AÇILIMIN ÜST BAŞLIĞI

17 Ekim 2009 12:41 tsi
MEMLEKETTEKİ “açılım” modasının “üst kimliği” olmasa da “üst başlığı”nı bize kimlerin tavsiye ettiğini hiç merak ettiniz mi?

Açılımın üst başlığı!

MEMLEKETTEKİ “açılım” modasının “üst kimliği” olmasa da “üst başlığı”nı bize kimlerin tavsiye ettiğini hiç merak ettiniz mi?
Ben ettim ve biraz arşiv karıştırdım.
Mesela tavsiye sahibi “AB olabilir mi?” diye düşündüm...
Ya da ABD!
Sonrasında böyle bir tavsiyenin dost ve müslüman “Ortadoğu ülkelerinden” gelebileceğini de düşündüm...
Tabii “Dost!” deyince aklıma hemen bir başka Müslüman kardeşimiz “Obama” geliverdi.
Acaba tavsiye sahibi “Obama” olabilir miydi?
Vakit kaybetmeden Obama’nın konuşmalarını bir kez daha inceledim.
Baktım ki Obama Türkiye ziyareti sırasında TBMM’de “bir konuşmuş, pir konuşmuş.”
Meğer bizlerin aylardır tartıştığı “yol haritası”nı adamcağız o gün “açılın” diye çizmiş de gitmiş.
Açılım başlıyor...
OBAMA o gün, “Petrol ve doğalgaz alanındaki Doğu-Batı koridoru rolünüzü ABD olarak destekleyecegiz” demişti.
“Nabucco” Projesi imzalandı.
“Kürt nüfusun eğitimi, fırsat eşitliği ve demokrasiyi geliştirme yönündeki çabalarınız ‘PKK’ya vurulacak en büyük darbedir’” demişti...
İktidar “Kürt açılımı” yaptı.
“Dini özgürlükler ve ifade özgürlüğü ‘güçlü ve canlı bir sivil toplum’ kurulmasını sağlar” demişti.
İlkokula giden çocukların da Kur’an Kurslarına gidebilmesinin önü açıldı.
“ABD, Türkiye ile Ermenistan arasındaki ‘ilişkilerin normalleşmesini’ desteklemektedir. Karabağ bölgesinde süren çatışmalar içinde yapılabilecek şeyler var” demişti.
Ermenilerle “protokol” imzalandı. Karabağ konusunda görüşme trafiği sürüyor.
“Kürt televizyonları dünya saygı ile izlemektedir. İnanç özgürlüğü sayesinde devletler güçlenir. Azınlık hakları sayesinde halk her tür katkıdan yararlanma fırsatı bulur. ‘Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması da tüm dünyaya bu yönde bir mesaj verecektir” demişti.
Başbakan sinyali verdi. Heybeliada Ruhban Okulu, “demokratik açılım” çerçevesinde açılacak.
“Kıbrıs’lı liderler, müzakerelere girme yönünde çabalarda bulundular. BM ve ABD her iki tarafa da birleşmiş iki toplumlu federasyon çalışmalarını desteklemektedir” dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Rum Lider Hristofyas, “çözüm” adına bir araya geldiler görüşmeler devam ediyor.
“Hiçbir ülkeye karşı yapılan terörü kabul etmeyiz. ABD Başkanı ve bir NATO müttefiki olarak ne PKK’yı ne de başka bir örgütü desteklemiyorum” demişti.
Terör örgütünün elebaşları, ABD tarafından uyuşturucu kaçakçısı ilan edildi.
Yol haritası mı, Sevr haritası mı?
GELELİM bugüne...
Toplum olarak günlerdir açılıma ön hazırlık manasında neleri tartışıyoruz?
Alt kimlik, üst kimlik...
Türkiyelilik...
Öğrenci andı...
İstiklal Marşı...
Dağlardaki “Ne mutlu Türk’üm diyene” yazısı...
Ve Türkiye adının Anadolu olarak değiştirilmesi...
Görüldüğü gibi tartışılan bu başlıkların hepsi “açılımın öncüsü” nabız yoklama adımlarıydı.
Yani yapılan tartışmalar sonrası ortaya çıkacak sonuç, açılımın içeriğini belirleyecekti.
Nitekim de öyle oldu.
Şimdi sizlere soruyorum; “Açan ve açılan kim?”
Türkler açılmıyor...
Kürtler de açılmıyor...
Peki kim açılıyor?
“Emperyalizim”; yani Amerika.
Tabi açılırken de soyguncu sermayeyi, ajanları, yabancı parası ile siyaset yapan sivil toplum örgütlerini kullanıyor.
Ancak tartışmanın özü gözden kaçırılmamalıdır.
Çünkü bu tartışmalarda tek bir amaç vardır.
O da, yıllardır ABD ve AB tarafından siyasi çözüm adı altında “yol haritası” diyerek önümüze getirilen, “Sevr haritası”nın gerçekleştirilmesidir.

Metin Özkan-Tercüman

Kaynak: Tercüman Gazetesi,http://www.tercuman.com.tr/v1/yazaryazi.asp?id=108

Bu haber 472 defa okundu.