En Sıcak Konular

''HRANT DİNK VAKASI''NIN PERDE ARKASI

17 Ekim 2009 10:30 tsi
''HRANT DİNK VAKASI''NIN PERDE ARKASI ABD Kongresi “Ermeni soykırımı” başlığı altında Türkiye’ye yeni bir güçlü dayatmayı gerçekleştirmek üzere iken Hrant Dink kurşunlanıyor...

Hrant Dink olayının konuşulmayanları
 
Saldırıya uğramasından bir süre önce, Akşam gazetesine bazı açıklamalar yapmıştı..
Ermeni konusunun birinci ağızlarından Hrant Dink’in anlattıklarını hatırlatalım...
Dink, açıklamalarında ’Ben soykırım derken bunu Türkler’in yaptığını söylemedim. Asıl Kürtler çok sayıda Ermeni öldürdü’ dedi.
Gazetede yayınlanan bölüm şöyledir...
- Ama bakın ben bu bir soykırımdır dedim ama bunu Türkler yapmıştır demedim.
- Kim yaptı?
- Çok fazla Kürt de vardı. 1915’te yaşananlar sadece Türk meselesi değildir. En az Türk kadar Kürt meselesi ve Avrupa meselesidir de. Zaten o tarihte Türk kavramı yoktu. Osmanlı vardı.
- Kürtler sorumlu diyorsunuz. Sizce işin içine Kürtler’i sokunca onlar da soykırım kelimesine alerjik mi yaklaşacak?
- Bilmem...
Dink’in rastgele konuştuğu söylenebilir mi?
Bölgemiz yıllardan beri uluslararası entrikanın merkezidir.. Olaylara yetişmek akıl erdirmek zor ama oyunu kuran, Dünyanın hakimlerinin şeytanımsı stratejisyenleri..
Hrant meselesi de büyük oyunda küçük bir uzantı!..

Bir cinayet işleniyor...
ABD Kongresi “Ermeni soykırımı”  başlığı altında Türkiye’ye yeni bir güçlü dayatmayı gerçekleştirmek üzere iken Hrant Dink kurşunlanıyor...
Neden  “hedef”  seçildiği çok iyi bir mercek altına alındığında çok  “derin yorum ve ilişki” lere ulaşılabilir... Bu  “derinlikler”  de onun çevresindekilerin bilerek saptırmalarındaki gibi  “iç derin”  değil, kesinlikle Batı’ya doğru derinliklerdir...
Hrant Dink, Türkiye üzerine oyunlar kapsamında bilerek öne çıkarılmış bir tiplemeydi.. Kendisi belki farkında bile olmadan  “çok yüzlü” bir oyunun baş rollerinden birine oturtulmuştu... Gene çok bilinçli bir şekilde bir  “hedef”  haline getirilmişti... Gene çok bilinçli bir şekilde  “onu hedefe alacak”  bir oluşumun da varlığı sağlanmıştı...
Bu arada;
Hrant Dink’in  “Türklüğe hakaret”  kapsamında karşısına dikilen grupların onun canını alacak şekilde bir tevessül içerisinde bulunacağını varsaymak, olaya sadece bu önyargıyla yaklaşmak, meseleyi  “örtbas”  etmekle eşdeğerlidir..

Diasporanın hedefindeydi...
Dink, gazetesinde tehdit edildiğini yazmış... Başına bir  “iş” gelebileceğini belirtmiş ve  “bu iş”in “aleyhinde sokak gösterileri yapan milliyetçi gruplardan”  geleceği biçimde varsayılmamasını istemiş... Bu çok önemlidir...
Dikkat edilmesi gereken bir noktadır...
Hrant Dink, ABD-AB’deki Ermeni diasporası ile Ermenistan’daki grupların da hedefindeydi...
Türkiye’nin içerisinde ABD-AB patentli Ermeni menfaatlerinin paralı askeri haline gelmiş kimlikler var... Zengin Batı diasporası, Türkiye’de satın aldığı  “borazan” larına milyon dolarlık fonlar yaratıyor... Bir takım vakıf üniversitelerinde tezlerini dillendirebiliyorlar... Diasporanın satın aldıkları Türk isimleri taşıyor, akademik unvan sahibi bulunuyor... Türkiye’ye zararı dokunanların önde gidenlerinin onlar olduğu biliniyor...
Hrant Dink, hiçbir aklı başında Türk insanının canını almayı düşünebileceği bir kişi değildi...
Hrant Dink’e yöneltilen kurşun, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, Türk milletine sıkılmıştır... Olay, şuursuz bir fanatiğin azmettirmesi ile gerçekleştirilmiş bir saldırı diye değerlendirilemez...
Bir insanın, bir aile reisinin yazıp söylediklerinin bedeli olarak can vermesi, sonuç itibariyle acı bir olaydır... Bu nedenle  “olayın iyi tarafı” diye bakılabilecek, tanımlanacak yönü elbette olamaz... Teşbihde hata yoktur sözü çerçevesinde ele alarak  “Bir fanatiğin işi”  diyebilsek keşke!.. Uluslararası gizli servisler patentli bir imalat olması, olayın ürkütücü boyutudur...
Türkiye’de 1970’li yıllardan beri bu tip cinayetler işleniyor ve hâlâ hiçbirinin faili tümüyle ele geçirilmiş ve olay net biçimde aydınlatılmış değildir!.. Abdi İpekçi’nin, Uğur Mumcu’nun neredeyse adlarını bilmeyen bir nesil içerisindeyiz...
Türkiye’nin şu karmaşa ortamında Ermeni asıllı vatandaşlarımız toplumun düzgün, devlete en bağlı kesimini oluşturuyorlar... Son yıllarda yoğunlaşan ve kendileri dışında gelişen  “soykırım”  dayatmaları ile had safhada tedirginler... Vatanları olan bu ülkede tedirgin olmak acıdır... Ermeni kardeşlerimizin tedirginliklerini gidermek hepimizin görevi olmalıdır... Hele bu cinayetten sonra bu görev daha da önemlidir...

Behiç Kılıç - Yeniçağ

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi,http://www.yenicaggazetesi.com.tr/a_haberdetay.php?hityaz=10476

 



Bu haber 521 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,344 µs