En Sıcak Konular

GÜL: ''TÜRKİYE AB'YE O GÜN BELKİ HAYIR DER''

10 Ekim 2009 17:40 tsi
GÜL: ''TÜRKİYE AB'YE O GÜN BELKİ HAYIR DER'' Cumhurbaşkanı Gül, Avrupalılar’a Türkiye’nin AB’ye girmek istemeyebileceği olasılığını hatırlattı.

Türkiye, belki o gün gelince Norveç gibi AB’ye ’hayır’ der

Cumhurbaşkanı Gül, Avrupalılar’a Türkiye’nin AB’ye girmek istemeyebileceği olasılığını hatırlattı. Gül, "Belki o günkü Türkiye ’hayır, ben bu şekilde devam edeceğim, Norveç gibi olacağım’ diyebilir. Tartışmalara girmeden AB standartlarına gelmemize fırsat verin" diye konuştu.

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, Paris’te Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerinde, üyelikle ilgili endişeleri bulunan Avrupalılara "Belki o günkü Türkiye, AB dışında kalacak" diye konuştu. Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye Odalar Birliği (TOBB) ve Fransız İşadamları Derneği (MEDEF) tarafından düzenlenen "Fransız-Türk Ortaklığı: Avrupa’da ve Dünyada Daha Güçlü Olmak" başlıklı konferansta, Türkiye’nin AB üyeliğine sıcak bakmayan Fransa’ya şu mesajı verdi: "Müzakere süreci başarıyla gerçekleşirse Fransız halkı, Avusturya halkı referanduma gidecek ve o günkü Türkiye’yi beğenirsiniz veya beğenmezsiniz, ’evet’ ya da ’hayır’ diyebilirsiniz. Belki o günkü Türkiye, ’hayır, ben bu şekilde devam edeceğim’, geçenlerde Le Figaro gazetesinin de dile getirdiği gibi, belki ’Norveç gibi olacağım’ diyebilir. Onun için ’tartışmalara çok fazla girmeden bizim yürümemize, yol almamıza yani kendimizi, bütün standartlarımızı AB standartlarına getirmemize fırsat verin’ demekten başka bir talebimiz yoktur."

Mutlu olmanız gerekir

Türkiye’nin güçlenmesinin Fransa’nın ve AB’nin çıkarına olduğunu belirten Gül, "Bundan sizin de mutlu olmanız gerekir. Güçlü ve kuvvetli ortak istersiniz. Herhalde zayıf bir ortakla yapabileceğiniz işler sınırlıdır" diye konuşan Gül, şunları söyledi: "Büyük, güçlü, kapasitesi olan bir ortakla beraber olmak, herhalde her iki tarafa daha çok fayda getirir. Türkiye o noktaya gelmiştir. Bizim AB’deki ısrarımız da bundandır. Çünkü bu süreç içinde Türkiye kendisini yenilemekte ve AB standartlarına taşımaktadır ve burada yapılacak işleri Türkiye kendisi yapacaktır. Diğer ülkelerden hiçbir talebimiz yoktur. ’bizim kendimizi upgrade (geliştirme) etmemize fırsat verin’ diyoruz sadece."

Hinterlandımız çok geniş

"Türkiye’yi sadece, 71 milyon nüfusuyla düşünmeyin" diyen Gül, "Türkiye’nin hinterlandı çok geniş. Orta Doğu, Kafkaslar, Orta Asya, Rusya, bütün buralara Türkiye’den çok rahat uzanabilirsiniz" dedi. Bu arada Türk-Fransız ilişkilerinin Avrupa’nın en köklü ikili ilişkileri arasında bulunduğunu da vurgulayan Gül, Türklerin yüzyıllardır Avrupa’nın ortasında olduğunu, Fransız ekolünün Osmanlı İmparatorluğu döneminde çok popüler olduğunu hatırltı. Gül, iki ülke arasında bugün 11 milyar Euro’ya ulaşan ticaret hacminin "mutlu edici" olsa da, kısa vadede 15-20 milyar Euro seviyelerine ulaşılabilme potansiyeli bulunduğunu belirtti.

Bugün 1 milyar Euro’n olsa nereye yatırırsın

FRANSA Ekonomi, İstihdam ve Sanayi Bakanı Christine Lagarde, Ali Babacan’ın ekonomi yönetimi altındaki Türkiye’nin son yıllarda çok hızlı büyüme gerçekleştirerek küresel ekonomide önemli bir aktör haline geldiğini belirtti. ABD’de aynı üniversitede okudukları ve aynı şehirde çalıştıkları Babacan’ın ekonomi yönetimini öven Lagarde, önceki gün görüştüğü küresel ölçekte dev bir Japon şirketinin yöneticisine "Bugün 1 milyar Euro’n olsa nereye yatırırsın" diye sorduğunu ve "Enerjide Brezilya’ya, ulaşımda Türkiye’ye" cevabını aldığını aktardı. Toplantı öncesi görüştüğü başka bir küresel şirket yöneticisinin aynı soruya "Yarısını Çin’e yarısını Türkiye’ye" şeklinde yanıt verdiğini anlatan Lagarde, "Demek ki herkes Türkiye ekonomisi konusunda aynı şekilde olumlu düşünüyor" dedi. Lagarde, özellikle enerji, altyapı, ulaşım ve su sektörlerinde Fransız şirketlerin Türkiye’de çalışmak istediğini dile getirdi.

TÜSİAD: Yükselen AB’nin üyesi olmak istiyoruz

FRANSA’da Türkiye Mevsimi çerçevesinde düzenlenen kültürel ve ekonomik etkinliklerin iki toplumu, yaklaştıracağına inancını dile getiren Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TUSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, AB’nin 21’inci yüzyılda etkisini sürdürebilmesi için çok daha geniş tek pazara ve tutarlı bir siyasal birliğe dönüşmesi gerektiğini vurguladı. Arzuhan Doğan Yalçındağ, konuşmasında şu noktalara dikkat çekti:

Tarihi bir dönemden geçiyoruz. Küresel kriz ciddi ekonomik sonuçlar doğuruyor ve dünya siyasetini oluşturan stratejilerin yeniden şekillenmesine de yol açıyor. Bu gelişmekte olan yeni küresel ekonomik ortamın uluslararası yönetiminin nasıl oluşacağı en önemli gündem maddelerimizden biri.

21’inci yüzyılın Avrupa’nın karşısına çıkardığı sorunları kazanımlara dönüştürmek mümkün. Ancak bunun olabilmesi için AB’nin değişen dünyada küçülmemesi, aksine etki alanlarını genişletmesi gerekiyor. Kuşkusuz söz konusu olan, AB’nin demokratik değerlerinin, tek pazarının ve politikalarının etki alanının genişlemesidir. AB’nin Türkiye’ye genişlemesi de işte bu açıdan belirleyici bir etkendir.

Biz Türk iş dünyası olarak, bu iki boyutlu hedef için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Birinci boyut, Türkiye’nin AB ile uyumlu daha güçlü bir demokrasi, ekonomi ve toplumsal yapıya kavuşması. İkinci boyut ise AB’nin Türkiye’ye de genişleyerek küresel düzende daha çok güç kazanmasıdır. Türkiye için tek ayrıcalıklı konum dünyada yükselen bir AB’nin üyesi olmaktır.

2050 yılı hedef alınarak yapılan tahminler Türkiye ekonomisini dünyada ilk 10 ekonomi arasında göstermektedir. Üstelik, AB üyesi ve AB hukuku, standartları ve normlarını benimseyen bir Türkiye’nin AB ve dünyadaki güçlenen etkisinin ve rolünden bahsediyoruz. Dünya kamuoyunun gözünde Fransa’dan beklenen de, rasyonel ve vizyon sahibi bir yaklaşımla, AB’nin böyle bir ülkeye genişlemesine önderlik etmektir.

Patron değişse bile verilen söz tutulur

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da Türkiye’nin AB ile yaptığı müzakere sürecinde, Türkiye’ye verilen sözlerin tutulmasını istedi. Hisarcıklıoğlu, "Ben nasıl şirket sahibi olarak, başka bir şirketle iş yaptığım zaman, o şirketin patronu değişse bile işim devam eder, verilen sözler tutulur. Devletler de iktidarla hükümetlerin değişmesiyle daha önce verdiği sözleri tutmak zorundalar" diye konuşarak, üstü kapalı olarak Fransız siyasetçilerin Türkiye karşıtı söylemlerini eleştirdi. Hisarcıklıoğlu, ünlü Fransız devlet adamı Charles De Gaulle’ün "Siyaset, siyasetçilere bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir" şeklindeki deyimine de hatırlattı.

Babacan: AB, Türkiye ile küresel güç olacak

DEVLET Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ekonomik alanda dünya lideriyken siyasi alanda aynı başarıyı gösteremeyen AB’nin Türkiye sayesinde "gerçek anlamda bir küresel güç haline geleceğini" söyledi. AB üyelik sürecinde birçok reformu hayata geçiren Türkiye’nin ekonomide olduğu kadar, çoğu özel 400’ün üzerindeki TV kanalı ve 1000’in üzerindeki radyo yayınıyla da sosyal alanda büyük gelişme gösterdiğini anlatan Babacan, "AB’nin siyasi ve ekonomik gücünü yan yana koyarsanız AB’nin toplam ekonomik büyüklüğü, siyasi etkinliğinin yanında çok daha fazla. Türkiye’nin AB’ye katacağı çeşitlilik ve AB’nin temsil gücünü adeta yükseltecek oluşu AB’yi çok daha güçlü konuma ulaştıracak, gerçek anlamda global güç haline getirecektir" dedi. Babacan, Türkiye’nin özellikle enerji güvenliği konusunda AB’ye gittikçe daha fazla katkı yapacağını vurguladı. İstanbul’da yapılan Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası toplantılarında alınan kararları hatırlatan Babacan, "Türkiye’nin G-20’deki konumu sadece kendisi açısından değil, Türkiye gibi kabul edilen ya da Türkiye’nin siyasi olarak, kültürel olarak temsil ettiği ülkelerin de bir bakıma sesi oluyor orada. O açıdan Türkiye’nin küresel ekonomiye katkısı önemli" diye konuştu. Bu arada küresel ekonomik krizde Avrupa’nın ve ABD’nin aksine "tek bir bankasına tek bir kuruş koymak zorunda kalmayan" Türkiye’nin finans sektöründeki gücünü ortaya koyduğunu belirten Babacan, uluslararası kuruluşların bu yıl yüzde 6 küçülmesi öngörülen Türkiye’yi gelecek yıl Avrupa’nın en hızlı toparlanan ekonomileri arasında ilk sıralarda ya da ilk sırada gösterdiğini hatırlattı. (Muammer ELVEREN- Yaşar KAÇMAZ - Gülten ÖZBEY- Bahri YAŞAROĞLU-Hürriyet)

Kaynak: Hürriyet Gazzetesi,http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/12660243.asp?gid=229
 



Bu haber 418 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,555 µs