En Sıcak Konular

HAÇLI-SİYON İŞGALİNİN FETVACISI BELAM-I BAURALAR

30 Aralık 2012 20:52 tsi
HAÇLI-SİYON İŞGALİNİN FETVACISI BELAM-I BAURALAR Belam-ı Baura, Firavun ve Karun’un diktatörlük, sömürü ve zalimce baskılarını fetvalarıyla destekleyen, perçinleyen sahte din adamı tipinin sembolüdür.

Haçlı-Siyon işgalinin fetvacısı Belam-ı Bauralar

Belam-ı Baura, Firavun ve Karun'un diktatörlük, sömürü ve zalimce baskılarını fetvalarıyla destekleyen, perçinleyen sahte din adamı tipinin sembolüdür. Bugünün Firavun'u ve Karun'u olan Haçlı-Siyon emperyalizmi, bütün İslam dünyasını sırayla darmadağın etme, işgal ve istila etme, sömürüp yağmalama projesi olan Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Suriye'ye çullanmıştır. Ancak burada işini doğrudan doğruya kendisi görmek yerine, kiraladığı veya kandırıp aldattığı taşeronlar kanalıyla hedefine ulaşmayı kendisi için daha kârlı görüyor. 
Bu bağlamda hem silahlandırdığı adamlarla hem de Müslümanları birbirine kırdırmayı şiddetlendirecek fetvacı din adamı kisveli birtakım kişilerle projesini uyguluyor. Bu bağlamda yakın zamanda gelen haberlere göre Selefî Müslüman Kardeşler teşkilatının Katar'da yaşayan şeyhi Uluslararası Müslüman Âlimler Birliği Başkanı Prof. Dr. Yusuf El- Kardavi'nin El-Cezire'de yayınlanan programında Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'a destek veren âlimler ve sivillerin öldürülmesini isteyen bir fetva yayınladığı söyleniyor. 
Esad yanlısı herkesin ayrım gözetilmeksizin "öldürülmesinin caiz olduğunu" söyleyen Kardavi: "Yönetimle işbirliği yapanların hepsiyle savaşmamız lazım. Asker, sivil, âlim ve cahil olsun, insanları haksız yere öldüren bu zalim yönetimle beraber olanlar, bu yönetim gibi zalimdir. Bunlarla savaşılması gerekir. Eğer bunların arasında mazlum birisi varsa Cenab-ı Allah onu savunacak. Onun hakkını alacak" demiş. 
Emperyalist Haçlı Batı, dışarıdan müdahale ile Suriye'de kendi amaçları doğrultusunda, İsrail'in menfaatlerini esas alan bir operasyon yapıyor. Kardavi adlı kişi de bu projeyi destekleyen bir fetva yayınlıyor. Biz bunu İslam'la, Müslümanlıkla bağdaştıramıyoruz. 
Emperyalizmin sözcülüğünü, işbirlikçiliğini, tetikçiliğini yaparak Müslümanı Müslümana kırdırma projesinde yer alan din adamı kisveli adamlar, her dönemde bulunabilir ve ayarlanabilir. Nitekim bizde de özellikle Millî Mücadele dönemimizde böyle fetvacılar vardı. 
İtilaf Devletleri adlı Haçlı sürülerinin ülkemizi işgal döneminde Şeyhülislâmlık makamında Millî Mücadele taraftarı olan Haydârîzâde İbrahim Efendi bulunmaktadır. İşgalci İngilizler, İstanbul hükûmetine baskı yaparak şeyhülislamdan Millî Mücadele karşıtı fetva yayınlatmaya çalışırlar. Haydârîzâde, böyle bir fetva yazmayı kabul etmediği için istifa eder. Yerine Dürrîzâde Abdullah Efendi getirilir. 11 Nisan 1920 tarihinde Şeyhülislâm Dürrizâde Abdullah İngilizlerin istediği fetvayı yayınlar. 
Bu fetvada şunlar yazılıdır: "Dünya düzeninin sebebi olan ve kıyamet gününe kadar Ulu Tanrı'nın daim eyleyeceği İslâm Halifesi Hazretleri'nin veliliği altında bulunan İslâm memleketlerinde bazı kötü kimseler anlaşarak ve birleşerek ve kendilerine elebaşılar seçerek Padişahın sadık uyruklarını hile ve yalanlarla aldatmakta, yoldan çıkarmaktadırlar. Padişahın yüksek buyrukları olmaksızın asker toplamaktadırlar. Görünüşte askeri beslemek ve donatmak bahaneleriyle, gerçekte ise mal toplamak sevdasıyla, Şeriat'e uymayan ve yüksek emirlere aykırı bir takım haksız ödemeler ve vergiler koymakta ve çeşitli baskı ve işkencelerle halkın mal ve eşyalarını zorla almakta ve yağmalamaktadırlar. (…) Bu işleri yapan yukarıda söylenmiş elebaşılar ve yardımcıları ile bunların peşlerine takılanların dağılmaları için çıkarılan yüksek emirlerden sonra bunlar, hâlâ kötülüklerine inatla devam ettikleri takdirde işledikleri kötülüklerden memleketi temizlemek ve kulları fenalıklardan kurtarmak, dince yapılması gerekli olup, Allah'ın "öldürünüz" emri gereğince öldürülmeleri şeriata uygun ve farz mıdır? Beyan buyrula... 
Cevap: Allah bilir ki olur. 
Böylece Padişahın ülkesinde savaşma kabiliyeti bulunan Müslümanların adil Hâlifemiz Sultan Mehmed Vahdeddin Han Hazretlerinin etrafında toplanarak savaşmak için yapacağı davet ve vereceği emre uymak suretiyle adı geçen asilerle çarpışmaları dince gerekir mi? Beyan Buyrula. 
Cevap: Allah bilir ki gerekir. 
(…) Bu takdirde, Padişah'ın asilerle savaşmak için verdiği emre itaat etmeyen Müslümanlar, günahkâr ve suçlu sayılıp şerîat yargılarına göre cezalandırılmayı hak ederler mi? Beyan buyrula. 
Cevap: Allah bilir ki, ederler. 
Dürrizâde Es-Seyyid Abdullah." (Ali Sarıkoyuncu, Millî Mücadelede Din Adamları, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara 2007, s. 146- 164.) 
Böyle bir fetvayı Mehmet Akif, Sebilürreşad dergisinde yayınlamadığı gibi Millî Mücadeleye bizzat katkıda bulunmuştur. Eşref Edib, Âkif'in emirleri doğrultusunda Dürrîzâde'yi makamında ziyaret eder. "Anadolu kıyamının memleketi işgal eden düşmana karşı millî bir cihad" olduğunu belirtir. Bu cihad aleyhinde verilecek bir fetvanın millî ve dinî çok büyük bir hata olacağına dikkati çeker. Fakat çok geçmeden, Dürrîzâde, yine Âkif'in ifadesiyle, "Millî Hareket aleyhinde o haltı edecek", yani malûm fetvayı verecektir. (Hayrettin Karan, "Millî Mücadelede Sebilürreşad, Mehmed Âkif ve Eşref Edib, Sebilürreşad", X/239, (Ankara 1956) S. 14; Eşref Edib (Fergan), Mehmed Âkif, Hayatı ve Eserleri ve 70 Muharririn Yazıları, C. 1, İstanbul 1938, s. 56.) 
İşgalcilerin böyle adamları kendi hedefleri doğrultusunda kullandıklarının bir göstergesi de doğrudan doğruya kendi açıklamalarıdır. 
Nitekim işgal güçleri arasında görevli istihbarat subayı İngiliz Ryan'ın 25 Aralık 1919'da hükûmetine sunduğu raporda şunlar yazılı: "Biz gerçek ideali din imiş gibi davranacak menfaatçi bir grubu idareci olarak takdime çalışacağız. Panislamizmi ezemeyiz. Bu, tıpkı Batı'daki milliyetçilik gibidir. Bizim şimdiki gayemiz, arkadaş gibi davranıp kazanmak ve sonra hükmetmek olmalıdır." (Hulki Cevizoğlu, İşgal ve Direniş) 
Tahirü'l-Mevlevî de bir hatıra kitabında Teâlî-i İslam Cemiyeti adına bu cemiyetin haberi olmadan hükûmetin emri ile Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi kontrolünde Kuva-yı Milliye aleyhine bir beyanname yazdırılıp Yunan uçaklarıyla Anadolu'da dağıtıldığını belirtir. (Tahirü'l-Mevlevî, İstiklal Mahkemesi Hatıraları, hzl. Nurcan Boşdurmaz, Büyüyen Ay Yayınları, İstanbul 2012, s.74, 75, 79) 
Vatanını, milletini, dinini savunan Kuva-yı Milliyecilerin nerede görülürse öldürülmeleri emrini veren bu fetvaların Yunan uçaklarıyla köylere kadar her yere dağıldığı Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun Yaban adlı romanında da geçer. 
Ulemadan Divitli Eşref Hoca diye birisi: "İngilizlere meydan okuyoruz. Bu en büyük küfürdür." diye fetva vermiş. Teâli-i İslam Cemiyeti: "Yunan ordusu halifenin ordusu sayılır. Hiç de zararlı bir topluluk değildir. Asıl kafası koparılacak mahlûkat Ankara'dadır." (1920) diyerek Atatürk ve diğer Kuva-yı Milliyecileri hedef göstermiştir. 
Daha bunlar gibi pek çok örnek göstermek mümkündür. 
Millî Mücadele döneminde olduğu gibi günümüzde de Amerika ve Avrupa'nın fetvacılığını yapan İslamcı görünümlü; ama gerçekte PKK söylemine sahip Türk düşmanı bir takım çevreler, vatanını, milletini, bayrağını, dinini, dilini, devletini, istiklalini, hürriyetini savunan tamamen yerli ve millî düşünen sahih münevver Türk aydınlarını değişik suçlamalarla yok etmek istemektedirler. Millî Mücadele döneminde nasıl içinden çıktıkları Türk milletini yok etmek için İngilizlerin fetvacılığını yapan Belam-ı Bauralar rezil bir şekilde kendileri perişan oldularsa, günümüzde de onların torunu olan Amerika ve Avrupa fetvacıları aynı akıbete uğrayacaklardır. Allah, kendine, dinine, vatanına ve milletine saygısı olan saf, temiz, güvenilir, gerçek Müslüman Türk aydınlarını koruyacaktır. Allah'a olan inancımız, cesaretimizin yegâne kaynağıdır. 

Prof. Dr. Nurullah Çetin - Yeni Mesaj

 

Kaynak. YENİ MESAJ GAZETESİ http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12004137/hacli-siyon-isgalinin-fetvacisi-belam-i-bauralar/prof-dr-nurullah-cetin




Bu haber 853 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,432 µs