Gündeme Bakış
Helin Demir
23 Mart 2010
NEVRUZ’UN ARDINDAN
Bir Nevruz bayramı daha geride kaldı. Kültürümüzde her zaman barış ve sevgiyle özdeşleşen baharın müjdecisi Nevruz, bu sene, yönlendirmelerden, kışkırtmalardan etkilenmeden, akıl ve sağduyuyla, toplumsal barışın sürdürülmesine katkıda bulunularak, ayrılık yaratmak isteyen kötü niyetlilere izin verilmeden kutlandı. Kürt, Türk hepimiz bundan büyük memnuniyet duyduk.
Özellikle daha önceki yıllarda şiddetli çatışmaların yaşandığı Diyarbakır’da halk, Nevruz’u özüne uygun bir varoluş ve kardeşlik günü olarak kutladı. Barış ve kardeşlik mesajlarını tüm dünyaya duyurdu. Barışta ve huzurda ısrar ettiğini sergiledi. Barışçıl bir ortam sağlanmasının gerekliliğini tüm dünyaya kanıtladı.
Nevruz öncesi ve Nevruz kutlamaları sırasındaki tüm kışkırtmalara, yaratılan gerginliğe rağmen halk bilinç ve sağduyu ile kutlamalara gölge düşmesini engelledi. Bazı illerde yoğun provokasyon çabaları vardı. Zaman zaman silahlar patladı, kışkırtmalar gerçekleştirildi..Ama halk, son derece akılcı davranarak bu provokasyonların amacına ulaşmasına izin vermedi. Oyuna gelmedi. Nevruz kutlamalarında halk, bir kez daha barışçıl ve demokratik süreç için mücadeleye hazır olduğunu gösterdi. BDP’nin yöneticileri de sağduyuyu korumak için ellerinden gelen çabayı gösterdi.
Nevruz’da Kürt halkı demokrasi, barış ve kardeşlik isteğini ortaya koydu. Kutlamaların ana sloganı olan ‘Ya demokrasi ya hiç’ cümlesinin yaşamda karşılık bulması gerektiği, tüm kışkırtıcı tutumlara rağmen sağduyulu ve olgun davranışlar ile kendini gösterdi.
Bir şeyi sadece istemek, onu elde etmek için yeterli değildir. Onu elde edebilecek adım atmak ve adımın sonrasında gelecek diğer sorumlulukları da yerine getirmek gerekir. Negatif düşünerek pozitif sonuç elde edilemeyeceği de değişmez bir kuraldır. Barış ve kardeşlik çabalarına güvenmediğini söyleyerek, yapılanları küçümseyerek bunların sadece göstermelik olduğunu düşünenlerin varlığı ve görüşleri, toplumsal dinginlik ve gelişime hiçbir katkı sağlamayacaktır.
Bu nedenle Nevruz’da gösterdiğimiz sağduyu ve olgun hareketleri hayatımızın her anına yayalım ve şiddet isteyenlere karşı uyanık olalım. Kurtlar sofrasında her geçen gün stratejik önemi artan ülkemizde, huzurlu bir şekilde yaşamak için birlik olup, provokatörlere kulak asmayalım.
Helin Demir
helindem@mynet.com
Bu yazı 933 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
19 Temmuz 2011
PKK’NIN ŞİDDET KARARI VE BDP’NİN ÇIKMAZLARI
-
12 Temmuz 2011
PKK VE BDP’NİN PROPAGANDA ARACI: ÇOCUKLAR!
-
12 Temmuz 2011
BDP’DE SEÇİM SONRASI YAŞANAN RAHATSIZLIKLAR
-
4 Temmuz 2011
SEÇİMDEN SONRA BDP’DE NELER OLUYOR?
-
28 Haziran 2011
ÖRGÜTTEN KOPUŞLAR HIZLANIYOR
-
15 Haziran 2011
SEÇİMDEN SONRA BDP’YE BAKIŞ
-
12 Haziran 2011
Demokratik Özerklik, Kent Meclisleri, Adalet Komisyonu= Bölücülüğün Kanıtları
-
7 Haziran 2011
BDP’NİN SEÇİM FİYASKOSU
-
3 Haziran 2011
TERÖR ÖRGÜTÜNDE BOZUK DÜZEN
-
25 Mayıs 2011
İMAM KATİLİ PKK
-
25 Mayıs 2011
PKK-BDP/SEÇİM HİLELERİ-ÇATIŞMALAR-ANLAŞMAZLIKLAR
-
13 Mayıs 2011
Seçimlere Az Kala BDP'de Neler Oluyor?
-
9 Mayıs 2011
pkk hizbullah çatışması dinmiyor
-
4 Mayıs 2011
DANİMARKALI BAKAN: “ROJ TV’Yİ KAPATMAK YARGININ İŞİ”
-
2 Mayıs 2011
PKK- BDP –HİZBULLAH/GERİLİM
-
28 Nisan 2011
SÖYLEMLER BAŞKA YAŞANANLAR BAŞKA
-
21 Nisan 2011
PKK- BDP –HİZBULLAH ÇATIŞMASI
-
18 Nisan 2011
SALDIRGAN TUTUM SERGİLEYEN BDP KÜRTLERİ NASIL TEMSİL EDECEK?
-
14 Nisan 2011
PKK’NIN SON YALANI: ÖCALAN’IN KÖYÜ’NE AYRIMCILIK
-
13 Nisan 2011
TERÖRE HİZMET EDEN SAHTE İMAMLAR
Yorumlar
+ Yorum Ekle