En Sıcak Konular

BAHÇELİ: ''AKP'NİN GİDİŞATI GİDİŞAT DEĞİL''

29 Mart 2011 11:08 tsi
BAHÇELİ: ''AKP'NİN GİDİŞATI GİDİŞAT DEĞİL'' Bahçeli: "AKP'nin gidişatı gidişat değil, bunun durması lazım. Bunu durdurmak, iktidara getirenler olarak sizin birinci göreviniz olmalı. Sizinle beraber bu millet bunu durdurmalı" dedi.

"AKP'nin gidişatı gidişat değil" 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, oy vererek AKP'yi tek başına iktidara getiren ve AKP'ye gönül vermiş vatandaşlara seslenmek istediğini belirterek, "AKP'nin gidişatı gidişat değil, bunun durması lazım. Bunu durdurmak, iktidara getirenler olarak sizin birinci göreviniz olmalı. Sizinle beraber bu millet bunu durdurmalı" dedi.    

Bahçeli, komşu ülkelerde baskı rejimleri ortadan kalkarken, Türkiye'de baskı rejimleri heveslenmesinin olduğunu vurgulayarak "Önüne geleni azarlıyor, arkasındakini kovuyor, bir kibir, bir gurur, nerede ne konuşacağını bilmiyor. Böyle bir yönetimle, böyle bir kişi ile ülke yönetimi mümkün değil. Onun için bunların biraz dinlenmesi, nadasa çekilmesi lazım" diye konuştu. 

Türkiye, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 2 gün boyunca Kütahya ve Uşak'tan verdiği mesajları konuşuyor. Uşak programı kapsamında, Ulubey ilçesini, Ahmetler, Güllü beldelerini ve Yeşilkavak köyünü ziyaret eden Bahçeli, daha sonra Eşme ilçesine geçti.

İlçe girişinde ata binmiş partililerce karşılanan Devlet Bahçeli, Cumhuriyet Meydanı'nda seçim otobüsünden halka hitap etti. Bahçeli, ülkenin temel sorunlarının başında işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk ve etnik temelli bölücü faaliyetlerin geldiğini, işsizliğin insanları "cinnete kadar sürükleyebildiğini" söyledi.   

Türkiye'nin büyük bölümünün aş ve iş derdine düştüğünü ifade eden Bahçeli, "Türkiye'nin bir bölümünde rant ekonomisi ile geçinenler, bir bölümünde açlık sınırı altında kalmış milyonlarca insanımız var" dedi.

"ERDOĞAN PEMBE TABLOLAR ÇİZİYOR"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, pembe bir tablo ortaya koyduğunu, ancak bu tablonun gerçek olmadığının görüldüğünü vurgulayan Bahçeli, vatandaşların 12 Haziranda buna gereken cevabı vereceğine inandığını söyledi.

Tarım ve hayvancılıkla uğraşanların her geçen gün ekonomik zorlukların altında ezildiğini, emekli, dul, yetim ve öksüzlerin de geçim derdine düştüğünü anlatan Bahçeli, şöyle devam etti: "Seçim döneminde yoksullara dağıtılan gıda paketlerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, AKP yöneticilerinin bir tek kuruşu yoktur. Bunun kaynağı vergilerinizdir. Vergilerinizin bir kısmı eğitim, sağlık, güvenlikte kullanılır, bir kısmı da sosyal devlet olmanın gereği olarak halka kullandırılır. Yoksulluğu istismar eden zihniyete 12 Haziranda bir tokat vuralım.

Bu seçimlerde de size paketler gelecek, bunlar sizin helaliniz, alın kullanın. Çocuklarınıza götürün, akşam evinizde aş olarak paylaşın. Hür kalın, bu sizin hakkınızdır. Siyaset kültürü yozlaşıyor, haksız oyla iktidar olmanın yolu açılıyor, bu dönemi kapatmak lazım. Bugünkü siyasi iktidarda çöküş var, çürümüşlük var, bugünkü siyasi iktidarda çaresizlik var."

"FELAKETE DUR DEMEK LAZIM"

MHP lideri, yanlış ekonomik politikaların iktidar değişikliği ile giderilebileceğini, ancak toplumsal dokunun zedelenmemesi, dirlik, birliğin bozulmaması gerektiğini belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bin yıllık kardeşlik tehdit edilir, kardeşlerin çatışması başlar, milli devlet, üniter yapı, toprak bütünlüğü sarsılırsa, hangi gelir seviyesinde olursanız olun Türkiye'de huzur bulamazsınız.

Özellikle AKP'ye oy vermiş vatandaşlar size sesleniyorum: Bu iktidar Türkiye'yi nereye, nasıl götürüyor? Bu iktidarı getirenler olarak bilin ki görev size düşüyor. Soracaksınız, 1 Ağustos 2009'da İçişleri Bakanı olarak Ankara'da, Emniyet teşkilatının salonunda ihanet kusan insanlarla, 'aydın gazeteci'olarak tartıştığınız o Demokratik Açılım zırvası bugün Türkiye'yi nereye götürüyor?

Emniyet gücüne atılan tokat, taş, emniyet mensuplarının linç edilmesi, hala 'sivil itaatsizlik'adı altında Diyarbakır'da, Batman'da diğer yerlerde terörist faaliyetlerin, 40 bin kişiyi katletmiş insanların şimdi demokratik hak taleplerinin bir uygulama ile gündeme getirilmesi ve saatlerce televizyonda gösterilmesi... Bu gidişat iyi değil." Bahçeli, ülkede ayrışma başladığını, buna "dur" denmesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: "Başbakan, 36 etnik unsurdan bahsede bahsede bugüne kadar geldi.

Ülkemizde 4 milyonu aşkın, gelin veya damadı Kürt veya Türk olarak kurulmuş yuva var. Bunların 3-4 çocuğu var. Eğer bir kardeş kavgası olursa bu yuvaların yaşaması çok zor olur. Gelin tarafı babaevine gidebilir, damat evi terk ederek gidebilir ama o masum çocuklar nereye gidecek, onlara ne diyeceksiniz?

Onları kim nasıl tarif edecek; hangisine Türk, hangisine Kürt diyeceksiniz? Bugünkü iktidar bu ayrışmayı yaptı. Şimdi büyük şehirde bazı yerlerde fırından ekmek alırken seçici olunuyor. Ev kiralarken, bakkaldan alışverişte seçici olunuyor. Yani Türkiye'de ayrışma başlamış, bu felakete dur demek lazım.

Bunu önlemek için Türkiye'nin nefes alması ve bugünkü iktidardan kurtulması gerekir." MHP'nin "Hilal Kart" projesi hakkında da bilgi veren Bahçeli, şunları kaydetti: "Bu Hilal Kart, bir harcama kartıdır. Maaşınız yetmediği yerde, işinizin olmadığı yerde, elden ayaktan düşüp çalışamadığınız yerde bu Hilal Kart cebinizdedir. Hilal Kart'ı kullanırken bir tek sınır çiziyoruz. İlçedeki esnafımızdan alışveriş yapacaksınız. Büyük yabancı ortaklarla oluşmuş alışveriş merkezinden bu kartla alışveriş yapmayacaksınız."

12 HAZİRANDA YAPILACAK SEÇİMLERİN MİLLETİN KADERİNİ BELİRLEYECEK

Bahçeli, Uşak'ta partisinin yeni hizmet binasının açılışında da, AKP'nin 8 yılı aşkın süredir iktidarda olduğunu ve yaklaşık 3 bin gündür Türkiye'yi idare ettiğini hatırlatarak, 12 Haziranda yapılacak seçimlerin milletin kaderini belirleyecek bir karar anı olacağını ifade etti. 

12 Haziran seçimlerinin iç ve dış tehditler altında, devletin üniter yapısı, toprak bütünlüğü, birlikte yaşama arzusunun tahribat gördüğü bir ortamda yapılacağını savunan Bahçeli, seçimlerin milletin, devletin geleceğinin belirleneceği seçimler olacağını kaydetti.

Bahçeli, iktidarın yıprandığını, yorulduğunu, tükendiğini belirterek "Üçüncü dönem iktidar olma arzusundaki AKP ve Recep Tayyip Erdoğan'ın verebileceği bir şey kalmamıştır. Eğer üçüncü dönem iktidar arzusunda ısrarlı bir şekilde bulunuyorlarsa, bu onların yargıdan ve yüce divandan kendilerini korumak içindir. 12 Haziran seçimleri Türkiye için bir dönüm noktası olacaktır" dedi.   

Kamuoyu araştırma kuruluşlarının yanlı hareket ettiğini, kamuoyunu yönlendiren kuruluşlar haline geldiğini belirten Bahçeli, araştırma şirketlerinin dahi Türkiye'nin en büyük meselesini işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, etnik bölücülük ve terör olarak belirlediğini, bu sorunların çözüm tarihinin de 12 Haziran seçimleri olduğunu dile getirdi.

TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK SORUNU

Bahçeli, ekonomik sorunların çözülebileceğini, eksikliklerin tamamlanabileceğini, ancak Türkiye'nin önündeki en büyük sorunun toprak bütünlüğü olduğunun altını çizerek, şöyle dedi: "Bir konu vardır ki; nesilleri sallar. O da toprak bütünlüğünün bozulması, parçalanması, birlik ve dirliğin bozulması, bin yıllık kardeşliğin bir çatışmaya dönüşmesi ve Türkiye'nin bölünme eşiğine getirilmesi halidir.

Bugün Türkiye'de bu konu bir sorun haline gelmiştir. Türkiye'nin en önemli sorunu bize göre budur. İşsizlik, yoksulluk, yolsuzluk gibi konular da çok önemlidir. Bu ülke bin yıllık kardeşliği bir iç savaşa dönüştürürse o tehlikelidir. Türkiye üzerinde oynanmış oyunlar hayata geçirilirse Türkiye'nin bunu toparlaması yıllar, nesiller alır. Hangi partiden olursak olalım buraya dikkat etmek lazım. Türkiye doğulusu batılısı, kuzeylisi güneylisi ile bu ülkede yaşayan bütün insanlarımız Türk milleti üst kimliği etrafında bütünleşmiş insanlardır. Milletimizin öz evladıdır.

Hiçbirini birbirinden ayırt edemeyiz. Hepsi Allah'ın kutsal emanetidir. Cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana böyle hareket edildiği için birçok kaynaşmalar oluşmuştur. İş hayatında beraberlikler olmuştur. Çalışma düzeninde yan yana, omuz omuza bulunulmuştur. 4 milyonu aşkın damat veya gelin olarak Kürt veya Türk kökenli kardeşlerimiz yuvalar kurmuşlardır. Bu yuvaların 4-5 çocuğu vardır. Bir iç çatışma olduğu zaman, bir ayrışma bölünme olduğu zaman bu yavrulardan eser kalmaz. Hangisine Kürt, hangisine Türk diyeceksiniz. Bu bir yıkımdır, bu bir bölünmenin işaretidir."

BDP'NİN "SİVİL İTAATSİZLİK" EYLEMİ

Türkiye'de bölünme ve ayrılmanın yavaş yavaş başladığını, bu görüntünün AKP iktidarında gittikçe yaygınlaştığını bildiren Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "1 Ağustos 2009 birlik, dirlik ve kardeşliğin kara günüdür. 1 Ağustos 2009'da dönemin İçişleri Bakanını her gün televizyonlarda, takip ettiniz. Bölücüleri teşvik eden sözde yazar ve aydınlarla biraraya gelip demokratik açılım zırvası ile Türkiye'yi bölünmenin eşiğine getiren bir yıkım projesini getirdiler.

Bugün de görüyorsunuz Yüksekova'da, Şemdinli'de, Hakkari'de neler oluyor. Sivil itaatsizlik adı altında polis kardeşlerimize nasıl saldırı oluyor. Biri kalkıyor tokatlıyor, biri tekmeliyor, biri polis panzerine çıkıyor. Yüksekova'da ayaklanma provasında polis kardeşlerimiz linç ediliyor ve kardeşimiz hastaneye zor yetiştiriliyor.

Buradan sesleniyorum: Mehmetçik, emniyet mensubu kardeşim, çaresiz ve yalnız değilsin. Bir gün gerçek devletin eli onlara nasıl balyoz gibi inecektir görülecektir. Onun için herkes aklını başına alsın. Birlikte birarada yaşayabilmenin çabası ile demokrasi, istikrar içinde, huzur ve barış içinde kardeşçe yaşayabilecek bir yolu bulmak durumundayız."

"ERDOĞAN'IN GİDİŞİ YAKINDIR"

Bahçeli, bütün bunların darbelerle, ara iktidarlarla değil, milli iradeyle, demokrasi içinde aranması gerektiğini, bu arayış gününün de 12 Haziran olduğunu ifade etti.

12 Haziranın Türkiye'nin kurtuluş günü olacağını dile getiren Bahçeli, oy vererek AKP'yi tek başına iktidara getiren ve AKP'ye gönül vermiş vatandaşlara seslenmek istediğini belirterek, "AKP'nin gidişatı gidişat değil, bunun durması lazım. Bunu durdurmak, iktidara getirenler olarak sizin birinci göreviniz olmalı. Sizinle beraber bu millet bunu durdurmalı. Ortadoğu'da padişah sultan, İstanbul'da milyarder olarak Türkiye'yi kandıran bir grup haline gelmişlerdir. Sayın Recep Tayyip Erdoğan hangi yandaş televizyonlarda hangi yalanlarla uyutmaya çalışırsa çalışsın gidişi yakındır, mutlaka gitmelidir" diye konuştu.

Bahçeli, işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk sorunlarının arttığını, ancak iktidarın vatandaşa "şaşı baktığı" için bunları göremediğini söyleyerek, iktidar değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirtti.

KİTAP TOPLATILMASI

Gazeteci Ahmet Şık'ın kitabının toplatılmasına da değinen Bahçeli, "Yayımlanmamış kitabın mahkemede hesabını sor diye mi getirdi seni bu millet? O zaman hep beraber diyebilir miyiz seni millet getirdi; doğru, seni yine millet götürecek" dedi. 

Bahçeli, iktidarın "tahribatını" ortadan kaldıracak bir toparlanmanın ancak MHP iktidarında olabileceğini savunarak, milletin nohut, fasulye, şeker, makarna, kömür ile halk aldatarak iktidara gelenlere mahkum olmadığını, kaldı ki bütün bunların milletin hakkı olduğunu, çünkü milletin vergisiyle alındığını söyledi.

"ÜLKEYİ CEPHELERE VE KAMPLARA BÖLDÜLER"

Devlet Bahçeli, Uşak'ın Sivaslı ilçesini ziyaretinde de halka hitap etti, Banaz ilçesinde partililere seslendi.

Türkiye'de 12 Haziranda yapılacak milletvekili seçimlerinin 21. yüzyılı kucaklayacak, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümünü hazırlayacak kadroların seçileceği seçim olacağını ifade eden Bahçeli, MHP'nin bu bilinçle çok önceden çalışmaya başladığını, 28 Ocakta Türkiye'nin geleceğini yorumlayan seçim beyannamesiyle milletin huzuruna çıktığını söyledi. 

AKP'nin Milli Görüş'teki siyasi yapılanmadan memnun olmadığı için ayrılan 42 kişi tarafından kurulduğunu, 1,5 yıl içerisinde de tek başına iktidar olduğunu hatırlatan Devlet Bahçeli, şöyle konuştu: "Burada keramet varsa yıllardır beraber oldukları partinin çok önceden tek başına iktidar olması lazımdır.   

Olmadığına göre, birileri bunları himaye etti. İç ve dış odaklarla şekillendirerek koalisyonlarla yönetilmiş, krizler yaşanmış dönemde, Türk milletinin tek başına iktidar arayışının çıkış yolu olarak AKP üstün başarı sağlamıştır. Ancak AKP bu başarıyı hazmedememiştir. Allah'ın teveccühünü anlamakta zorlanmıştır. İktidarla birlikte gerilim stratejisine dayalı, çatışmayı öngören, ülkenin cephelere ve kamplaşmaya ayrılması anlayışıyla ülkeyi yönetmeye çalışmışlardır.

Tek başına iktidara rağmen, partinin oluşumunda değerli şahsiyetlerin yardımına rağmen inananlar inanmayanlar, laikler anti laikler, ilericiler gericiler gibi bir kamplaşmayı, kutuplaşmayı öngören siyasi söylemle gerilim stratejili çatışmayı yeğleyen bir siyaseti takip ederek, ekonomiyi 'sat-kurtulcu', milli ve hassasiyet gerektiren konuları 'ver-kurtulcu', zaman zaman bazı çıkar çatışmalarını 'kazan-kazan' sloganı ile şekillendiren, genellikle ABD'nin politika çizgisini takip eden bir anlayışla bugünlere kadar gelinmiş oldu.

Siyasetine ayrımcılık veya kamplaşma o kadar nüfus etmiş ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ortada fol yokken yumurta yokken durduğu yerden 36 tane etnik gruptan bahsediyor, sürekli bunu tekrarlıyor. Birlikte ve bir arada yaşanan ve kardeşçe geleceği kucaklamak dururken bu 36 etnik unsuru gece gündüz tekrarlamanın ne anlamı olacaktır diye düşünmeye başladım. Tamamını da sayamıyor, saymak da istemiyor. Birileri buna 'Türkiye'yi 36'ya böl'demiş galiba o da tekrarlıyor." 

"NADASA ÇEKİLMELERİ LAZIM"

AKP iktidarı ile "yolsuzluklarla servetine servet katanların oluştuğunu" belirten Bahçeli, ihaleler, özelleştirmeler ve "iktidar yandaşlığıyla", hanedan çocuklarının türediğini dile getirerek, "Öte yandan askerden dönmüş, 'iş iş'diye bağıran binlerce genç var. Bunları sürekli söyleyerek konuları istismar etmek istemiyorum, bunlara çözüm lazım" dedi. Bahçeli, komşu ülkelerde baskı rejimleri ortadan kalkarken, Türkiye'de baskı rejimleri heveslenmesinin olduğunu vurgulayarak "Önüne geleni azarlıyor, arkasındakini kovuyor, bir kibir, bir gurur, nerede ne konuşacağını bilmiyor.

Böyle bir yönetimle, böyle bir kişi ile ülke yönetimi mümkün değil. Onun için bunların biraz dinlenmesi, nadasa çekilmesi lazım" diye konuştu. 

Üç dönem için göreve talip olacaklarını, Türkiye'nin temel sorunlarına çözüm getirecek, ülkeyi toparlayacak sosyal politikalar hazırlayacaklarını belirten Bahçeli, ekonomi politikalarla da istihdamı en üst seviyeye çıkaracaklarını söyledi. Devlet Bahçeli, "Hilal Kart" uygulamasıyla muhtaçların yanında olacaklarını ve sosyal barışı sağlayacaklarını da sözlerine ekledi.

 

Kaynak: ORTADOĞU GAZETESİ {http://www.ortadogugazetesi.net/haber.php?id=19492}

 



Bu haber 751 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    9,746 µs