaşanmıştı. Bu patlama olayı ise öfkeyi daha da arttırdı. Halk artık bu iş bitsin Suriyeliler memleketine dönsün istiyor ya da hükümetin bir an önce buna bir formül bulmasını istiyor. Şu an bir olay çıkmasın diye güvenlik güçleri tarafından yoğun güvenlik önlemleri alınmış vaziyette. Kısacası Hatay Reyhanlı halkı diken üstünde diyebilirim."

Abd'den talepler buharlaşan sözler mi?

Başbakan Erdoğan'ın NBC'ye verdiği röportajda sarf ettiği "ABD'yi kara harekatında ve uçuşa yasak bölge uygulamasında destekleriz" sözü, Türk basınında "tıraşlanmış" haliyle yer bulmuş ve "kara harekatı" kısmı "karartma"ya uğramıştı. "Gizli bir el" devreye girmiş ve Erdoğan'ın "kara harekatı" ile ilgili sözlerini "buharlaştırmıştı". ABD-İsrail ekseninde bir üslupla Suriye ile tansiyonu "savaş" mertebesine yükselten Başbakan Erdoğan'ın, Cumhuriyet tarihinin en kanlı saldırısı sonrası "sakin" hali dikkatleri çekerken, Reyhanlı'ya gitmemesi de hayretle karşılandı. Başbakan Erdoğan, ABD ziyaretinde Obama'dan talepleri olacağını açıkça söylerken, bu taleplerin Erdoğan'ın tabiriyle "kırmızı çizgileri aşılan" ABD'yi Suriye'ye bir harekata davet etme olup olmadığı sorusu zihinleri kurcalıyor.

Bölgede  Cıa  ve  Mossad Ajanları  cirit  atıyor

Ehl-i Beyt Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Ali Yeral, "Yayın yasağını doğru bulmuyoruz. Toplumu geren, ülkeyi ayağa kaldıran menfur bir terör olayında delillerin karartılması demokratik ve şeffaf bir adım değil. Daha cesetlerin parçaları toplanmamışken yapılan spekülatif açıklamaları güvenilir bulmuyoruz. Hatay, CIA ve Mossad ajanlarının cirit attığı bir yer haline geldi. Yapılan saldırıyı provokasyon olarak görüyor, huzura atılan bomba olarak değerlendiriyoruz. Dolayısıyla endişeliyiz."

Sorulacak çok soru var ama…
Bölgenin uzun süreden beri karışık olduğu istihbarat servislerinin cirit attığı bilinirken, neden önlem alınmadı?

Yabancı basının patlamada hayatını kaybedenlerin sayısını 150 olarak vermesi, kafaları karıştırdı.

Görgü tanıkları 2 değil 4 patlama olduğunu belirtiyor.

Sınır geçişlerinin güvenliği kim tarafından nasıl karşılanıyor ?

Saldırı aydınlığa kavuşturulmadan neden Suriye ve İran'ın ismi zikredildi?

Saldırının Suriye'deki krize siyasi bir çözüm bulunması için temaslarını yoğunlaştığı bir dönemde düzenlenmesi tesadüf olabilir mi?

Hatay'ın sosyo-politik gerçeği bilinmesine rağmen neden özellikle bu bölgeye insan yığınağı yapılıyor?

Başbakan'ın Suriye'ye karadan girme isteğini açıklamasının ardından saldırının meydana gelmesi Türkiye'yi savaşa sokmak isteyen çevrelerin işi olabilir mi?

Suriye tarafından düşürüldüğü iddia edilen F-16 savaş uçağımıza ilişkin çarpıcı bilgilere çok sonraları ulaşılmış, kesin yargı belirtip hedef gösterenler ortaya çıkan belgelerle, mahcup olmuştu.

Reyhanlı Sulh Ceza Mahkemesi'nce,  ilçede meydana gelen patlamalar sonrasında olay yerine, içeriğine, yaralı ve ölülerin görüntülerine ilişkin sesli, yazılı, görsel her türlü yayının yasaklanmasına karar verildi. Karar halkın bilgilendirilme hakkına engel oldu. Kararın arkasında ise halkın AKP iktidarına olan tepkisi yatıyor.

Cihan muhabiri de alınmadı

Bu arada, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun Hastane ziyareti bir ambargoya sahne oldu. Cihan muhabirinin bakanları izlemesine izin verilmedi. Bakanları sadece AA ve TRT muhabirlerinin izlemesine izin verildi. Ajanstan yapılan açıklamada, "Reyhanlı'daki elim terör olayını izleyen Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine yapılan ayrımcılığı kınıyoruz. Antakya Devlet Hastanesi'nde yaralı vatandaşları dün ziyaret eden Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun bu programının Cihan Haber Ajansı ekibi tarafından izlenmesine izin verilmedi." denildi.

Hükümet öyle bir İzah etti ki!..

AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik, Reyhanlı saldırısı ile ilgili yayın yasağını şöyle savundu: "Bakan orada kesinleşmiş verilere dayanarak halkı bilgilendiren insandır. Meseleyi bizzat yerinde inceleyen insandır. Çok zaman gazeteciler kulis haberlerini, birbirlerinden duyduklarını, sokaktan geçen birinin anlattığını da haber atlatma endişesiyle haber yapabiliyorlar. Bu gibi olaylarda meselenin sukünetle götürülmesi için yayın yasağı gerekliydi. 11 Eylül saldırılarında ABD'de de bu tür önlemler alındı. Ülkemizde böyle hadiseler olduğu zaman kan gölü manzaralarını gösterenler, insan organlarını teşhir etmeye varıncaya kadar şahit olduk. Dolayısıyla insanların acılarını derinleştirmemek için yayın yasağı gerekliydi. Meselenin tamamen ortaya çıkmasıyla birlikte yayın yasakları da ortadan kalkacaktır."

Yasaklar ne?

RTÜK'ten yapılan yazılı açıklamada, Reyhanlı Sulh Ceza Mahkemesi'nce, Reyhanlı Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine, ilçede meydana gelen patlamalar sonrasında olay yerine, içeriğine, yaralı ve ölülerin görüntülerine ilişkin sesli, yazılı, görsel her türlü yayının yasaklanmasına karar verildiği belirtildi.

'Soruşturma riske girer'

Açıklamada, Başsavcılığın talebinde "görsel, yazılı ve internet yayın organlarında, patlamalara ilişkin delil niteliğinde bulunan olay yerinin, yaralı ve ölülerin görüntülerinin yayımlandığının tespit edildiği" kaydedilerek, bu kapsamdaki yayınların soruşturmanın gizliliğine zarar verecek ve soruşturmanın geleceğini tehlikeye düşürecek hususlardan olduğu aktarıldı.

Başbakan henüz bölgeye gidemedi

Öte yandan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Cumhuriyet tarihinin en kanlı saldırısının gerçekleştiği Hatay/Reyhanlı'ya hâlâ gitmemesi soru işaretlerine neden oldu? Bölgede bulunan bazı Bakanların temaslarına basın  sınırlaması konurken Başbakan Erdoğan'ın saldırı bölgesine gitmemesi/gidememesi, vatandaşın partisine olan öfkesine bağlandı. Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak ve beraberindeki heyet bölgeye bugün gidip temas ve incelemelerde bulunacak.  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise dün Reyhanlı'daydı.

2 patlama değil 4 patlama oldu

Saadet Partisi Hatay İl Başkanı Necmettin Çalışkan: "Cumhuriyet tarihinin en büyük patlaması Reyhanlı da oldu maalesef. Reyhanlı'nın patlama için seçilmesi ise oldukça manidardır. Patlama olduktan hemen sonra bir infial yaşandı. Halk Suriye plakalı araçları abluka altına aldı. Güvenlik güçlerinin uğraşlarıyla halk biraz sakinleşti. Bugün itibariyle ise hayat birazda olsa normale döndü. Patlama sonrası Saadet Partisi, AKP, CHP il teşkilatlarının binaları hasar gördü. Bahsedildiği gibi 2 patlama değil 4 patlama yaşandı. Patlama esnasında kahvede oturan vatandaşlar yanarak öldü. Ayrıca açıklanan 46 ölü sayısı doğruyu yansıtmamaktadır. Gerçek ölü sayısı 100'ün üzerinde olduğu bilgisini aldık. Şehir büyük hasar gördü. İnsanların psikolojisi ise hiç iyi durumda değil. Şehirde olağan üstü hal vaziyeti alınmış durumda. Güvenlik güçleri şuan ikinci bir patlamanın olma ihtimali üzerinde duruyor" dedi.

Reyhanlı halkı diken üstünde

MAZLUMDER Hatay Başkanı Mehmet Aksu: "Reyhanlı halkı şuan çok öfkeli durumda. Sadece Reyhanlı değil sınıra yakın tüm il ve ilçeler aynı tedirginlikte. Olaydan 5 gün önce Suriyeli mülteciler ile Reyhanlı halkı tarafında bir sürtüşme yaşanmıştı. Bu patlama olayı ise öfkeyi daha da arttırdı. Halk artık bu iş bitsin Suriyeliler memleketine dönsün istiyor ya da hükümetin bir an önce buna bir formül bulmasını istiyor. Şuan bir olay çıkmasın diye güvenlik güçleri yoğun güvenlik önlemleri alınmış vaziyette. Kısacası Hatay Reyhanlı halkı diken üstünde diyebilirim."

Bomba kardeşliğe atıldı endişeliyiz

Ehl-i Beyt Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Ali Yeral, "Yayın yasağını doğru bulmuyoruz. Toplumu geren, ülkeyi ayağa kaldıran menfur bir terör olayında delillerin karartılması demokratik ve şeffaf bir adım değil. Daha cesetlerin parçaları toplanmamışken yapılan spekülatif açıklamaları güvenilir bulmuyoruz. Hatay, CIA ve Mossad ajanlarının cirit attığı bir yer haline geldi. Sünni kardeşlerimizin yoğun olarak yaşadığı Reyhanlı'da yapılan saldırı, İslam düşmanlarını işine yarayacaktır. Yapılan saldırıyı provokasyon olarak görüyor, huzura atılan bomba olarak değerlendiriyoruz. Dolayısıyla endişeliyiz. Aldığımız gayri resmi bilgilere göre Hatay'daki hastane morglarına kaldırılan ölü sayısı 157, tedavi edilen yaralı ise 177 kişi."

Kaynak: MİLLİ GAZETE http://www.milligazete.com.tr/haber/KARARTMA/280693#.UZJvpqLxqCk


Bu haber 691 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,886 µs