En Sıcak Konular

ERDOĞAN: ''ELİNDE SİLAHLA GİDENE HUKUKİ TEMİNAT OLMAZ''

30 Mart 2013 19:26 tsi
ERDOĞAN: ''ELİNDE SİLAHLA GİDENE HUKUKİ TEMİNAT OLMAZ'' Erdoğan, PKK’nın çekilme sürecine ilişkin olarak “Giderken silahını mağaraya bırakacak veya gömecek. Silahlı giderlerse güvenlik güçleri sessiz kalamaz. Yasal güvence olmaz, bu iş provokasyona açık” dedi

'Elinde silahla gidene hukuki teminat olmaz'

Erdoğan, PKK'nın çekilme sürecine ilişkin olarak "Giderken silahını mağaraya bırakacak veya gömecek. Silahlı giderlerse güvenlik güçleri sessiz kalamaz. Yasal güvence olmaz, bu iş provokasyona açık" dedi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, PKK'nın nasıl çekileceğine yönelik tartışmalara ilişkin, "Sınır dışına giderken silahını mağaraya bırakacak veya gömecek, öyle gidecek. Silahlı giderlerse sıkıntı olur. Sırtında silahla geçiyorsa güvenlik kuvvetleri görünce ne yapacak? Sessiz kalamaz, suç işler. Eli silahlı gidene hukuki teminat verilemez. Buna ne yasa ne de anayasa müsade etmez" dedi. Abdullah Öcalan ile bir pazarlık yapılmadığını belirten Erdoğan, "12 kanallı tv verdik. Hayata dahil ettik. Oradan kendi takımını izliyor. Türkiye'de ne olup bittiğini görüyor. Benim verebildiğim, verebileceğim budur" dedi.
Erdoğan CNN Türk ve Kanal D'nin ortak yanında gündemdeki konularla ilgili şunları söyledi:

 GEÇMİŞTEKİ YANLIŞLAR OLMAZSA BAŞARILI OLURUZ: (Çözüm sürecinin nasıl gittiğinin sorulması üzerine): Başarılı süreç olarak görüyoruz. Medyanın da olumlu yaklaşımıyla isabetli gittiğine inanıyorum. Geçmişteki yanlışlar yapılmazsa bu işten başarılı şekilde çıkacağız. Halkın ilgisi olumlu. Yüzde 58 kabulle. Anlattıkça bu oranın yükseleceğine inanıyorum.

GENEL AF YOK, PAZARLIK YOK: ('Örgüt ne istedi, ne elde etmeyi umuyor? Pazarlık var mı?' sorusu üzerine): Ne milletimin bana verdiği böyle yetki var ne de adalet anlayışımız böyle olabilir. Genel af denilmiştir. Hayır. Bizler devlete ait haklar konusunda af yetkisi kullanabiliriz ama şehitlerimizin veya bir maktülün hakkının affını sağlayamayız.

BAŞKANLIK PAZARLIĞINA 'HAŞA' DEDİ: (Muhalefetin 'al başkanlığı ver özerkliği veya Öcalan'a af değil ama ev hapsi' eleştirilerinin hatırlatılması üzerine): Ev hapsi falan böyle bir şey asla söz konusu değildir. 'Al başkanlığı ver şunu' haşa. Bunu söyleyen bir defa bizi iyi anlamamış.

SİLAHSIZ GEÇİŞ YAPILMALI: (Askerlere bu yönde bir talimat verilip verilmediğinin sorulması üzerine): Bunlar kalkıp, hukuk devletinin içindeyiz her şeyden önce. Hukuk devletinin içinde hukuk devletinde, yolgeçen hanına çevirmek diye bir şey tabii ki olmaz. Bunlar, o geliş gidiş yollarını gayet iyi bilirler. Bırak, silahsız olarak geçişini yap.

YASAL GÜVENCE VERİLMEZ: (Onlar 'yasal güvence istiyoruz' diyorlar denmesi üzerine): Verilmez. Silahı bırakıp öyle çekilsinler. Öyle olmak durumda. Gidecek olan silahını nereye bırakırsa bıraksın, gömerse gömsün o bizi ilgilendirmiyor, bırakıp gider. Çünkü, aksi takdirde provokasyona bu iş çok açıktır. Yasal zemin denildiği zaman, hazırlanacak yasal zeminler anayasa hükümlerine aykırı olamaz. Biz, şimdi anayasaya aykırı bir yasal zemin nasıl oluşturabiliriz. Bu işin muhatabı hükümettir.

YENİ OSLO SÜRECİNE MÜSAADE ETMEM: (Oslo sürecinin htırlatılması üzerine): Yeniden bir Oslo sürecine müsaade etmem. Niye? Demek ki gurbette böyle şeyler yapıldığında orada farklı bazı böcekler devreye girebiliyor, o böcekler devreye girdikten sonra bazı yerlere servisler yapılabiliyor.

SİLAHSIZA ATEŞ EDİLMEZ: Burada eğer gerçekten ülkemizin sınırlarını geçeceklerse silahı bırakma suretiyle bu mümkün ve silahı bıraktıktan sonra da zaten bizim güvenlik güçlerimizin eli silahsız insana silah sıkması diye bir şey söz konusu değildir, böyle bir şey yapmaz. Eli silahsız olanların hepsine de terörist diyemezsiniz. (Sayı ne kadar? sorusuna). Bin 500- 2 bin gibi.

BDP'LİLER İPE UN SERİYOR: (Öcalan ile doğrudan temas istenmesi ile ilgili olarak) Kim kuracak teması? BDP'liler kurmadılar mı? 3 kez gittiler. Bunlara söylendi. Bunların yaptığı ipe un sermektir. (Takvim var mı? Bakanlardan açıklayanlar oldu denmesi üzerine) böyle yapmışlarsa hata etmişler. Bu sürecin takvimi olmaz. Temennim 2013 yılında bu işi biterelim. Süreci biz götürmüyoruz ki takvim belirleyelim.

ÖCALAN'A VEREBİLECEĞİMİZ BU KADAR: (Öcalan yurtdışındakilere silah bırakın dedi mi sorusu üzerine): İmralı dışındakilerin hepsine yaptı. (Öcalan hidayete mi erdi? denilmesi üzerine) Kimse kimsenin hidayetinin kapalı olduğunu söyleyemez. Radyo verilecekti. 11.5 metrekarelik odası var. 40 metrekarelik avlusu var. Niye radyo, tv verelim dedik. 12 kanallı verdik. Hayata dahil ettik. Oradan hem kendi takımını (Galatasaray'ı kast ediyor) izliyor hem Türkiye'de ne olup bittiğini görüyor. Jimnastik noktasında 3 gündü. Her gün 1 saat verilsin, yapsın dedik.
Arkadaşları ile görüşme gün aşırı 1 saat yapsın. Yaşam koşullarını değiştirmek çok farklı. Benim verebildiğim, verebileceğim budur. Yetkim yok. O mahkûm orada. Masanın bir ucunda o, bir ucunda Başbakan ifadesi çok çirkin bir ifade.

PİSİ PİSİNE: Biz, boşuna şehit veriyoruz eyvallah ama onlar da pisi pisine gidiyor. Kürt kardeşimin içinde kaybedenler olmuşsa bunların yüzünden olmuştur. (Ne zaman biter? sorusuna) Silah bırakmadan bu iş olmaz. Ülkemde şu silah bırakma işlemi gerçekleşince Türkiye sıçrayacaktır.

7 BÖLGEDE 7'ŞER AKİL: (Akil insanların oluşturulmasının sorulması üzerine) Süreç devam ediyor. Bir iki gün içinde bir noktaya geleceğiz. Sürpriz isimler olabilir. Sizlerden de olabilir. Kabul ederlerse. 7 bölgede 7'şer kişiden oluşan akil insanlar kadrosu olacak. Bunlar belirleyici olmayacak.

YENİ ANAYASA İÇİN B-C PLANLARI UYGULANACAK: (Yeni anayasada 1 Nisan son süre mi? sorusu üzerine): Mart sonuna geldik, iş bitiyor. Artık başımızın çaresine bakacağız. B, C planlarımızı uygulamaya koyacağız. Muhalefetle otururuz. İkisi de olmuyorsa C planı devreye girer. BDP ile anayasa değişikliği yapamayız. Referandumla anayasa yolu açabiliriz.

'Gazze'ye güçlü gitmek istiyorum'
(İsrail sorusu üzerine): Özür safhası aşılmış oldu. Kayıtlarda var. İkinci safha tazminat safhası. Bir heyet ayın 12'sinde Türkiye'ye gelecek. Bülent beyin (Arınç) başkanlığında bir ekip oluşturduk. Bu ekip çalışmasını yapıyor, görüşmeleri yapacaklar. Bu heyet ailelerle görüşmeleri yapacak. Üçüncü safha da Filistin'e ambargonun kaldırılması. Şu anda kapılardan iki tanesi daha açıldı. Filistin'e oradan gıda, ilaç girmeye başladı. Olumlu adımlar bunlar. Benim de Gazze'ye ziyaret planım var. Tarih netleşmedi. Sıkıntıya vesile olmadan yapalım istiyoruz. Şu görüşmeler yapılsın. Elimiz güçlü gidelim istiyoruz.

'Dedeciğim demesi bambaşka'
(Torunları özlüyor musunuz?) İstanbul'a gidişimi daha çok torunlar sağlıyor. Görmek için özellikle gidiyoruz. İki büyük torunum ilkokula başladılar. İkisi de oğlan. Ufak kız 3 yaşında falan. Üçü de insana farklı bir canlılık getiriyor, güç katıyor. Eşim de ufak kızım da sadece onları görmek için İstanbul'a gidelim diyorlar. Torun evlattan daha fazla seviliyor. Dedeciğim demesi, sonuna onu koyduğunda, bambaşka. En az üç çocuk derken boşuna söylemiyorum. (CNN Türk Ankara Temsilcisi Hande Fırat'a yönelik) Sen de öyle azda kalma. Daha çok alınacak mesafe var.

Osmanlı'daki hoşgörüyü yakalayabilmiş değiliz

OSMANLI'DA KÜRDİSTAN VARDI: ('2023'te olursam eyalet sistemini önerirdim dediniz mi?' sorusuna)
Olsaydım önerirdim dedim, olursam demedim. Bunlar tarih bilmiyorlar. Bu, 'cumhuriyete savaş açmaktır' dersen, önce bir dünyaya bakalım. Güçlü ülkelere bakarsanız eyalet korkusu endişesi yoktur. Tam aksine kalkınmayı ve siyasi rekabeti getirir. Güçlenme alametidir. Güçlü Osmanlı'da Lazistan, Kürdistan eyaleti var. Niye, çünkü güçlü. Rahatlıkla vermiş bunları. MHP'ye endişe ile bakıyorum, CHP'yi farklı düşünürüm de. MHP bir yandan Osmanlıyız diyecek, diğer yandan bunu görmezden gelecek. MHP, niye karşı çıkıyor? Acaba farklı bir etnik unsur kazanır mı? E güçlen gir, kazan. Etnik mücadele veriyorsan, o zaman hiçbir yerde girme. Ama bizim böyle bir endişemiz yok. Eyaletlerde de böyle bir endişeye gerek yok. Güçlü bir Türkiye asla eyalet sisteminden korkmamalı.

TİNERCİ NESİL Mİ YETİŞSİN: (Afyon'daki içki yasağı sorusuna) Afyon'daki konuyu bütün içeriği ile bilmiyorum. Değerlendirme yapmam doğru olmaz. Ama Kadıköy'de CHP Belediyesi belli saatlerden sonra alkollü içki satışlarını yasaklama kararı almış. Yanlıştır demiyorum, bana göre doğrudur. Medyada hiçbir şey bu konuda konuşulmadı. Bunu Ak Partili belediye yapsa, kıyamet kopardı. Biz şöyle tanımlanıyoruz; 'Tayyip Erdoğan alkol almaz, ailesi karşıdır, Ak Parti'nin yöneticilerinin büyük kısmının alkolle işi gücü yok'. Bazıları anlamamakta direniyorlar. Anayasa'   nın 58. maddesinde özellikle 'devlet gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzer kötü alışkanlıklardan korur' diyor. Amir hüküm. Biz bunu devlet olarak yaptığımızda buna ters yaklaşılıyor. Biz anayasanın amir hükmünü yerine getiriyoruz. Getiremediğimiz için de mahcubum milletime karşı. Bu uygulamaları fütursuzca, sınırsızca yapanlar var her yerde, okulların yanına kadar geldiler. Alkolik bir nesil mi, tinerci bir nesil mi yetiştireceğiz, ilimle başbaşa, kitabı elinde tutan bir nesil, geleceğe farklı bir ufukla bakan bir nesil mi yetiştireceğiz. Alkolik gençlik istemiyoruz, anayasanın amir hükmü, yaptığımız iş bu.

HEM ALİM, HEM ARİF: (Diyanet İşleri Başkanı'nın sözleri sorusuna): İzmir ile ilgili hakikaten Diyanet İşleri Başkanımıza karşı yapılan büyük bir haksızlık. 'İrfan sahibi bir ilim adamını buraya müftü olarak atıyoruz' diyor. Buradan hemen 'İzmir irfan sahibi değil' çıkartılıyor. Burada atadığı müftünün tanımını yapıyor. İrfan sahibi ne demekti? Alim olursunuz ama arif olamazsınız. 'Hem alim, hem arif bir insan atıyorum' diyor. Buradan kalkıp bir şeyler çıkartma gayreti çok yanlış. Nitelik ortaya koyuyor ve İzmir halkı mutluluk duyacaktır. Böyle bir insanı hem alim hem arif olan bir insanı tanımlıyor. Teşekkür etmemiz gerekirken bazı gazeteler İzmir halkına hakarettir falan. Zaten bunu diyen CHP'dir. Artık bunları kimse yutmuyor.

Kadıköy Belediyesi masaları toplamıştı

Kadıköy Kadife Sokak'ta evleri bulunan vatandaşlar 30 kadar alkollü işletmenin masa ve sandalyelerini yaya kaldırımlarına koymasından rahatsızdı. Sigara yasağıyla birlikte işletmeler içki servislerini dışarı yapmaya başlayınca yaya kaldırımı yürümeye tamamen kapatılmıştı. Kadife Sokak'ta evleri bulunan vatandaşlara sokaktan geçenler de destek vererek sosyal medya üzerinden yetkililere mesaj yağmuru başlatmıştı. Bunun üzerine Kadıköy Belediyesi, Kadife Sokak'ta yeni düzenlemeye gitmiş ve geçtiğimiz 14 Mart'ta sokaktaki içkili işletmelerin masa ve sandalyelerini toplamıştı.(MİLLİYET)

 


Kaynak: MİLLİYET GAZETESİ http://siyaset.milliyet.com.tr/-elinde-silahla-gidene-hukuki-teminat-olmaz-/siyaset/siyasetdetay/30.03.2013/1687120/default.htm



Bu haber 632 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,900 µs