En Sıcak Konular

SİVİL DİYE YOLA ÇIKTILAR ''ÖCALAN ANAYASASI'NDA BULUŞTULAR

3 Mart 2013 21:50 tsi
SİVİL DİYE YOLA ÇIKTILAR ''ÖCALAN ANAYASASI'NDA BULUŞTULAR Anayasa tarihimizin kronolojisi savaş anayasası (1921), cumhuriyet anayasası (1924), devrim anayasası (1961) ve darbe anayasası (1982) diye ilerliyor... 2013'e ise İmralı anayasası damgasını vuruyor

Öcalan anayasası

Anayasa tarihimizin kronolojisi savaş anayasası (1921), cumhuriyet anayasası (1924), devrim anayasası (1961) ve darbe anayasası (1982) diye ilerliyor... 2013'e ise İmralı anayasası damgasını vuruyor

İmralı tutanaklarının sızdırılması kamuoyunda nasıl tepki buldu? Dün okumuşsunuzdur. Araştırma şirketleri kamuoyunun algısını Akşam Gazetesi'ne yorumladı. Hemen hepsi AKP'yi ürkütme endişesiyle öyle cevaplar vermiş ki süreç ne olursa olsun başarılı olacak hissine kapılıyorsunuz. Ama en büyük hiti AKP'ye yakınlığıyla bilinen ANAR Araştırma Şirketi sahibi İbrahim Uslu yapmış:

"RİSK altında olan CHP ve MHP... Süreç başarılı olursa destek vermedikleri için sıkıntıya düşecekler. Başarısız olursa bu kez toplum iki partiyi 'kanın akmasının sorumlusu' olarak gösterebilir."
YANİ her şeyi yapan, karar veren iktidar partisi AKP ama her türlü sonuçta dayağı yiyen yine muhalefet partileri. Ne güzel iş değil mi?
İBRAHİM Uslu'nun cümlesini anlamakta zorlandığınız gibi olan biteni anlamakta da zorlanıyorsunuz değil mi? İnanılmaz şeyler oluyor ve herkes hayatına devam ediyor.
SÜLEYMAN Demirel'in dediği gibi; "Her sabah fırıncılar ekmek yapar, hayat devam eder."
İŞİN sırrı burada saklı... Apolitikleşmiş bir toplum, yaşam mücadelesine düşmüş ve sadece kişisel geleceğinin kaygısındaki insanlardan mı ibaretiz.
GELİN bu akıl tutulmasını biraz açmaya ve olan biteni anlamaya çalışalım...
Sahi APO'nun tutanakları ne anlama geliyor? ÖNCE bir tespit yapmama izin veriniz lütfen... Bu halkın önemli bir kesimi Tayyip Bey'e inanıyor. 'Laf ola beri gele' bir cümle değil bu. Halk ona inanıyor. Sevmenin beğenmenin ötesinde inanıyor. Bu halk Menderes'i, Özal'ı, Demirel'i sevdi ama inanmadı. Tayyip Bey'e ise inandı.
NEDEN? Çünkü Tayyip Bey, çok önemli bir şeyi başardı: Ekonomik krizin üzerine başbakanlık koltuğuna oturdu ve enflasyonu yendi, hastaneleri ücretsiz yaptı, 'Dünyayı sallayan ekonomik kriz bizi teğet geçecek' dedi ve kriz bizi vurmadı.
HALK bu yüzden onu kurtarıcı gibi görüyor. Yaptığı gaflar, hatalar, bölücübaşıyla pazarlık vs. Hiçbir şey onun oylarını düşürmüyor. Hatalarını kimse görmek istemiyor.
TAYYİP Bey'in tek düşmanı var, o da ekonomik kriz. Eğer ülke büyük bir ekonomik krize düşerse o zaman sihir bozulur. Tayyip Bey gider.
AMA şu anda her durumda muhalefet suçludur. Ne yaparlarsa yapsınlar... Dayak yemek için ringe çıkmış boksör gibiler.

İNCE BİR SİYASET

NEYSE bu uzun girişten sonra gelelim İmralı tutanaklarına... Ama tutanaklardan önce seçilen ekibi ele alalım.
HER ne kadar Adalet Bakanlığı ve Başbakan'ın istediği isimler seçildi dense de APO'nun mesajlarını doğru taşıyabilecek isimlerde mutabakat sağlandı. İslamcı kanadı temsilen Altan Tan, Türk ve popüler kanadı temsilen Sırrı Süreyya Önder, Kürt ve kadın kanadını da temsilen Pervin Buldan...
YANİ ince bir siyaset yapılarak seçilmiş bir ekip.

DEMİRTAŞ'I YALANLIYOR

GELELİM tutanaklara...
"Şimdi akamete uğramaması lazım. Uğrarsa, tırnak kesilirse felaket olur. Türkler de bunu bilmeli; başarısızlık orta ve üst düzey savaş, isyan, kaos hepimizin hayatı söz konusudur. Şimdiye kadar yaşadıklarımız devede kulak kalır."
ÖCALAN 'etle tırnak gibiyiz' demek istiyor. Yani BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın "Biz etle tırnak değiliz, iki eşit milletiz" sözünü yalanlıyor. Ama iç savaş tehdidini de saklı tutarak... Türkiye, Yugoslavya'ya döner demeye getiriyor. 'Heyetle dünden beri yoğun bir şekilde çalışıyoruz' dediğine göre MİT İmralı'ya karargâh kurmuş durumda. Başbakan'ın da bilgisi doğrultusunda çalışmalar kesintisiz devam ediyor demektir.
ÖCALAN yeni kontrgerilla merkezi olarak da Cemaat'i işaret ediyor. Yani APO'ya göre yeni derin devlet artık Cemaat yapılanmasıdır. Cemaate yakın gazeteciler Emre Uslu ve Mehmet Baransu'nun arkasında büyük bir güç var diyerek kontrgerillayı işaret ediyor. Merkez olarak da Florida'yı işaret ediyor. (Türkeş de orada yetiştirildi diyor.) Aynı şekilde KCK operasyonlarını da (10 bin kişiyi tutukladılar diyerek) cemaatin yaptırdığını öne sürüyor.
İLGİNÇ bir bilgi var satır arasında... Said-i Nursi'nin köyü Nurs Köyü'nün Ermeni köyü olduğunu itinayla vurguluyor. Yani Said-i Nursi'nin önceden Ermeni olduğunu ima ediyor. Özellikle İngiltere tarafından Teşkilât-ı Mahsusa sokuldu diyor.

MİT'E GÜVEN TAM

APO'NUN yeni mesai arkadaşları olan MİT'çilere güveni tam. Paris'teki suikastte zanlı Ömer Güney'in MİT'le ilişkide olma ihtimalini milyonda bir diye niteliyor.
BAKAR mısınız? Kendi örgütüne ve onun legal kuruluşu olan BDP'ye tam olarak güvenmeyen APO, MİT'e toz kondurmuyor. "MİT'e ve Başbakan'a darbeyi ben önledim" diyor... "Eğer Hakan Fidan tutuklansa bütün kalelerimiz düşmüş olacaktı" diyor...
ŞU analizi yapabiliriz... Devletin derinliklerindeki kamplaşma artık net: Bir yanda AKP ve APO... Karşılarında ABD destekli Cemaat.
"...BİZ AKP'ye iktidarı altın tepside sunduk. Bize bir teşekkür etmedikleri gibi 2. Atatürk rolüne soyunup daha çok üstümüze geldiler, ezmeye çalıştılar. Benim demokratik kriterlerim var bunu anlattık, bir baktık ki AKP hegemonya kurmak istiyor, 1923-40-50 CHP yerine AKP..."

İKİ TESPİT DOĞRU

APO'NUN megalomanisi her zamanki gibi sürüyor. İktidarı kendisinin hediye ettiğini söyleyecek kadar ileri gidiyor. Ama bu paragrafta iki tespit doğru. İlki Tayyip Bey'in 2. Atatürk rolüne soyunduğu (Yukarıda anlattığım gibi. Atatürk düşmandan, Tayyip Bey ekonomik felâketten kurtardı algısı) ve ikincisi AKP'nin tek parti dönemini hatırlatan uygulamaları.
ÖCALAN, örgütüne tam olarak da hâkim olmadığını itiraf ediyor. Suriye, Kandil ve İran'da toplam 100 bin militanları olduğunu söylüyor. Ve bunların içinde en önemli yerin Kandil olduğunu işaret ediyor. Yani Kandil'i benim bile ikna etmem çok güç diyor.
BİRAZ da magazin bilgilere girelim. Sırrı Süreyya Önder "O...Çocukları" filminden sonra yeni eserini APO'nun bilgisine sunuyor. Kızıl milyarder Osman Kavala'nın selamlarını iletiyor. APO, Kadir İnanır'ın son çıkışını çok olumlu buluyor. Pervin Buldan ise bir hatıra eşya peşinde... APO'dan kalem istiyor. Bu arada Nişantaşı'ndan alınan hediyeler veriliyor. APO'nun Necip Fazıl'ın toplantılarına giden ve namaz kılan bir genç olduğunu da öğreniyoruz. Hatta 33 sure ezberlediğini de öğreniyoruz.
APO'NUN söyledikleri içinde çeliştiği epey yer var. Özellikle üniter devletin devamını öngören açıklamalar yapmasına karşın Türk Ulusçuluğunu faşizm olarak niteliyor. Bunu kabul edemeyiz diyor.
AMA asıl anayasa hakkındaki görüşlerinin mektup olarak Kandil'e ve Avrupa'ya gönderileceğini öğreniyoruz.
ACABA orada nasıl bir anayasa modeli öneriyor? İpucu: Anayasanın iki kurucu millet tanımına ihtiyacı olmadığını ve vatandaşlık vurgusunun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üzerinden olabileceğini müjdeliyor(!)

İSRAİL-İNGİLTERE OYUNU

APO'NUN yerinde tespitleri de var. Kendi yakalanmasının ve yaşadıklarının İsrail-İngiltere oyunu olduğunu net olarak görmüş halde. İngiltere eskiden general imal ederdi şimdi imam imal ediyor diyor. Mursi'nin de İngiltere imalatı olduğuna işaret ediyor ki, haklıdır.
TUTANAKLARA bakacak olursak Öcalan özerkliği kafasında çoktan ilân etmiş. Özerkliğin şartlarını tek tek sıralıyor. Ama kelime olarak asla telaffuz etmeden 'bir arada yaşayacağız' diyor. "Tek devlet bize yeter" diyor.
İYİ de nasıl...?
RESMİ dil ne olacak? Bölgesel bir ayrım olursa nüfus eşitliği gelir dağılımı nasıl sağlanacak... Kaynaklar dış borçlar nasıl pay edilecek?
BU ürkütücü soruların cevabını kendisi de biliyor mu acaba?
UZUN lafın kısası... MİT'i kendine partner edinmiş Öcalan, AKP'yi de etkisi altına almış gözüküyor. Eğer bu uyumlu çalışma devam ederse anayasa çalışmalarına onun damgası vurulacak.
YANİ anayasa tarihimizi özetlerken şöyle diyeceğiz bundan sonra ...
1921: Savaş anayasası
1924: Cumhuriyet anayasası
1961: Devrim anayasası
1982: Darbe anayasası
2013: İmralı anayasası
NE dersiniz?

Kemal Bey nihayet Nuriye Teyze'ye gitti

BU köşenin okurları hatırlayacaktır. 102 yaşındaki Nuriye (İdil) Teyze'den bahsetmiştim. Atatürk'ün 23 Nisan müjdesini verdiği küçük kız şimdi tam 102 yaşında. Onunla Çoban Ateşi belgeseli kapsamında uzun bir röportaj yapmıştım. Benden son isteğinin Kılıçdaroğlu'yla görüşmek olduğunu söylemişti. Kemal Bey'e bu köşeden çağrı yapmıştım. Sonunda Kemal Bey dünkü İzmir gezisinde ziyarete gitti. Ancak Nuriye Teyze ne yazık ki yoğun bakımdaydı. İşitebildi mi bilmiyorum. Ama en azından bu son isteğinin yerine geldiğini manende olsa hissedebildiğinden eminim.

Kaynak: MİLLİ GAZETE http://www.milligazete.com.tr/haber/Ocalan_anayasasi/275697#.UTOl3KLxqCk


Bu haber 578 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,774 µs