İPEKÇİ CİNAYETİ ÇÖZÜLMÜŞ MÜDÜR?

21 Ocak 2010 18:30 tsi
İpekçi'nin neden öldürüldüğünü ve kimlerin bunu istediğini, üzerinden otuz yıldan fazla geçmesine rağmen bilmiyor bu ülkenin insanları? Hala neden acaba?

İpekçi cinayeti çözülmüş müdür?

Abdi İpekçi'yi öldürmüşler, diye duyduğumuzda "yarınki gazete"ler basılmamıştı. Her akşamkinden daha bir merakla bekledim, Cerrahpaşa Caddesi'ni tırmanan müvezzinin sesini. Olayın en taze ve en doğru şekliyle İpekçi'nin kendi gazetesi "Milliyet"ten okumak, onca yıldır yazılıp çizilenlere rağmen, farklı değerlendirmeler kazandırmıştı bana. O günleri İstanbul'un orta yerinde yaşamış biri olarak, bu değerlendirmelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Abdi İpekçi o gün Ankara'da idi Başbakan Ecevit'le görüşme yapmıştı. Bu iki cümledeki bilginin ötesinde kim, ne açıklaması yaptı bu ülkenin insanlarına? Yunanlı gazetecileri hükümetle tanıştırma/görüştürme "krema" gerekçesinden başka bir ayrıntı bilen, hatırlayan var mı?

Neden hiç kimse, adı geçen Yunanlı gazeteciler, Başbakan Ecevit dahil anlatmadı İpekçi'nin Ankara gününü? Kimlerle ne konuştuğunu ve moralini mesela?

Gazetesi Milliyet İpekçi'nin Ecevit'le konuşmasının ayrıntısını vermemişti. Havaalanından Cağaloğluna, gazetesine geldiğini ve evi ile telefonda görüştüğünü yazmıştı. İpekçi'nin Ankara'dan nasıl döndüğünü, yani moral durumunu ve evi ile yaptığı görüşmede yeni ve değişik bir cümlesinin olup olmadığını yazmamıştı İpekçi'nin gazetesi Milliyet.

Fakat kurşun seslerini duyan eşinin "Eyvah Abdi'yi vurdular" diye haykırarak sokağa çıktığını yazmışlardı. Halbuki o günlerde sokaklarda kurşun sesi eksik olmuyordu. Neden o akşamın kurşun sesi? Yoksa Abdi İpekçi gazeteden evini aradığında şüphe ettiği bir durumdan mı bahsetmişti?

Bu ülkenin insanları yakınlarda kaybettiğimiz merhum işadamımız Sakıp Sabancı'dan Abdi İpekçi'nin son akşamı birlikteydik, anıları dinlediler veya okudular da ben mi bilmiyorum. Merhum Sabancı konuşmadı ise, anlatmadı ise acaba neden?

Gazetesi Milliyet'in yazdığına göre İpekçi dönüş uçağında Sabancı ile birlikte idi. Yanyana oturmuşlar ve İstanbul'a gelene kadar konuşmuşlardı? Neden hiç kimse sonraları Sabancı'ya sormadı bu soruyu?

Merhum Sabancı o akşam özellikle mi bindirildi İpekçi'nin uçağına? İpekçi'nin o gün aldığı bir "karar" vardı da ondan mı vazgeçirmek istemişti?

Mesela İpekçi başbakan Ecevit'e istifa etmesini mi söylemişti? Gazetesinde muhalefet yapacağını, o günkü hükümetin mutlaka istifasını sağlayacağını mı söylemişti? Sabancı, uçak İstanbul'a gelene kadar aman yapma, sakın yapma diyerek iknaya mı çalışmıştı?

Öldürülmesinden İpekçi'nin, ikna olmadığını anlamamız zor olmasa gerek.

O akşam Ecevit'in normal hayatına devam etmesi, yani partilisi Senato Başkanı Atalay'la yemek programını iptal etmemesi, şaşırmadığını ve hazır olduğu kanaatini sizde de uyandırmıyor mu?

Yakalanan ya da suçu üstlendirilen Ağca'nın birkaç gün sonra tv kameraları karşısında şöhreti olduğunu anlayan artist adayı havasıyla/pozuyla "Ben öldürdüm" itirafının inandırıcı olmaması ve onun askeri hapishaneden kaçırılması,  hâlâ yeterince sorgulanmamışsa, geriye dönüp bir daha yeniden düşünmemiz gerek yaşadığımızı/bize yaşatılanları.

İpekçi'nin neden öldürüldüğünü ve kimlerin bunu istediğini, üzerinden otuz yıldan fazla geçmesine rağmen bilmiyor bu ülkenin insanları? Hala neden acaba?

Necati Tuncer - Milli Gazete 

Milli Gazete,http://www.milligazete.com.tr/makale/ipekci-cinayeti-cozulmus-mudur-150528.htm

Bu haber 521 defa okundu.