7 Nisan 2013

EŞKİYABAŞI'NIN (PKK-KCK) İMRALI GÖRÜŞMELERİNDEKİ KAZANCI!

 

 

 

            Yapılan görüşmelerde halen anlatılan sözde barışın sağlandığı, eşkıya örgütünün cinayetlerine son verileceği halka lanse edilmesine rağmen durum oldukça farklı, bu görüşmelerden PKK’nın silahla başaramadığını, Kurtuluş Savaşımızın kazanılmasına rağmen kazanılan hakların nasıl masa başında bırakılmışsa (Lozan Antlaşması) aynen yine tarih tekerrürden ibarettir sözünün gereği PKK’nın masa başında kazandığını göstermektedir. Görüşmeler incelendiğinde tutanaklardan neler kazanıldığını, daha doğrusu verildiğine ulaşmamız mümkündür. Bunları aşağıda incelemeye çalışırsak şu sonuçlara gelindiğini görebiliriz.

 

            1.         PKK bu görüşmelerde yürüttüğü silahlı mücadelede terörist damgalamasından kurtulmuş, yasal bir konuma yerleştirilmeye başlanmıştır. Söylenenlerin aksine PKK silahlarını bırakmayacak, kazandığı meşruiyetle görüşmelerde etkili olmaya devam edecek, kazanımlarına silah sayesinde ulaşmadığına masa başında kazanmaya devam edecektir.

 

            2.         Yine PKK silahlı güçleri ve arkasındaki Batılı Emperyalist ve Siyonisterce sözde Bağımsız Kürdistan’ın(!) kurulması, TÜRKİYE, IRAK, İRAN ve SURİYE’yi bölebilmek, toprak koparmak için varlığını sürdürecektir. Kendisine bu konuda destekçisi ABD (İsrail), emperyalist batılı Hıristiyan devletleridir. (PKK yok edilse bile daha sırada 29 örgütün beklediği söylentiler arasındadır.)

 

            3.         İsrail projesi; Büyük İsrail’in kurulmasının planlı BOP Projesi için PKK şart ve gereklidir. Bunun için Ortadoğu’da İsrail “Kürt Kartını” kullanmaya devam edecektir. (Kürdistan’ın kurulması bahanesiyle TÜRKİYE, IRAK, İRAN ve SURİYE’den koparılacak topraklarda önce göstermelik, sözde Bağımsız Kürdistan ki bu topraklar 1897 senesindeki İSVİÇRE’deki Basel Sözleşmesi’nde geçen, planlanan “Büyük İsrail” sınır toprakları içerisinde kaldığından İsrail tarafından ilhakı gerçekletirilecek, bu proje/operasyondan halkın haberi olmadığı fakat yasadışı Kürt örgütlerinin (TÜRKİYE, IRAK, İRAN, SURİYE dahil)  başındakilerinin bilgisi dahilindedir!

 

            4.         Yürütülen görüşmelerin PKK’ya silah bıraktırmak olmadığı, bebek katilinin nihai amacının ülkeyi bölmek bu gerçekleştirilirken halkımıza terörü sona erdiriyoruz görüntüsü altında oyalamak, amacının yeni anayasa, demokratikleşme görüntüsü altında üniter rejimin yerini bölünmüş, parçalanmış federe devletlerin kurulmasıdır. Nitekim Başbakan; ”Federasyondan korkmayınız, Osmanlı ve önceki Türk Devletleri’nin de federe yönetimlerle yönetildiğini söyleyip federasyon fikrine halkı yavaş yavaş alıştırmaktadır.” Yine bu federasyon sisteminde, yeni anayasada “Türk” kelimesi dahi konulmaması ÖCALAN’ın baş şartıdır. (Halkı bölünmeyi hissettirmemek, barış sağlanıyor görüntüsü altında bu şer proje “BOP Projesi” adım adım yürütülmektedir.)

 

            5.         Yine anayasa hakkındaki tüm yazılarımda da  belirttiğim gibi “Türk Ulusu” kavramı ÖCALAN’ın istekleri doğrultusunda yer almayacaktır.

 

            6.         ÖCALAN, bu projesini ancak AKP ile gerçekleştireceğinin farkında olup, her türlü gayreti bu bölücü isteklerini koparana kadar AKP ile iyi geçinecektir. Bu anayasa (BOP Projesi’nin parçası) gerçekleşene kadar AKP ile PKK (KCK) kader/işbirliğini sonuna kadar sürdürecektir.

 

            7.         Getirilmek istenilen yeni rejimde kesinlikle üniter devlete son verilecek, eyalet ya da federasyon sistemine geçiş mutlaka vardır. Başkanlık Sistemi ve getirisi federasyon/eyalet sistemi ile üniter devlet sona erdirilecektir. Bu yönetim şekli İsrail’in tüm dünyada kurmak istediği site devletler şeklinin TÜRKİYE’de uygulaması ile BOP Projesi büyük bir engeli aşmış olacak, uygulanabilirliğinin  önündeki en büyük engel TÜRKİYE’den koparılacak topraklar, federasyon/eyalet sistemi ile Büyük İsrail’in kurulmasının adım adım uygulanması sağlanacaktır.

 

            Yukarıda özetlemeye çalıştığım sözde barış, silah bıraktırma siyasetinin olmadığının, federasyon, bölünme, sözde Bağımsız Kürdistan’ın kurulması için yürütüldüğü kanısına kolaylıkla varabiliriz. İşin üzücü tarafı halkımızın bu gelişmelerden, oynanan oyunlardan haberi olmadığı, suni gündemlerle gerçekleri öğrenmekten uzak tutulduğudur.

 

Selam, saygı ve dualarımla.

Yakup MUSA

07.04.2013

 

Bu yazı 1,515 defa okundu.