En Sıcak Konular

Hakverdi Murat Merdamert

Mefkure
Hakverdi Murat Merdamert
24 Aralık 2009

33 Rakamına Yüklenen Sırlı Olaylar



Rivayet edilir ki Cennet'te bütün insanların yaşı 33 olacaktır.

Yine rivayet edilir ki Hz. İsa yeryüzünden kaldırıldığında 33 yaşındaydı.

Bahsedeceğimiz 33 rakamlı olayların bu rivayetlerle alakası yoktur.

25 Mayıs 1993'de Bingöl - Elazığ Karayolu 3 ayrı yerden PKK'lı teröristler tarafından kesildi. 33 asker şehit edildi.

2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nin yakılması  sonucu 37 kişi hayatını kaybetti.Ölenler için  hep ''33 Can'' tabiri kulanıldı.Çünkü O 33 kişi şenliklere katılmak için gelmiş ''Alevi'' konuklardı.

Bu olaydan iki gün sonra 5 Temmuz 1993'de, Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar Köyü'nde 33 kişi PKK tarafından  katledildi.

Sivas Olayları'na karıştıkları iddiasıyla  tutuklanan sanıklardan 33'ü idama mahkum edildi.

Yargıtay 33 idam cezasını usül noksanlıkları sebebiyle bozdu,yeniden yargılama sonucunda bu 33 sanık Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce tekrar idam cezasına çarptırıldı.İdam cezasının yürürlükten kaldırılmasıyla idama mahkum edilen hükümlülerin cezaları müebbet ağır hapise çevrildi.

Diğer sanıklar 15 yıla kadar cezalar almışlardı.

Geçen zaman içerisinde yapılan tahliyelerle  sonucu sanık sayısı 33'e düştü.

Bu olaylardan yıllar sonra Tokat Reşadiye'de PKK pususunda  7 asker şehit edildi.

Son olayın 33 rakamıyla ne alakası var denilebilir?

Yapılan soruşturma sonucu terörist saldırıdan 33 gün önce güvenlik güçlerinin uyarıldığı ortaya çıktı.

Bütün bu 33 rakamlı vakalar bir tesadüf müydü?

Yoksa,30 Temmuz 1943 tarihinde Van'ın Özalp İlçesi'nde öldürülen 33 kişiyle mi alakalıydı?

O tarihte kaçakçılık suçlamasıyla gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan 33 kişi, Orgeneral Mustafa Muğlalı'nın emriyle kırsal bölgeye götürülmüş ve kafalarına kurşun sıkılarak öldürülmüştü.Orgeneral Muğlalı 1949'da askeri mahkemede yargılanmış 33 kişinin ölümünden sorumlu tutularak idama mahkum edilmişti. Yargıtay bu kararı bozup Muğlalı'nın cezasını 20 yıl ağır hapis cezasına indirmişti ama O 1951 yılında bulunduğu cezaevinde öldü. Bu olayın meydana geldiği Özalp'taki 2.Ordu 6.Hudut Alayı 2.Hudut Tabur Komutanlığı'nın adı 6 Mayıs 2004'te 'Orgeneral Mustafa Muğlalı Kışlası' olarak değiştirildi.

24 Haziran 2009 tarihinde Özalp ilçesinin DTP'Lİ  Belediye Başkanı,1943 yılında öldürülen 33 kişinin anısına Orgeneral Mustafa Muğlalı Kışlası'nın karşısına '33 Kurşun Anıtı'  yapılacağını duyurdu.

Gazeteci Saygı Öztürk,Bingöl'de 33 askerin şehit edilmesini anlattığı kitabına "33 Kurşun" adını vermişti.

33 Kurşun aynı zamanda Ahmet Arif'in meşhur bir şiiridir.Ünlü şair,Van'ın Özalp İlçesi'nde öldürülen  33 kişinin hikayesini gazetede okurken duygulanarak “33 Kurşun” şiirini yazmıştır.


33 KURŞUN

1.

Bu dağ Mengene dağıdır
Tanyeri atanda Van'da
Bu dağ Nemrut yavrusudur
Tanyeri atanda Nemruda karşı
Bir yanın çığ tutar, Kafkas ufkudur
Bir yanın seccade Acem mülküdür
Doruklarda buzulların salkımı
Firari guvercinler su başlarında
Ve karaca sürüsü
Keklik takımı...

Yiğitlik inkar gelinmez
Teke tek doğüşte yenilmediler
Bin yıllardan bu yan, bura uşağı
Gel haberi nerden verek
Turna sürüsü değil bu
Gökte yıldız burcu değil
Otuzüç kurşunlu yürek
Otuzuç kan pınarı
Akmaz
Göl olmuş bu dağda...

2.

Yokuşun dibinden bir tavşan kalktı
Sırtı alaçakır
Karnı sütbeyaz
Garip, ikicanlı, bir dağ tavşanı
Yüreği ağzında öyle zavallı
Tövbeye getirir insanı
Tenhaydı, tenhaydı vakitler
Kusursuz, çırılçıplak bir şafaktı

Baktı otuzüçten biri
Karnında açlığın ağır boşluğu
Saç, sakal bir karış
Yakasında bit
Baktı kolları vurulu
Cehennem yurekli bir yiğit
Bir garip tavşana
Bir gerilere.

Düştü nazlı filintası aklına
Yastığı altında küsmüş
Düştü, Harran ovasından getirdiği tay
Perçemi mavi boncuklu
Alnında akıtma
Üç topuğu ak
Eşkini hovarda, kıvrak
Doru, seglavi kısrağı.
Nasıl uçmuşlardı Hozat önünde!

Şimdi, böyle çaresiz ve bağlı
Böyle arkasında bir soğuk namlu
Bulunmayaydı
Sığınabilirdi yuceltilere...
Bu dağlar, kardeş dağlar, kadrini bilir
Evvel Allah bu eller utandırmaz adamı
Yanan cigaranın külünü
Güneşlerde çatal kıvılcımlanan
Engereğin dilini
İlk atımda uçuran
Usta elleri...

Bu gözler, bir kere bile faka basmadı
Çığ bekleyen boğazların kıyametini
Karlı, yumuşacık hıyanetini
Uçurumların
Önceden bilen gözleri...
Çaresiz
Vurulacaktı
Buyruk kesindi
Gayrı gözlerini kör sürüngenler
Yüreğini leş kuşları yesindi...

3.

Vurulmuşum
Dağların kuytuluk bir boğazında
Vakitlerden bir sabah namazında
Yatarım
Kanlı, upuzun...

Vurulmuşum
Düşüm, gecelerden kara
Bir hayra yoranım çıkmaz
Canım alırlar ecelsiz
Sığdıramam kitaplara
Şifre buyurmuş bir paşa
Vurulmuşum hiç sorgusuz, yargısız

Kirvem, hallarımı aynı böyle yaz
Rivayet sanılır belki
Gül memeler değil
Domdom kurşunu
Paramparça ağzımdaki...

4.

Ölüm buyruğunu uyguladılar
Mavi dağ dumanını
ve uyur-uyanık seher yelini
Kanlara buladılar.
Sonra oracıkta tüfek çattılar
Koynumuzu usul-usul yoklayıp
Aradılar.
Didik-didik ettiler
Kirmanşah dokuması al kuşağımı
Tespihimi, tabakamı alıp gittiler
Hepsi de armağandı Acemelinden...

Kirveyiz, kardeşiz, kanla bağlıyız
Karşıyaka köyleri, obalarıyla
Kız alıp vermişiz yüzyıllar boyu
Komşuyuz yaka yakaya
Birbirine karışır tavuklarımız
Bilmezlikten değil
Fıkaralıktan
Pasaporta ısınmamış içimiz
Budur katlimize sebep suçumuz
Gayrı eşkıyaya çıkar adımız
Kaçakçıya
Soyguncuya
Hayına...

Kirvem hallarımı aynı böyle yaz
Rivayet sanılır belki
Gül memeler değil
Domdom kurşunu
Paramparça ağzımdaki...

5.

Vurun ulan
Vurun.
Ben kolay ölmem.
Ocakta küllenmiş közüm
Karnımda sözüm var
Haldan bilene.
Babam gözlerini verdi Urfa önünde
Üç de kardaşını
Üç nazlı selvi
Ömrüne doymamış üç dağ parçası.
Burçlardan, tepelerden, minarelerden
Kirve, hısım, dağların çocukları
Fransız kuşatmasına karşı koyanda

Bıyıkları yeni terlemiş daha
Benim küçük dayım Nazif
Yakışıklı
Hafif
İyi süvari
Vurun kardaş demiş
Namus günüdür
Ve şaha kaldırmış atını.

Kirvem hallarımı aynı böyle yaz
Rivayet sanılır belki
Gül memeler değil
Domdom kurşunu
Paramparça ağzımdaki...

Ahmet Arif


Not:

1- 33 rakamı ayrıca Masonlar'ın ileri ya da felsefi derecelerini ifade eden ''Masonik Düşünce Sistemi''nin (Skoç Riti) en üst basamağıdır. 

2- Ahmet Arif: 1927'de Diyarbakır’da doğdu,orta ögrenimini Diyarbakır Lisesi’nde tamamladı.Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Cografya Fakültesi Felsefe Bölümü ögrencisi iken 1950’de Türk Ceza Yasasi’nin 141. maddesine aykırı davranmak,1952’de de gizli örgüt kurmak idialarıyla iki kez tutuklandı, yargılanma sonucu 2 yıl hüküm giydi. 2 Haziran 1991 tarihinde Ankara’da öldü.




Bu yazı 2,934 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Haziran 2023 Başbuğum Size Bir Maruzatım Var!
    • 26 Mart 2023 ''Işıklar İçinde Yatsın'ın Dayandığı Kaynak
    • 13 Şubat 2023 Yıkıldım Depremde Enkazda Kaldım
    • 1 Eylül 2022 Karakoç'u Umuttun mu Mihriban?
    • 2 Mayıs 2022 Munik Ana
    • 19 Mart 2022 ''Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'' Nasıl Olacak?
    • 11 Şubat 2022 Fazıl Merdamert Destanı
    • 19 Aralık 2021 Devlet Babadır Banka Değil
    • 29 Mart 2020 Cuma Namazı Bundan Sonra Farzı Kifaye mi Oldu?
    • 20 Mart 2020 Hürriyet Olmayan Yerde Cuma Namazı Kılmak Caiz Değildir
    • 13 Mart 2020 Salgın Hastalık Olan Yerlerde Cuma Namazı Kılınamaz!
    • 9 Mart 2020 Allah Belamızı Çoktan Vermiş de Farkında Değiliz!..
    • 24 Şubat 2020 Neden İlle de Su Manzarası?
    • 5 Ocak 2020 9 Işık'ı 1 Ampule Bağlamak
    • 6 Aralık 2019 Müslümanın 12 Ödevi
    • 27 Kasım 2019 Anlarsın yalan Dünyayı
    • 19 Şubat 2019 Göçtü Gitti Ozan Arif -Sagu-
    • 15 Şubat 2019 ''Çağrımız İslam'da Dirilişedir'' ve OZAN ARİF
    • 12 Ocak 2018 Beyin Yetmezliği
    • 1 Eylül 2017 Aldığı Nefese Hükmedemeyen İnsan

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,561 µs