14 Ekim 2013

BALYOZ HAREKAT PLANI SUÇLAMASINDAKİ ÇELİŞKİLER-2

 

 

 

 

            Deniz Kurmay Albay Ümit METİN halen Hasdal cezaevinde balyoz sanığı tutuklusu ve 13 yıl ceza ile cezalandırılmıştır. Bahse konu Albay savcıların sanıklara yönelttiği iddianamede yer alan suçları çürüten belgeleriyle bu suçlamaların iftira kapsamında olduğunu kanıtlayan bir dosya hazırlamış bu dosyayı bir gazeteciye ulaştırmıştır.

 

İddianamede yer alan suçları belgelerle çürüterek, yürütülen suçlamalardaki kanıtların doğru olmadığını deşifre eden bu önemli açıklamaları içeren dosya; yürütülen yanlış, kasıtlı, acemice hazırlanmış, çelişkilerle dolu suçlamalar içeren iddianameleri çürüten karşı savunmayı bu davalar konusunda bilgi düzeyi ne olursa olsun sizlerinde aydınlanması amacıyla aşağıda özetlemeye çalıştım:

 

            1.         2003 senesinde hazırlandığı söylenen bu listede bazı askeri personel piyade ve idari sınıflarında gözükmekte. Oysa listede mevcut askerler bu sınıflara 2007 yılında geçirilmişler, listenin hazırlandığı tarihte İstihbarat sınıfında görev yapıyorlardı.

 

            2.         Albay A. DURHAN’ın listede görev yeri CC-MAR NAPLES olarak gözükmekte. Oysa çelişki NATO’daki o görev yeri 01 TEMMUZ 2004 tarihinden sonra kurulmuştur. Halbuki liste hazırlandığı tarihte görev yerinin ismi NAVSOUTH idi.

 

            3.         05-07 KASIM tarihleri arasında Yassıada ve İmralı’da keşif görevi verildiği iddia edilen altı adet Hücumbot böyle bir görevi icra etmediği gibi bu görevi icra eden TCG. KARAYEL anılan görev tarihleri esnasında İSTANBUL Tersanesi Komutanlığı’nda onarımda bulunmaktadır.

 

            4.         03 OCAK 2003 tarihinde 8 askerimizin YUNANİSTAN’la ilgili bir toplantı yaptığı yazılmakta, her zamanki diğer çelişkiler gibi toplantıya katıldığı iddia edilen subaylardan dördü belirtilen tarih ve saatlerde Doğu Akdeniz’de icra edilen bir tatbikatta görevli bulunmaktadırlar.

 

            5.         Yine deliller içerisinde yer alan bir başka belgede üniversite mensubu olarak gösterilen 279 öğrenci o tarihlerde ya okulu çoktan bitirdiği ya da üniversiteye daha yeni başlamaktadır. Listede mevcut 69 kişinin belirtilen siyasi partilerin üyesi değildir. Varlığı ileri sürülen yurt ve dershanelerden 56’sı yoktur. Yine vakıflardan da 8’i yoktur. Çeşitli şirketlerde çalıştığı iddia edilen 130 kişinin o şirketlerle bir ilişkisi, bağı bulunmamaktadır. Yine iddia edilen çeşitli kamu kuruluşlarında görev yaptığı ileri sürülen 10 kişinin bir bağı, görevlisi olmadığıdır. Varlığı ileri sürülen dernek, kurs, sinagog, ilaç deposundan 22’si daha o tarihlerde kurulmuş değildir. Şunu da belirtelim ki; TSK.’nın yurt çapında bu tür bilgilere erişme imkanı olmadığı, Emniyet Teşkilatının ise vardır.

 

            6.         ORAJ Planı’na göre Ahmet DİKMEN 02 OCAK 2003 tarihinde kurye olarak görevlidir. Halbuki Ahmet DİKMEN gerçekte görevli kurye olduğu tarih 09 ŞUBAT 2002 tarihinde yani iddia edilen tarihin tam 38 gün sonraya tarihlidir. Önceden ne kurye kimliği, ne de görevlendirileceğini içeren evrak bilinebilir. Önemli çelişki bu belgenin bilgisayarda Sinan TOPUZ tarafından yazıldığı iddianamede geçmektedir. Halbuki anılan tarihler arasında Girit Adası’nın kuzeyinde gemisi seyirdedir ve seyir esnasında geminin bilgisayarının internet bağlantısı yoktur. Bu delilin(!) doküman tipi “Word” değil “World” olarak kayıtlı bulunmaktadır. Bize bu belgenin sahte olduğu, imal edildiğinin önemli bir kanıtıdır.

            7.         Mehmet BARANSU’nun bavulundan çıkan araç çizelgesinin bulunduğu CD güya Süha TANYERİ tarafından 04 MART 2003 tarihinde kaydı yapılmış ancak balyozcuların BURSA’da el koyacağı öne sürülen çizelgede yer alan 16 BEB 33 BURSA trafiğine kayıtlı araç BURSA’ya o tarihten üç yıl sonra 13 NİSAN 2006 tarihinde gelmektedir. Bu araç o tarihte İZMİR’de ve plakası da 35 AR 6132’dir. O aracın üç yıl önceden el değiştireceği, bu plakayı alacağı düşünülemez.

 

            8.         Bir diğer büyük çelişki 2002 ve 2003 senesinde hazırlandığı ve ihtilal planları olduğu iddia edilen Karargah Belgeleri 2008 senesinde yayımlanan yönergeye uygun olarak hazırlanmış(!) Altı yıl sonra yürürlüğe girecek yönergedeki esaslara altı yıl öncesinden nasıl olup da bilinip, uygulanabilir?

 

            9.         Yine iddianame listelerinde geçen askeri personelin bir kısmının rütbe ve görev yerleri farklıdır.

 

            10.       Önemli bir çelişki de iddianamelerde adı geçen personelin o tarihte seyirde, yurt dışında ve hatta bazısı vefat etmiş Amiraller(!) ölüm tarihlerinden sonra icra edilen Plan Tatbikatlarında görevli bulunmuşlardır.

 

            Deniz Kurmay Albay Ümit METİN’in tespit ettiği yanlışlar, çelişkiler, sahtekarlıklar diyebileceğimiz acemice yapılan suçlamalar iddianamelerde yer almış, mahkemelerce de kabul edilerek davalarda görülmüş ve sonuçlanmıştır.

 

Sonuçlanan Poyrazköy Davasında mahkeme; Deniz Kurmay Albay Ümit METİN’in tahliyesine karar vermiş, Balyoz Davası’nda ise 13 yıl ceza ile cezalandırılmıştır.

 

            Gerçek olan iddianamedeki suçlamalar çelişkilerle dolu olmasına ve sanıklarca, müdahil avukatlarca bu çelişkilerin yanlışlığı ortaya konup ispatlanmasına rağmen mahkemelerin bu çürütücü savunmaları dikkate  almadığıdır.

Yapılan tüm yargılamaların adil olmadığına dair kamuoyunda düşünceler dava sonuçlarından sonra şüphe götürecek tarafı kalmamıştır.

 

Selam, saygı ve dualarımla.

 

Yakup MUSA

 

14.10.2013

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu yazı 1,725 defa okundu.