En Sıcak Konular

DOMUZ GRİBİ İLE KİMLER,NİÇİN HEDEF SEÇİLDİLER?

5 Şubat 2010 15:16 tsi
DOMUZ GRİBİ İLE KİMLER,NİÇİN HEDEF SEÇİLDİLER? Domuz gribi hakkında son günlerde ortaya çıkan haberler para için insanın nasıl hedef seçildiğini göstermektedir.

Domuz gribi ile kimler, niçin hedef seçildiler?
 
Yaptıkları yanlarına kâr mı kalacak?
 
Domuz gribi hakkında son günlerde ortaya çıkan haberler para için insanın nasıl hedef seçildiğini göstermektedir. Para tuzağı, korku pazarlama, abartılmış korkular, kitleleri paniğe sürüklemek  gibi açıklamalar bu griple ilgili tereddütlerimizi artırmaktadır. Dünya Sağlık örgütünün son yaptığı açıklama ise oldukça düşündürücü!
Pekiyi Dünya Sağlık Örgütü’nün görevi iş işten geçtikten sonra açıklama yapmak mı? Yani para için tuzak kuranlara, korku pazarlayanlara, insanları abartılmış korkulara itenlere, kitleleri paniğe sürükleyenlere bu örgütün hiçbir yaptırımı yok mu? Sorumlular hakkında bir daha cesaret edemeyecekleri şekilde hesap sormak ve teşhir etmek neden düşünülmüyor? İnsan ve insan hayatı bu kadar ucuz mu? Bu tuzaklara alet olan Türkiye gibi ülkelerde neden ciddi araştırmalar yapılmadı? Sağlık Bakanı Recep Akdağ hakkında neden soruşturma açılmıyor! Paniğe sürüklenen ve oyuna gelen halk neden tepki göstermiyor, neden yargıya başvurular yapılmıyor ya da sorumlular hakkında niçin davalar açılmıyor!
Türkiye’de öldüğü söylenen 627 kişinin «domuz gribinden öldüğü açıklamaları» gerçek mi?
 
Oyuna gelenler
 
Avrupa Konseyi Sağlık Birim Şefi Wogard: «Domuz gribi salgını, dünya çapında paniği paraya çeviren firmaların başlattığı sahte bir salgındır.» dedi.  64 milyon nüfuslu Fransa’da geçtiğimiz günlerde yapılan bir açıklamayla maliyeti 808 milyon Euro’ya ulaşan 94 milyon doz domuz gribi aşısı satın alındığı, bunun 9,4 milyonunun OMS’ye yani uluslararası sağlık teşkilatına verildiği,  sadece 2,3 milyonunun satıldığı, 70 milyon dozun kaldığı açıklandı.
 
Türkiye’de başbakanlık koltuğunda oturan Recep Tayyip Erdoğan’ın : «ABD’deki aşılar ile bize gelen aşılar farklı» açıklaması ise sorumluluğun sorumsuzluğu olarak yorumlandı. Eğer bu doğruysa, bu farkın açıklaması yapılmalıydı. Sadece bu da değil, bu itiraf eğer olumsuzsa Türk insanına böyle bir aşıyı vurdurma skandalı soruşturulmalı, farklı aşıları getirten Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Recep Tayyip Erdoğan yargı önüne çıkarılmalıdır!
 
82 milyon nüfuslu Almanya’da 2009 Aralık’ta 25 milyon doz aşı alınacağı açıklandı.
Sonra Alman eyaletlerinin daha önce talep ettikleri 50 milyon doz aşı yerine 34 milyon doz aşı alacağı duyuruldu.
«Almanya’nın en kalabalık nüfuslu eyaleti Kuzey Ren-Vestfalya’da 11 milyon doza yakın aşı sipariş edilmesine rağmen 2010 ocak ayına kadar sadece bir buçuk milyon kişinin aşı yaptırdığı» açıklandı.
 
60 milyon nüfuslu İngiltere’nin aldığı aşı miktarı ise 60 milyon doz.
43 milyon nüfuslu İspanya’da alınan aşı miktarı da, 60 milyon doz.
 
İlaç firmasının Kanada’ya verdiği aşının bir partisini geri çekmesi haberleri de kuşkuları artırıyor.
 
Artan dünya nüfusu karşısında çeşitli yöntemlere başvuran emperyalist güçler bu tür aşılarla insanlar üzerinde geleceğe dönük kalıcı etkiler bırakacak ve nüfusu azaltacak  tahribat planları mı uyguluyorlar?
 
Zeka, kalp ve vicdan üçlüsü hakkıyla görevlerini yapamadıklarından olacak ki kötülükleri seyrediyor, haksızlılıklara ses çıkarmıyor, behtemsiz insanları şuursuzca, başımıza getiriyor,  destekliyor ve alkışlıyoruz. Adeta «bize kötülük yapın, zulümlerinizi devam ettirin, karışıklıkları – gerginlikleri artırın, bizi yoksulluğa, işsizliğe, hastalığa mahkûm edin» dercesine iyiyi kötüden, güzeli çirkinden, doğruyu yanlıştan ayıramaz hale gelişimizi sergiliyoruz!
 
ALLAH’tan kopanlar gelecekte nelerle karşılaşacaklarını da düşünmüyorlar
 
Her birisi şok olan olaylar ve haberler çizgisinde yer alan ülkelere de dikkatinizi çekiyorum.  Irak’ta ölen iki milyon insan, Afganistan, Pakistan, Filistin ve Kuveyt’te uygulanmak istenen kanlı planlar bizi neden hâlâ uyandırmıyor? AKP yöneticilerinin bu ülkelerde işlenen cinayetlerde de ülkemizde yaşanan Ergenekon, TSK’ya yapılan tertipler vb. felaketlerde olduğu gibi sorumlulukları ise oldukça büyüktür.
 
Paris, 04.02.2010
Selam ve sevgilerimle.
Üzeyir Lokman ÇAYCI

Concepteur industriel - Architecte d'intérieur
İç Mimar – Endüstri Tasarımcısı
55, rue Louise Michel
78711 Mantes la Ville
FRANCE
uzeyir.cayci@free.fr



Bu haber 1,008 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,862 µs