16 Aralık 2008

Irak'ın ''Hasan Tahsin''i

     Görev süresi bir ay sonra dolacak olan ABD Başkanı Bush'un Irak'a yaptığı sürpriz ziyarete kadar onu tanıyanlar oldukça azdı. 
     Artık dünyada duymayan kalmadı.
     Muntasır El-Zeydi.
     Bush,tam Irak'ı işgal etmelerinin haklılılığı anlatmaya çalışıyorken,şu ana kadar hiç yaşamadığı ve bundan sonra da kolay kolay unutamayacağı  bir protesto eylemi ile karşılaştı
     Iraklı bir gazeteci olan.Muntasır El-Zeydi,taşıdığı kanın ve yüreğindeki imanın hakkını vererek,ülkesinin imansız ve kansızlarına tarihi bir ders vermiş oldu.
     Medya mensupları için hep tartışılır ya, önce gazeteci sonra insan mı ,yoksa önce insan sonra gazeteci mi ?
     Yani bir muhabir için önce haber mi önemli,insani değerler mi? 
     Mesela bir fenalığı engellemeye muktedirken,muhabir deklanşöre mi basmalı yoksa o olayı engelleyip haberi mi kaçırmalı?
     15 Mayıs 1919'da Yunan orduları İzmir'i işgale başladığı sıralarda Hasan Tahsin de bir gazeteciydi.O bu haberi "Osmanlı Sulh ve Selamet Cemiyeti'nin sözcülüğünü yapan "Hukuk-ı Beşer" gazetesinde yayımlamak yerine,silahını çekip ateşleyerek en öndeki Yunan bayraktarını başından vurmayı seçti,tarihe geçti. 
     Irak'ta El-Bağdadiye adlı televizyonun muhabiri Muntasır El-Zeydi de haberi kaçırmayı tercih ederek kendisi daha önemli bir haber oldu.
     El-Zeydi,89 sene önce ülkesinin işgaline karşı Hasan Tahsin'in "önce vatan" deyip,mesleğini ikinci plana atarak yaptığı eylemin daha hafifini,ama daha ses getirenini yaptı 
     ABD Başkanı'nın,Irak başbakanı Nuri el Maliki ile düzenlediği basın toplantısı esnasında ayağından çıkardığı iki ayakkabısını peşi sıra Bush'a fırlattı.
     Ayakkabıları fırlatırken, “Bu sana veda öpücüğü, köpek” diye bağıran El-Zeydi,ABD Başkanı'na hem sözlü hem de fiili hakaret etmiş oldu.
     Irak'ın geleneklerine göre,bir başkasına terlik ve ayakkabı fırlatmak,aşağılama ve ağır hakaret demektir..
     Hatırlayınız;
     ABD’nin işgali sırasında bır kısım Iraklılar, Saddam’ı aşağılamak için heykeline terlikle vurmuşlardı.
     Bush,o sıralar haylı keyiflendiği bu görüntülerin bir benzerini ,aradan geçen senelerden sonra giderayak yaşamış oldu. 
     Muntasır El-Zeydi bu eylemi Iraklı bir müslüman ve vatansever olduğunun idraki ile yaptı.
     Bir çok dindaşı,vatandaşı ve olaydan dolayı Bush’tan özür dileyen salondaki diğer Iraklı gazeteci meslektaşı gibi sus pus olmadı.
     Belki bu eylemi ona pahalıya mal olacak ama,Bush gibi bir zalimi ayakkabı fırlatarak protesto eden bu kahraman gazeteci artık "ölümsüzleş"ti.
     O bütün İslam Alemi'nin yüreğine bir nebze olsun su serpti.
      Şahsım adına,bir de isabet ettirebilseydi tadı  başka olur ya,o da Bush'un hanesine yazılacak bir artı olsun. 
     Üzerine doğru gelen ayakkabılardan eğilerek kurtulan Bush, istifini bozmadan saldırının keyfini kaçırmadığını belirtti.
     Doğrusunu söylemek gerekirse,atılan cismin mahiyetini bilmeden gösterdiği refleks ve soğukkanlılık -maalesef- taktire şayandı.
     Bir Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili'in,koruması tarafından yapılan "saldırı olabilir" uyarısı üzerine Güney Osetya sınırındaki Gori kentinde yaşadığı korku dolu anları ve düştüğü sefil hali düşünün,bir de Bush'un bu halini,.Atılan kesici delici veya patlayıcı bir cisim de olabilirdi.
     Bush'u ne kadar sevmesek  de "Sezarın hakkı Sezara".
     ABD Başkanı saldırı karşısında güçlü bir lider profili sergiledi.

Bu yazı 1,791 defa okundu.