En Sıcak Konular

DTP'NİN SON KULLANILMA SÜRESİ BİTTİ

16 Aralık 2009 21:04 tsi
DTP'NİN SON KULLANILMA SÜRESİ BİTTİ Ve nihayet DTP de diğerleri gibi aynı kaderi paylaşarak, 2009’un sonunda kapandı.Yenisi, aynısı, benzeri, devamı sırada…Tam bir, aç-kapa kısır döngüsü.

İlk olarak, 1990’da HEP kuruldu.

Daha sonra, 93’te DEP, 94’te HADEP, 97’de DEHAP, 2005’te DTP kuruldu.

Ve nihayet DTP de diğerleri gibi aynı kaderi paylaşarak, 2009’un sonunda kapandı.

Yenisi, aynısı, benzeri, devamı sırada…

Tam bir, aç-kapa kısır döngüsü.

Toplam geçen süre 19 yıl, bu dönemde kurulup kapatılan parti sayısı ise şimdilik beş. Birbirinin devamı niteliğindeki bu partilerin kurulup kapanma süresi, ortalama dört yılı bile bulmuyor.

Bu partilerin kuruluş amaçları farklı gösterilmeye, dillendirilmeye çalışılsa da, gerçek amacın PKK’yı siyasi zeminde temsil etmek, O’nu korumak, kollamak, savunmak ve propagandasını yapmak olduğunu, artık bugün herkes biliyor.

Kapatılmalarındaki ortak gerekçe; PKK ile dirsek temasın ötesinde kurdukları organik bağ ile örgütün siyasi söylemcisi/uzantısı gibi hareket etmeleri.

Ortak gerekçe bu olmasına karşın, DTP’nin önceki diğer partilerden tek bir farkı var ki, o da; 1999’a kadar PKK, Öcalan’ın 99’da yakalanmasını müteakip ise tüm faaliyetlerini PKK’dan ziyade, bu sefer, açıkça Öcalan’a endekslemiş ve adeta Öcalan’ın kravatlı askerleri rolüne soyunmuş olması.

Şimdi deniyor ki; “DTP, PKK ile arasına mesafe koymadı, bu nedenle haklı olarak kapatıldı”. Bunu söylemek için bugüne kadar açılmış olan diğer partilerden en az birinin, örgüt ile arasına az da olsa mesafe koymuş olması gerekirdi ki, maalesef bugüne kadar hiçbiri mesafe koymadı, koyamadı.

Mesafe koyabilirler mi idi?

Keşke koysalardı ama bu, pek de mümkün değildi. Çünkü yaşayamazdı. Çünkü, PKK ile, Öcalan ile, arasına mesafe koyan, örneğin HAKPAR gibi bir partinin durumu ortada idi. Genel başkanının ismini bilen var mı?

Dikkat edilirse, Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ve Sırrı Sakık’ın, televizyon programlarındaki söylemleri ile Güneydoğu’daki mitinglerde veya parti toplantılarında yaptıkları açıklamalar arasında büyük farklılık olduğu, net olarak görülebiliyor. Buradaki keskin üslup ve radikal tavır farklılığının nedeni ne olabilir sizce?

Sivri dilli Emine Ayna, televizyon programlarına neden katılmıyor olabilir, hiç düşündünüz mü?

Sakık’ın; “Biz de milli takımın maçlarına gitmek isteriz”, Tuğluk’un; “Şehit cenazelerine katılmak isteriz” şeklindeki açıklamaları sonrası Öcalan’dan yedikleri “uyarılsınlar, hadlerini aşmasınlar” şeklindeki son derece ağır, küçük düşürücü ve hatta aşağılayıcı fırça, ne ile, hangi mantıkla açıklanabilir!

Bugüne kadar DTP’nin veya öncesi benzerlerinin, Öcalan’ın söylemleri dışında, ufacık, en küçücük farklı bir söyleme imza attıklarını, bırakın farklılığı, daha azını veya biraz fazlasını dillendirdiklerini hiç duydunuz, gördünüz mü?

Ama hâlâ; “mesafe koymadılar, koyamadılar” deniyor. 

DTP’li Selahattin Demirtaş, partisi ile ilgili olarak sorulan bir soruya karşılık; “Biz, diğer partilerden farklıyız. Bizde herkes özgürdür. Son derece demokrat bir partiyiz. Bizde, diğer partilerde olduğu gibi, lider cuntası yok” diye cevap verdi.

Haklı olabilir! Çünkü, Ahmet Türk’ün böyle bir “Cunta” yapısı olmadığı zaten biliniyor, görülüyor. Ahmet Türk, partinin lideri de olabilir, zaten bu da biliniyor, görülüyor. Ancak, her söylemine harfiyen uyulan, milim şaşılmayan, biraz uyulmadığında, az biraz şaşıldığında, parti genel başkanınız dahil, fırça yediğiniz, aşağılandığınız ve Kürt halk önderi, lideri dediğiniz Öcalan’ın “demokratlığına!” ve sizlerin buna karşı gösteremediğiniz “demokratik duruşunuza!” ne demeli!!! 

Dolayısıyla, biri gelir, biri gider, baki olan Öcalan’dır, Öcalan’ın keyfiyeti, Öcalan’ın tekli, keskin ve tartışılmaz cuntasıdır.

Unutmadan belirtmek isterim; Anayasa Mahkemesi’nin DTP’nin kapatılması kararı alması sonrasında DTP, toplu istifa kararı aldıklarını açıklasa da, konuya ilişkin resmi açıklamayı 18 veya en geç 21 Aralık tarihinde yapacaklarını belirttiler.

Niye 18 veya 21’i!!!

Bu konuda Öcalan’ın, 16 Aralık tarihinde avukatları ile yapacağı görüşmede vereceği talimatı/emri bekliyor olabilirler mi!!!

Sabahattin Talu
sabahattintalu@gmail.com



Bu haber 847 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,908 µs