En Sıcak Konular

Yavuz Bülent Bakiler
Konuk Yazar-Türkiye
Yavuz Bülent Bakiler
18 Ocak 2009

Nazım’ın sebükmağz adamları



Geçen haftaki yazımda, Nâzım Hikmet’in çok yakın arkadaşlarının, yoldaşlarının hâtıratlarına dayanarak, onun, önce çok kötü bir insan, sonra çok kötü bir vatandaş, sonra kötünün kötüsü bir koca ve baba olduğunu belirtmiştim. Bu yazıma, Türkiyeli komünistler arasında homurdananlar oldu. Adamların öfkelerini gülümseyerek okudum. Biliyorum ki Nâzım Hikmet, bizim Türkiyeli komünistlerimizin en büyük putlarından biridir. Put, çok eski devirlerde, çok iptidaî adamların kendi elleriyle yaptıkları, sonra karşılarına geçerek tapındıkları irili ufaklı heykellerdir. İptidaî insanlar, kendi putlarına, şu veya bu şekilde karşı çıkılmasına kat’iyyen tahammül edemezlerdi.
Bizim Türkiyeli komünistler de, çağımızın en az yüz yıl gerisinde kalan, örümcek kafalı zavallı mahlûklardır. Onların kursaklarındaki heves, gençlerimize Nâzım Hikmet’i sevdirerek Türkiye’de, komünizm için bir vasat hazırlamaktır. Komünizm bize işçi hareketleriyle gelmedi, gelmiyor. Şiirle, hikâyeyle, romanla, tiyatroyla, sinemayla içimize sokulmak isteniyor. Türkiyeli komünistlerin esas maksatları Nâzım’ın şiiri değildir. Kızıl şairi, çok sevdirerek, arkasından onun büyük bir Marksist olduğunu belirterek, kalpleri komünizme ısındırmak gayretindedirler. İtibarı sıfır noktasında olan Nâzım’a bizimkilerin toz kondurmamaları, komünizm sevdalarındandır.
Hesapları bu olduğu için utanmadan, arlanmadan diyorlar ki:
“Bakanlar kurulu, Nâzım Hikmet’i yeniden Türk vatandaşlığına almakla Türkiye’ye itibar kazandırmıştır. Nâzım, esasında çok itibarlı bir kişidir. Onun itibara ihtiyacı yoktur. Türkiye’nin her köyüne bir Nâzım Hikmet anıtı yapılmalıdır!”
Bu iddialar, hasta ruhlu insanlara bile yakışmayacak safsatalardır. Atatürk, 1929 yılında, Eskişehir’de, komünistlerden bahsederken “Sebükmağz adamlar!” diyordu. Sebükmağz: Akılsız, aptal, geri zekâlı karşılığında bir kelime. Nâzım Hikmet’in çok yakın yoldaşlarından Zekeriya Sertel‘in Milliyet gazetesi yayınları arasında bir kitabı çıktı. İsmi: NÂZIM HİKMET’İN SON YILLARI. Kitabın 235. sayfasında Zekeriya Sertel diyor ki:
“Nâzım, her vesileyle tekrar ederdi:
-Ben, hayatımın en büyük hatasını, Moskova’ya gelmekle işledim. Ben buraya gelmeyecektim. Ne büyük eşeklik etmişiz. Niye geldik buralara?” derdi.
Şimdi ben de Nâzım’ın bu cümlelerini dikkate alarak desem ki:
-Bir büyük eşeklik yaparak Moskova’ya kaçan, orada evinin içinde bile, çok büyük bir polis takibi altında yaşayan, ama bu amansız takibe gık bile diyemeyen, korkusundan pısırıklaşan Nâzım Hikmet, hürriyetiyle birlikte itibarını da kaybetmişti!
Biliyorum, böyle desem, birtakım Sebükmağz adamlar, beni Amerikancı olmakla suçlayacaklardır.


Bu yazı 1,406 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Mart 2013 Allaha ısmarladık
    • 10 Mart 2013 Anıtkabir'de Kral Abdullah'ın gözyaşı
    • 4 Mart 2013 Hocalı'da Ermeni ve Rus vahşeti
    • 25 Şubat 2013 Ah Enver Ağabey!
    • 24 Şubat 2013 Sinoplu gençleri kim tahrik etti?
    • 18 Şubat 2013 Kemalizmin millet anlayışında dinin yeri yoktur
    • 4 Şubat 2013 Türk Olmak Şereftir
    • 21 Ocak 2013 Nazım Hikmet'e niçin saygı duyayım? -ll-
    • 14 Ocak 2013 A. Menderes'e tekme tokat dayak, Apo'ya renkli televizyon
    • 13 Ocak 2013 Terör biter mi dersiniz?
    • 31 Aralık 2012 Soner Yalçına Açık Mektup
    • 25 Kasım 2012 Turan Yazgan Hoca da...
    • 23 Ekim 2012 Fazıl Say cayırtısı
    • 21 Ekim 2012 MHP Devlet Bahçeli'yle büyümüyor, büyümeyecek!
    • 8 Ekim 2012 Atsız Şaman mıydı?
    • 1 Ekim 2012 Balyoz davasının hakimi ben olsaydım...
    • 9 Haziran 2012 Abdurrahim Karakoç (1932-2012)
    • 9 Nisan 2012 Ordumuzu siyasete bulaştırmamak
    • 1 Nisan 2012 Türk Ocakları 100 yaşında
    • 5 Mart 2012 Hocalı mitinginde bir yanlışımız

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,225 µs