Gündeme Bakış
Helin Demir
25 Mart 2010
ÖCALAN’DAN SEÇME SAÇMALAR VE AÇIK TEHDİTLER
Öcalan’ın Nevruz’dan önce avukatlarıyla yaptığı görüşme yine PKK ve BDP’ye öneriler, eleştiriler ve tehditlerle dopdolu olarak basına yansıyor. Tutarsız ifadeler ve psikolojik buhranlarla beslenen görüşme notları, her seferinde biraz daha çarpıklaşarak, Kürtlerin aklını karıştırıyor. Fırat Haber Ajansı’nda 19 Mart’ta yayınlanan görüşme notlarında yer alan bilgilere göre, Öcalan bu kez de öldürülmekten korkuyor. Yemeğine ilaç katılacağından, yavaş yavaş zehirleneceğinden şüphelendiğinden bahsediyor. Oysa ki Türkiye’nin en yüksek güvenlikli Cezaevi olan İmralı’da Öcalan’ın saçının teline bile zarar gelmemesi için her şeye son derce özen gösteriliyor, tabiri caizse kuş uçurtulmuyor, her şey ama her şey çok sıkı denetleniyor. Sağlık kontrolleri düzenli yaptırılıyor, temizliğine dikkat ediliyor. Öcalan’ın bu konudaki düşüncelerinin her zamanki gibi psikopat tarzda cereyan ettiği bir kez daha anlaşılıyor. Her fırsatta demokratik açılıma inancı olmadığını ifade eden Abdullah Öcalan, Türkiye’de bir çözüm sürecinin gelişmesi ihtimalini çok zayıf gördüğünü belirtiyor. Israrla Nevruzdan sonra yeni bir sürecin gelişebileceğini dile getirerek, şimdiye kadar hapiste olmasına rağmen yönlendirmelerle üzerine düşen görevi yaptığını, herkesi, her kesimi tek tek uyardığını, rolünü yerine getirdiğini söylüyor. Kendisinden artık daha fazla bir şey beklenmemesi gerektiğini de sözlerine ekliyor. PKK, BDP ve Kürtlerin kendi kararlarını kendilerinin vermesinin en doğru ve çıkar yol olacağını kaydediyor. Öcalan’ın bu arada sık sık üzerinde durduğu bir konu da Kürtlerin kandırılamayacağı, Kürtlerin cahil olmadığı hususu. Türkiye’de hiç kimsenin Kürtleri kandırmak ya da onlara cahil damgası vurmak gibi bir derdi bulunmuyor. Türkler ve Kürtler arasında bir ayrımın bulunmadığı, gerek parlamentoda gerekse hayatımızın diğer alanlarında kendini gösteriyor zaten. Türkiye’nin böyle kısır çatışmalarla uğraşmaktan ziyade daha önemli sorunları bulunuyor. Türkiye’de bugün istenilen ve beklenen tek bir şey var, o da yıllarca hepimize tarif edilmez acılar yaşatan terörün sona ermesi ve 21. yy’a yakışır bir yaşamın devam etmesi. Açıklamalarında her zaman olduğu gibi tehditler savuran Öcalan, PKK’nın El Kaide gibi olmadığını, sıkıştırılırsa savaşacağını, gerilla savaşı ya da şehir eylemleri yapacağını anlatarak adeta hapisten terör örgütü PKK’ya talimatlar yağdırıyor. Barış için elinden geleni yaptığını söyleyen birine bu sözler ne kadar yakışıyor ya da bu konuda ne söylemek gerekiyor, artık bu durumda yorum bile yapmak insanın içinden gelmiyor. Terörle ve yalanlarla bir yere gelinemeyeceği, bu dünyada var olunamayacağı açık açık ortadayken Öcalan’ın hala aynı yolda yürümeye devam etmesine bir anlam verilemiyor. Kendi terörist kişiliğini çeşitli çevrelere yönlendirmek isteyen İmralı sakininin avukatlarının da etkisinde kaldığı düşünülüyor. Öcalan’ın avukatlarından Hatice Korkut’a bir yıl Öcalan’la görüşmeme cezası verilmesi de bunun bir kanıtı olarak dikkat çekiyor. Öcalan hem avukatlarını yönlendiriyor, hem de onlardan etkileniyor. Avukatlar da bir taraftan Öcalan’ı yönlendirdikleri gibi, onun verdiği talimatları dışarıya taşıyor. İşte bu yüzden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Korkut hakkında 17 Şubat 2010 tarih ve 2010/165 esas sayılı iddianame ile kamu davası açtığı ve bir yıl süreyle Öcalan’ın avukatlık-müdafilik görevinden yasaklandığı bildiriliyor. Öcalan’ın dediği gibi Kürtleri kimse kandıramaz. Gerçekler, bahaneler ve tehditler açık açık ortada. Karar vermekse akıllı, sağ duyulu ve kararlı insanların inisiyatifine kalmış. Helin Demir helindem@mynet.com
Bu yazı 919 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
19 Temmuz 2011
PKK’NIN ŞİDDET KARARI VE BDP’NİN ÇIKMAZLARI
-
12 Temmuz 2011
PKK VE BDP’NİN PROPAGANDA ARACI: ÇOCUKLAR!
-
12 Temmuz 2011
BDP’DE SEÇİM SONRASI YAŞANAN RAHATSIZLIKLAR
-
4 Temmuz 2011
SEÇİMDEN SONRA BDP’DE NELER OLUYOR?
-
28 Haziran 2011
ÖRGÜTTEN KOPUŞLAR HIZLANIYOR
-
15 Haziran 2011
SEÇİMDEN SONRA BDP’YE BAKIŞ
-
12 Haziran 2011
Demokratik Özerklik, Kent Meclisleri, Adalet Komisyonu= Bölücülüğün Kanıtları
-
7 Haziran 2011
BDP’NİN SEÇİM FİYASKOSU
-
3 Haziran 2011
TERÖR ÖRGÜTÜNDE BOZUK DÜZEN
-
25 Mayıs 2011
İMAM KATİLİ PKK
-
25 Mayıs 2011
PKK-BDP/SEÇİM HİLELERİ-ÇATIŞMALAR-ANLAŞMAZLIKLAR
-
13 Mayıs 2011
Seçimlere Az Kala BDP'de Neler Oluyor?
-
9 Mayıs 2011
pkk hizbullah çatışması dinmiyor
-
4 Mayıs 2011
DANİMARKALI BAKAN: “ROJ TV’Yİ KAPATMAK YARGININ İŞİ”
-
2 Mayıs 2011
PKK- BDP –HİZBULLAH/GERİLİM
-
28 Nisan 2011
SÖYLEMLER BAŞKA YAŞANANLAR BAŞKA
-
21 Nisan 2011
PKK- BDP –HİZBULLAH ÇATIŞMASI
-
18 Nisan 2011
SALDIRGAN TUTUM SERGİLEYEN BDP KÜRTLERİ NASIL TEMSİL EDECEK?
-
14 Nisan 2011
PKK’NIN SON YALANI: ÖCALAN’IN KÖYÜ’NE AYRIMCILIK
-
13 Nisan 2011
TERÖRE HİZMET EDEN SAHTE İMAMLAR
Yorumlar
+ Yorum Ekle