AKP'DEN ''HATIP DİCLE'' VE ''BOYKOT'' KARARLARINA İLK YORUM

23 Haziran 2011 22:51 tsi
AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, YSK’nın Hatip Dicle kararı ve bağımsız milletvekillerinin boykot kararıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

AKP'den ilk açıklama

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, YSK’nın Hatip Dicle kararı ve bağımsız milletvekillerinin boykot kararıyla ilgili açıklamalarda bulundu. İşte Bozdağ’ın açıklamaları:

"BAŞBAKAN'IN DURUMU FARKLI"  

Son gelişmeler üzerine ortaya koyulan bir takım görüşle haksız ithamlar içermektedir. YSK AK Partiye veya yürütmeye bağlı bir kuruluş değildir. Üyelerini hükümet atamamaktadır.   

Alınan kararlar Anayasa’nın 79. maddesi tamamen bu kurumun yetkisi altındadır. Alınan kararları hükümetle ilişkilendirmek büyük haksızlıktır. Dizle kararının Tayyip Erdoğan'ın durumuyla hiçbir ilgisi yoktur. Kıyaslanması mümkün değildir. Dicle'nin durumunun Başbakan'ın durumuyla hiçbir ilgisi yoktur. Başbakan'ın 2002'deki durumu farklıdır. YSK yaptığı değerlendirme sonucunda Hatip Dicle'nin mazbatasının iptaline karar vermiştir. Bu AK Partinin kararı değildir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kararıdır. İtiraz sonuçlanmadan Dicle'ye mazbata verilmesine itiraz ettik bu karar yanlıştı.

"AK PARTİ'NİN İTİRAZIYLA İLGİSİ YOK"

Bu doğal bir hakkımızdı. Ak Parti'nin yaptığı bu işleme itirazdır. YSK'nın kakarı Ak Parti'nin itirazıyla ilgisi yoktur. BDP süreç içerisinde yanlışlar yapmıştır ve bu yanlışları sürdürmektedir. Hatip Dicle hakkında ki mahkumiyet kararı kesinleşmiş durumda.

Bu durumun aday olmasına engel olduğu herkes tarafından biliniyordu. Bunu Dicle de biliyordu. Mahkumiyet kararı milletvekili olmaya engeldir.

Mahkumiyet kararının YSK'dan gizlenmesi doğru değildir. Mahkumiyetin gizlenmesi manidardır, iyi niyetli değildir. Eleştiriler hukuki sınırlar içinde olmalı. Tehdit dolu söylemler yanlış bir yaklaşımdır. Ancak yaşanan gelişmelerde bu tür yaklaşımları görüyoruz.

BDP'YE DAVET

Biz BDP'ye ve bağımsız milletvekillerini demokrasi içinde mücadeleye davet ediyoruz . Bu sorunların çözümünün parlamentoda olduğunu düşünüyoruz. Bağımsız vekilleri Meclis'teki çalışmalara davet ediyoruz. Biz toplumuzun her bir ferdini önemsiyoruz.

"TEHDİTE BAŞVURMASINLAR"

BDP'nin yanlışlarından biri de her sıkıntıda tehdide başvurmasıdır. Tehdit çağrıları demokrasi için doğru değildir. Bu durum çok sakıncalıdır. Ak Parti bugüne kadar birçok mağduriyet yaşamış, eleştiri yapmış ama tehditte bulunmamıştır.

Başbakanımız ve Hatip Dicle'nin durumu kıyaslanamaz. Dicle'nin durumunun hukuki açıdan düzeltilmesi mümkün değil. Hatip Dicle'nin Meclis'e girmesi için Anayasa'da değişiklik yapılırsa destek verecek misiniz?

Adaylık ehliyeti olmayan o kadar çok aday adayı vardı ki...Adaylık ehliyeti olmayan birine böyle bir yol açılmaya gidildiğinde daha önce aday olmak isteyenlerde arada problem çıkaracaktır, ayrı yansımaları olacaktır. Bunun mümkün bir yol olduğunu sanmıyoruz.

Balbay ve Haberal’a ret kararı?

Ret haberini duyduk ama kararı henüz değerlendiremedik, inceleyeceğiz. İnceledikten sonra değerlendirme yapacağız. BDP'nin meclise girmeme kararı neler yaşanmasına neden olur.

TBMM'de temsilin nasıl olacağı, çalışmaların nasıl olacağı iç tüzükle tespit edilmiştir. Bir partinin gelmemiş olması meclisin çalışmasını engellemez. İç tüzüğe aykırı bir durum olmadığı sürece çalışmalarının devam ettirecektir. Çünkü parlamento birilerinin dayatmasıyla çalışmalarına ara vermeyecektir. Ara vermesi söz konusu olmayacaktır.

BDP'nin çatısı altına girecek vekillerin katılmasını istiyoruz ama katılmazlarsa da çalışmalar devam edecek.

Ara seçim söz konusu olamaz mı?

Ara seçimin şartları açıktı. Gereği neyse o yapılır.

 

Kaynak: HÜRRİYET GAZETESİ {http://www.hurriyet.com.tr/gundem/18095906.asp?gid=381}

Bu haber 652 defa okundu.