En Sıcak Konular

AB'NIN SAVAŞSIZ VE SİLAHSIZ TOPRAK KAZANIMI:KIBRIS

18 Şubat 2011 22:18 tsi
AB'NIN SAVAŞSIZ VE SİLAHSIZ TOPRAK KAZANIMI:KIBRIS Tantan: "Avrupa Birliği, Kıbrıs’ta, 'savaşsız toprak kazanımı' hedefini adım adım gerçekleştirmektedir" dedi.

“Silahsız ve savaşsız kazanım: Kıbrıs…”

 Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Kıbrıs’ta yaşanan gelişmeleri değerlendirdi ve “Avrupa Birliği’nin silahsız ve savaşsız bir şekilde Kıbrıs'ı ele geçirdiğini” söyledi. Tantan, iktidarın “sanal milliyetçilik” yaptığını ifade ettiği açıklamasında şunları kaydetti:
 
… İki haftadır Kuzey Kıbrıs, Türkiye’nin en önemli gündem maddesi. Açıklamaların ardı arkası kesilmiyor. KKTC’de iki hafta önce bazı sendikaların gerçekleştirdiği mitingde yaşanan Türkiye karşıtı açıklamalar sonrası, Türkiye ile KKTC arasında gerginlik had safhaya ulaştı. AK Parti Hükümeti “sanal” milliyetçilik yaparak, Türk halkı ile KKTC halkı arasında zihinlerin ayrışmasını körükleyen açıklamalar yaptı. Her konuda olduğu gibi Kuzey Kıbrıs konusunda da siyasi rant elde etmeye çalışan iktidar, Kıbrıs konusunun milli bir dava olduğunu da unutmuşa benziyor. İktidar sahipleri, bölgeye ve bölge üzerinden Avrasya’ya hakim olmak isteyen ABD, İsrail ve AB hakimiyetinin Türkiye’yi de kullanarak ve Türkiye’nin menfaatlerine de ters düşen ekonomik, güvenlik ve siyasi politikalarını görememekte midir? Bugün gelinen noktada altını çizerek söylüyorum siyasi zihniyet, seçime doğru giderken “sanal” milliyetçilik mi yapmak istemektedir? Türk milleti bu oyunun farkındadır. Biz her yerde ve her platformda gerçekleri haykırmaktan vazgeçmeyeceğiz! Namuslu insanların biraraya gelmesi için elimizden geleni neden yaptığımızı da halka anlatacağız! Geri planda ABD, Anglo- Sakson anlayış ve İsrail’in, ön planda ise AB desteğinde Güney Kıbrıs’ın, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’deki niyeti ve politikaları Doğu Akdeniz’in Türkiye’nin elinden alınmasıdır. Bunun en temel sebebi, denizdibinde bulunanan enerji rezervleridir. Bu gaye ile,  Avrupa Birliği, Kıbrıs’ı, silahsız ve savaşsız şekilde ele geçirmek için çok boyutlu ablukaya dayanan “derin çalışmalar ve siyaset” yapmaktadır. Özellikle son 9 yıldır da medyada bazı köşeler, Avrupa Birliği’nin kalemşörü gibi hareket etmektedir. İşte tam da bu yüzden, KKTC meselesinde bilinmeyenleri ve gerçekleri sizlere sunuyorum: 
 
·        Avrupa Birliği, Kıbrıs’ta, “savaşsız toprak kazanımı”  hedefini adım adım gerçekleştirmektedir.
·        Türk siyaseti ve siyasetçileri, oynanan büyük oyunun farkında değil ya da farkında ama siyasi tutsaklığı aşamıyorlar.
·        Almanya Başbakanı Merkel’in G. Kıbrıs ziyaretinde yaptığı (12 Ocak 2011) “Türkiye Kıbrıs’ta çözümsüzlük üretiyor” açıklaması ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cevaben “Annan Planı’na evet dedik cezalandırıldık” cümlesi, siyasi iktidarın, oynanan oyunun farkında olmadığının göstergesi.
·        Türkiye, Doğu Akdeniz’de, deniz yatağında ve altında bulunan canlı ya da cansız doğal kaynakların aranması, işletilmesi, korunması ve yönetimi konusunda bir hak elde etmek için ne yapmaktadır?
·        Türkiye, Doğu Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölgelerini neden ilan etmemektedir?  Rum tarafının hakimiyetine ses çıkarmamakla devam eden bu durumun Faturası memleketimizin geleceğine nasıl yansıyacaktır?
·        Türkiye’yi çeşitli bahanelerle elli yıldır kapısında bekleten AB, Kıbrıs'ı bir bütün olarak bünyesine katarken gayesi, savaşsız toprak kazanımının getireceği adanın deniz payını ve enerji zenginliklerini bünyesine katmak değilse nedir?
·        Türkiye, Doğu Akdeniz’de yalnızlaştırılmıştır. Rum kesimi, Mısır, Lübnan, Mühasır Ekonomik Bölge Anlaşması yapmış, Suriye ve İsrail  ve Libya ile de  bu süreci başlatmıştır.  Ada’nın civarında 13 bölgedeki ruhsatlama, ihale süreci ve diğer sahildar ülkelerle başlattığı MEB paylaşım süreci Ülkemizi Uluslararası platformda yalnız bırakma hedefine yöneliktir. Siyasi iktidarsa sadece bu anlaşmalara itiraz etmiş ve “sanal” milliyetçilik burada da yapılarak Türk halkının tabiri caizse gözü boyanmıştır.
·        Türkiye ne yapmamıştır? Cumhuriyet kurulduğu günden bu yana hiçbir siyasi iktidar, hayati anlamda önemli olan denizdibi ilgili sistemli ve planlı bir şekilde çalışacak, istenilen seviyede bir alt yapıyı yapamamıştır. Özellikle 2002’den bu yana iktidarda bulunan siyasi zihniyet, her yaptığı açıklamada “Şuraya bu kadar harcadık, buraya şu kadar yatırım yaptık, şu kadar duble yol yaptık” demiştir ama üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu unutmuş, denizin altında yapacağı çalışmalar sonucunda elde edeceği stratejik bilgilerden bir politika geliştireceğini aklına dahi getirememiştir. Bu durum da Türkiye’yi yöneten zihniyet kendi kimliğini açıkça ele vermiştir Denizlerde, bunun yapılabilmesi için bilimsel ve teknolojik alt yapı inşa edilmemiştir. Türkiye’nin bilimsel araştırma için de kullanılabilecek ve  yeraltı kaynaklarını araştıracak bir tane dahi “ÜÇLÜ SİSMİK TARAMA YAPABİLEN ARAŞTIRMA GEMİSİ” yoktur. Bu konuda Üniversitelerimizin ve Kurumlarımızın başlatılmış çabaları var mıdır? Ne aşamadadır! Petrol ve doğalgaz rezervlerinin denizlerde tesbiti için çok kanallı sismik tarama yapabilen bu gemilerin öneminden habersizler ise biz buradan beyan ediyoruz.  “Bilimsel Araştırma” gerekçesi ile  Doğu Akdeniz’de bu araştırmaları yapan AB gemileri uzun yıllardır faaliyet göstermektedir. Doğu Akdeniz, nizalı bölge olması nedeniyle Uluslar arası Anlaşmalar gereği aleni petrol araştırması yapılamayacağı için rahatlıkla rezerv tesbitini “Bilimsel Araştırma” kisvesine bürünerek yapma potansiyeli olan, batimetrik çalışmalarla Ülke güvenliğimize ait bilgileri temin etme imkan ve kabiliyetine haiz olan ve elde ettiği bilgilerin istediği kadarını paylaşma keyfiyeti bulunan bu gemilerin en azından proje ortağı olmak kaydı ile faaliyetlerine bir kısıt ve kontrol getirilmiş midir?
·        Sahildar ülkelerin sınırlarının esas itibarıyla denizlerde başladığı düşünülerek Münhasır Ekonomik Bölgeler konusunda gerekli hassasiyet gösterilmekte midir?
·        Bu yüzdendir ki, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı her kurumdan daha da önemlidir. Ve yıpratılmaması, yıpranmaması gerekmektedir. Ayrıca Deniz Kuvvetleri’nin yüksek teknolojik imkan ve kabiliyetlerle güçlendirilmesi gerekmektedir.
·        Türkiye’nin gerek enerji güvenliği, gerek kendi güvenliği ve gerek bölge güvenliği açısından Kuzey Kıbrıs’ta, uygun bir yerde, deniz üssünü kurmak mecburiyetindedir..
·        Durum nettir: Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de izlediği politika iflas etmiştir. İktidar sahipleri uyguladıkları dış politika, güvenlik politikası, kültürel ve ekonomik politikalarla kendi kendini suç üstü yakalatmıştır
·        Ve akla şu soru gelmektedir: İstihbarat birimleri acaba siyasi iktidarı Kıbrıs, Doğu Akdeniz konusunda uyarmamakta mıdır? Kurumlar, iktidara ABD ve Batı’nın “derin siyasetiyle” ilgili bilgiler vermemekte midir? Verdiyse ve bu bilgiler iktidar sahipleri tarafından bilinmekteyse gereğinin yapılması için ne gibi çalışmalar içindendir? Bu sorulara yanıt hızlıca verilmelidir!

 

Kaynak: yurtpartisi.org.tr {http://www.yurtpartisi.org.tr/haber_ayrinti.php?HaberID=694}

 



Bu haber 894 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,817 µs